Demirel: AB mızmız kuruluş

Demirel, İTÜ Yüksek Mühendisleri Birliği Derneği'nde yaptığı konuşmada, dünya ve Türkiye'nin durumuna ilişkin değerlendirmeler yaptı. Dünyada iletişimin sınırları ortadan kaldırdığını, Hindistan ve Çin'in küresel aktör durumuna geldiğini ifade eden Demirel, bugün dünyadaki en büyük tehdidin terör olduğunu ve bütün dünyayı yıldırdığını anlattı. Bazı ülkelerin yoksulluğuna işaret eden Demirel, bir milyar 100 kişinin içecek suyunun olmadığını, böyle bir dünyada barışı muhafaza etmenin zor olduğunu kaydetti. Demirel, yoksulluğu yenme konusunda kaliteli eğitimin taşıdığı öneme işaret etti. 9. Cumhurbaşkanı Demirel, Türkiye'ye ilişkin değerlendirmeler yaparken de, Kasım 2002'de yapılan seçimlerde halkın o günkü siyasi iktidarı ve muhalefeti Meclis'e sokmadığını ifade etti. Seçimde yüzde 35 oyla TBMM'nin sandalye sayısının yüzde 66'sına sahip bir iktidar çıktığını anımsatan Demirel, iktidarın makro seviyede başarılar elde ettiğini ifade etti. Demirel, enflasyonun yüzde 10'un altına inmiş olmasının çok önemli bir şey olduğunu belirtti. Süleyman Demirel, cari açığın büyüklüğüne de işaret ettiğini konuşmasında, ''72 milyar dolar ihracat çok iyi bir şey. İyi olmayan şey, 110 milyar ithalat. Bu, iyi değil. Bunun önemi yok diyenlere kulak asmayın. Önemi var. 40 milyar dolar açık var. Bir kısmı turizm ve başka gelirlerle karşılanıyor. Hala 15-17 milyar dolar açık var. Sıcak para ile Türkiye'nin kanı kayboluyor'' diye konuştu. Demirel, Irak konusunun ''terörü kıpırdattığını'' da belirterek, terör tablosunun bir daha ortaya çıkmaması gerektiğini kaydetti. Kimlik tartışmalarına değinen Demirel, ''Yeni baştan kendi kimliğimizi aramanın manası yok'' dedi. -''AB, ÇOK MIZMIZ BİR KURULUŞ''- Soruları da yanıtlayan Demirel, bir soru üzerine, AB'nin ''çok mızmız bir kuruluş olduğunu'', İngiltere'nin üyeliğini iki kez geri çevirdiğini söyledi. AB'nin ''kindar'' da olmadığını ifade eden demirel, özetle şunları kaydetti: ''Bu adamlarla ne konuşacağız da demezler. Soğukkanlı ve sabırlı olmak lazım. AB'ye üye olmazsak dünyanın sonu değildir ama olursak iyiolur. Olmanın yollarını arayalım. Devleti yönetenlerin soğukkanlı olması lazım. Kıbrıs, Ege, Ermeni meselesi de dahil önümüze çok şey getirecekler. Soğukkanlı olmak lazım. Bu kadar iddialı bir konuda buraya kadar geldikten sonra dönmememiz lazım. AB ile ilişkileri koparmadan götürmemiz lazım.'' Süleyman Demirel, laiklik konusundaki bir soru üzerine ise cumhuriyetin 5. kuşağını yetirdiğini belirterek, ''Hala eğer din esaslarına göre devlet isteniyorsa biz 80 seneyi boşa geçirmişiz demektir. Ben o kanaatte değilim. Hiç endişe etmeyin, Türkiye, Atatürk'ün koyduğu esaslardan bir santim dışarıya çıkmaz.'' -''BARAJIN YÜZDE 8-7 OLMASI LAZIM''- Demirel, bir başka soru üzerine, seçimde uygulanan yüzde 10 barajının yüksek olduğunu yineledi. Seçimin hem istikrar hem de temsilde adaleti sağlaması gerektiğini kaydeden Demirel, ''Keşke bu parlamentoda 3 parti daha olsaydı, 100 milletvekili alsaydı, gene tek başına iktidar çıksaydı. Barajın yüzde 8'e hatta 7'ye indirilmesi lazım'' diye konuştu. Demirel, bir başka soru üzerine, iktidarın ''eğer kafasına koymuşsa seçime falan gitmeden kendi içinden birini Çankaya'ya çıkaracağını ve ondan sonra seçime gideceğini'' söyledi. Şimdi seçime gidilmesi durumunda sandıktan ne çıkacağının belli olmayacağını ifade eden Demirel, Türkiye'de cumhurbaşkanını halkın seçmesi gerektiğini, bir gün o noktaya gelineceğini kaydetti.