Demirel, AKP'yi sarımsağa benzetti
Abone olDemirel, Sarımsağı gelin etmişler 40 yıl kokusu çıkmamış. Bir bakmışsınız 40 yıldan sonra kokusu çıkmış" dedi.
9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan'ı AK Parti'nin ilerde bölünebileceği konusunda uyardığını
söyledi. AK Parti'yi sarımsağa benzeten Demirel, Erdoğan'ın
kendisine benzetilmesine karşı çıkarken, CHP'ye de haksızlık
yapıldığını kaydetti.
Demirel, katıldığı bir televizyon programında, birçok konuda
değerlendirlerde bulundu. AK Parti'yi sarımsağı benzeten Demirel,
"Sarımsağı gelin etmişler 40 yıl kokusu çıkmamış. Bir bakmışsınız
40 yıldan sonra kokusu çıkmış" dedi.
AK Parti'nin kökünün Demokrat Parti'ye bağlanması mümkün olmadığını
ifade eden Demirel, Necmettin Erbakan'ın kurduğu Milli Nizam
Partisi'nin (MNP) karşı devrim olduğunu savunarak, AK Parti'nin
Genel Başkanı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da MNP'ye ait
olduğunu inkar edemeyeceğini söyledi. Demirel, daha sarımsak kokusu
almadığını ifade etti.
AK Parti Hükümeti'nin icraatlarını değerlendirmekten kaçınan
Demirel, 18 ayın değerlendirme yapmanın erken olduğunu belirterek,
iktidarın en az 3 yılını görmek gerektiğini, birçok şeyin o zaman
netlik kazanacağını söyledi.
AK Parti'nin aldığı oyu da değerlendiren Demirel, "AK Parti 43
milyondan, 12.5 milyon oy almış yani. 31 milyon oy vermiş değil.
Yani bu olağanüstü bir başarı değil. Tarihte görülmemiş bir başarı
değil" diye konuştu.
"DEMOKRAT PARTİ'YE, DYP DIŞINDA KİMSE MENSUBİYET İDDİASINDA
BULUNAMAZ"
Demokrat Parti'yi kimin temsil ettiğine ilişkin de
değerlendirmelerde bulunan Demirel, "Demokrat Parti'nin devamı
Adalet Partisi'dir. Adalet Partisi de Doğru Yol Partisi'dir (DYP).
DYP'yi ben kurdurdum. Ben kurdum demiyorum. Ben o zaman
yasaklıydım. Demokrat Parti'ye, DYP dışında kimse mensubiyet
iddiasında bulunamaz" şeklinde konuştu.
CHP'ye haksızlık yapıldığını savunan Demirel, şunları
söyledi:
"Öyle bir dönem ki siyasi iktidar daha cicim ayında. Muhalefet
yapmak zor. Siyasi iktidarın yöntemlerini basın çok iyi
şişirmektedir. Meslek grupları, üniversiteler, sivil toplum
kuruluşları sessizdir. Öyle olunca tek başına siyasi muhalefet
yapmak partilere düşüyor. Partiler, muhalefeti Meclis'te yapacak.
Kürsüye çıktığı zaman 175 kişi bir tarafta, 363 kişi de bir tarafta
oturuyor. Komisyona gidiyorsunuz. 3 parçadan 2'si iktidar, 1'si
muhalefet. Bir şey yapmak imkansız. Yani tek parti muhalefetinin bu
kadar ağır şartlar altında görev yapmasına dikkat etmek gerekiyor.
Muhalefet, sesini TV'lerden duyuramıyor. Medya kantarın topu
kaçırılabiliyor. Bu şartlar altında muhalefet yapmak zor. Bence
'CHP başarısız' diye çok yıpratmak haksızlıktır."
"BENİM EĞİTİMİM BAŞBAKAN EĞİTİMİNDEN FARKLI"
Demirel, Erdoğan'ın kendisine benzetilmesine karşı çıkarak,
siyasette kimsenin kimseye benzemeyeceğini anlattı. Demirel,
"Herkes kendi ekmeğini, kendi yoğurdunu yer, sütünü içer. Her
dönemin kendi şartları var. Aramızda benzerlik hiç yok. Benim
eğitimim başbakan eğitiminden farklı. Ben iktidara geldiğimde
önemli kuruluşlarda çalıştım. Siyasete girmeden önce de siyasete
ilgiliydim" dedi.
Demirel, Erdoğan'ın kendisine benzetilmesine ile ilgili
değerlendirme yaparken, siyasete girdiği dönemde "Menderes'i astık
seni de asarız" denildiğini açıkladı. Demirel şöyle konuştu:
"AK Parti koalisyondur. Meclis kadrolarına baktığımızda ne kadar
değişik insanlar var. Böyle partileri ayakta tutmak zordur. Bugün
kanun çıkaran ülkeni işlerini yürüten bir hükümet var, Türkiye 57
Hükümet ile birlikte istikrarsızlığa düştü. Bu istikrarsızlık
istikrara dönmüş durumda. Ancak bugünkü siyasetin alternatifi yok.
Büyük partilerin, ideolojisi olmayan partilerin koalisyon halinden
tabii ki zafiyet doğar. Parçalanma ihtimali doğar. Şimdi böyle bir
ihtimal yok. Ben Erdoğan ile görüştüğüm de kendisine böyle bir
tehlikenin olabileceğini söyledim. Benim başımdan geçti çünkü.
