Demirel, YÖK krizini yorumlarsa
Abone olPeki Türkiye'de rejim tehlikesi var mı? Baba bu sorunun da altında kalmadığı gibi, ne rektörleri ne de hükümeti üzdü.
9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Türkiye'de rejim tehlikesi
olmadığını belirterek, ''Yalnız üniversitelerin mevcut siyasi
iktidarla problemleri vardır. Buna karşı tepkileri var. Demokratik
memlekette bu çeşit tepkilerin olması gayet doğaldır'' dedi.
Demirel, Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süheyl Batum'u
ziyaret etti. Ziyaret sırasında bir gazetecinin, ''Rektörlerin,
Anıtkabir yürüyüşünü nasıl değerlendiriyorsunuz?'' şeklindeki
sorusu üzerine Demirel, yürüyüşün Cumhuriyet Bayramı vesilesiyle
yapıldığını söyledi. Demirel, ''80 yıl bu ülke, bir büyük devrimi
arızasız aşabilmiş. Cumhuriyet 5. neslini yetiştirmiş. Hala
birtakım tartışmalar olabiliyor. Yalnız Türk milleti cumhuriyete
bağlılığını çok iyi ispatlamıştır. Cumhuriyet bu ülkede her şeydir.
Neyimiz varsa ona borçluyuz. Onu da büyük Atatürk'e borçluyuz.
Üniversiteler bunu bir kez daha Türk milletine hatırlatıyor'' diye
konuştu. Gazetecinin, ''Bu yürüyüş değişik yorumlara yol açıyor.
'Türkiye'de rejim tehlikesi var' diye yorumlayanlar var. Türk halkı
nasıl yorumlamalı?'' sorusuna karşılık Demirel, şunları söyledi:
''Türkiye'de bir rejim tehlikesi yoktur. Yalnız üniversitelerin
mevcut siyasi iktidarla problemleri vardır. Buna karşı tepkileri
var. Demokratik memleketlerde bu çeşit tepkilerin olması gayet
doğaldır. Yadırganacak hiçbir şey yok. Tepki, gösteri ve yürüyüş
silahsız ve saldırısız oluyorsa bu çok önemli bir haktır.''
Hürriyet mücadelesinin kolay bir iş olmadığını dile getiren
Demirel, bu mücadelenin zaman zaman çeşitli kılıklara girdiğini,
mücadele yapılırken meşru zeminde kalınması gerektiğini söyledi.
Demirel, ''Hürriyet mücadelesinde birinci kullanılacak araç gösteri
ve yürüyüş hakkıdır. Kim gösteri ve yürüyüş yapmak istiyorsa,
Türkiye'de hem meydanlar hem de yollar açıktır'' diye konuştu.
ZİYARET Demirel, Prof. Dr. Batum'u ziyareti sırasında yaptığı
konuşmada, kısa bir süre önce ABD'de çeşitli üniversitelerde ders
verdiğini hatırlatarak, orada 4 bin 200 üniversite bulunduğunu,
ABD'nin, Türkiye'nin 4 misli büyük olduğuna göre Türkiye'de bin 200
üniversite olması gerektiğini söyledi. Türkiye'de üniversite
sayısını 100'e çıkarmanın bile önemli olduğunu dile getiren
Demirel, sayının kalite korunarak artırılması gerektiğini, vakıf
üniversitelerinin bu bakımdan önemli olduğunu anlattı. ''Türkiye
çağdaşlığın peşinde, çağdaşlığın yolu ise üniversitelerin çağdaş
olmasıdır'' diyen Demirel, Türk üniversitelerinin batıdakilerle boy
ölçüşebilecek konumda olduğunu ifade etti. Demirel, Bahçeşehir
Üniversitesi'nin, pek çok Avrupa ve ABD üniversitesiyle işbirliği
yapmasının önemli olduğunu söyleyerek, Batum'a İsrail'in Tel Aviv
Üniversitesi'yle iş birliği yapması önerisinde bulundu. VALERY
GISCARD D'ESTAING'E DAVET TEKLİFİ Prof. Dr. Batum'un,
''Türkiye'nin, AB'ye girmesini istemediğini dile getiren eski
Fransa Cumhurbaşkanı Valery Giscard d'Estaing'i Türkiye'ye davet
etmek istediklerini, bu konuya nasıl baktıklarını ve bunun
Türkiye-AB ilişkilerine fayda sağlayıp sağlamayacağını'' sorması
üzerine Demirel, şunları söyledi: ''Ne fayda sağlar önemli değil.
Çağırmış olmak fayda sağlar. Gelir, gider. Fikrinden caymazsa gavur
inadıdır.'' Demirel, Giscard d'Estaing'in entelektüel bir kişi
olduğunu ancak ''AB Hıristiyan birliğidir'' şeklinde bir tutkusu
bulunduğunu ifade ederek, Türkiye'ye çağırılmasının faydalı
olacağını söyledi. Prof. Dr. Batum'un, ''Daveti kabul ederse siz de
gelir misiniz?''sorusu üzerine de Demirel, ''Benimle yan yana
gelmez. Tanıdığım bir adamdır. Dostum diyemem. Karamanlis'e çok
yakın bir ilgisi var. Onların tesiri altındadır'' diye konuştu.
Ziyaret sırasında Demirel, üniversitenin açıldığı 6 Kasım 1999
tarihinde ilk sayfasını imzaladığı defteri tekrar yazarak
imzaladı.