Böyle bir ihtimal vardır diyemem ama böyle bir potansiyel var
Türkiye'de."
"ÇİLLER BENİM YILDIZIM, AĞAR GAYRETLİ İNANÇLI BİR
KİŞİ"
Demirel'e isim verilip değerlendirilmesi de istendi.
Buna göre Demirel şu ifadeleri kullandı:
Mehmet Ağar: Gayretli inançlı bir kişi.
Tansu Çiller: Benim yıldızım.
Bülent Ecevit: Muhterem bir kişi. Sağlık durumunda
afiyet dilerim.
Necmettin Erbakan: Benim eski arkadaşım. Bana göre
heder olmuş bir enerji ve zeka.
Hilmi Özkök: Gayet dikkatli, demokratik düzenin
komutanı.
Fethullah Gülen: Lehinde aleyhinde çok şey
söylenmiş bir kişi.
Nazmiye Demirel: Benim her şeyim.
Murat Demirel: Ne yapayım benim yeğenim.
Cem Yılmaz ve Yılmaz Erdoğan: Kabiliyetli
sanatçılar.
Kemal Unakıtan: Çok tatlı.
Ahmet Necdet Sezer: Görevini dikkatli yapmaya
çalışıyor.
Cem Uzan: Genç, dinamik, hareketli, güçlü bir
arkadaş.
Turgut Özal: Lokmasını bölüştüğüm, benim canım
ciğerim.
Rauf Denktaş: Kahraman.
Nazlık Ilıcak: Fevkalade kabiliyetli.
28 Şubat: Çok muhteşem bir kriz.
Aşk: İnsanoğlunun en önemli ihtiyaçlarından
birisi.
Demirel, kendi hakkında ise "İyi bir vatandaş, iyi bir Müslüman,
iyi bir Türküm. Ülkeme ilkemin insanına aşığım. Ömrümü ülkeme
verdim. Görüyorum ki boşa gitmemiş" dedi.
"TÜRKİYE KUZEY IRAK'A GİRMELİYDİ"
Türkiye'nin bölünmek istendiğini vurgulayan Demirel, bunu amaçlayan kişilerin, AB Parlamentosu ve AB Komisyonu içinde de bulunduğunu söyledi. Buna kimsenin gücünün yetmeyeceğini ifade eden Demirel, Türkiye'nin kimseye muhtaç olmadığını kaydetti. Askerin Kıbrıs konusunda sessiz kaldığı yönündeki eleştirilere katılmayan Demirel, askerin düşüncelerini Milli Güvenlik Kurulu'nda (MGK) dile getirdiğini belirtti.
1 Mart 2003 Tezkeresi'ni de yorumlayan Demirel, tezkerenin kabul
edilmemesinin bir sonucu olarak Türkiye'nin Irak'ın yeniden
yapılanmasında rol alamadığını savundu. Demirel, "Türkiye'nin ABD
ile Kuzey Irak'a girmesi gerekiyordu. Kuzey Irak Kürt aşiretlerinin
değil Türkiye'nin kontrolünde olmak zorundaydı. Oysa bugün ABD bile
Kürt aşiretlerinin kontrolünde" dedi.
"DARBEYİ ÖNLEDİM"
28 Şubat'ta Necmettin Erbakan'ın istifa etmemesi üzerine
koalisyon ortağı Tansu Çiller'e hükümet kurma görevi vermesine
ilişkin de konuşan Demirel, "Ben böyle yaparak ikinci bir darbe
olup Türkiye'nin 30 yıl geriye gitmesini engelledim" ifadesini
kullandı.
28 Şubat kararlarının altında Necmettin Erbakan'ın imzası olduğuna değinen Demirel, Erdoğan'ı 28 Şubat'ın mahkum etmediğini ifade ederek, "Mahkemelerde yargılandı ve ceza aldı. Bu karar Yargıtay'a gitmiştir, bu hukuk sürecin hepsi mi yanlıştı? Bu hükümet 28 Şubat'a karşı çıkmadı. 28 Şubat hükümeti istifa ettirmedi, hükümetin kendisi istifa etmiştir, doğru da yapmıştır" dedi.
Konuşmasında yeniden aktif siyasete döneceğinin de sinyalini
veren Demirel, "Şu anda bir parti siyaseti içinde değilim ama bu
olmayacağım anlamına da gelmez. Devran nasıl döner bilmem. Ama yolu
kapatmıyorum" diye konuştu.
"CÜNEYT ARCAYÜREK, KÖSTEBEK"
Erdoğan'ın Nobel Barış ödülüne önerilmesini de yorumlayan Demirel, "Almasına da karşı değilim. Ama Nobel Barış Ödülü'ne önerilirken biraz dikkat edilmeli. Bir savaş mı önlendi? Bir buluş mu yapıldı? kime nasıl verildi emsallerine bakmak gerekir" dedi.
Demirel, Cumhurbaşkanlığı dönemindeki Basın Danışmanı Cüneyt Arcayürek'i de nitelendirirken 'köstebek' dedi. Arcayürek, basın danışmanlığı yaptığı dönemde Köşk'te elde eteği bilgileri daha sonra kitaplaştırmıştı.