Kürt siyaseti içinde oldukça güçlü bir figür olan aynı zamanda
DEM’in önemli ismi Leyla Zana, Siverek halkına konuşurken;
“İstanbul’daki Kürtlere sesleniyorum: Kendinize oy verin. DEM’e oy
verin. Bizimdir DEM. Biz kimsenin uşağı değiliz. ‘Oyunu bana ver
ama görünmez ol’ diyorlar. Biz hayalet değiliz. Biz aptal değiliz,
kimse bizi aptal yerine koyamaz.”
Leyla Zana kendi içinde kesinlikle tutarlı.
Zana AK Parti için oy istemiyor.
Zana Murat Kurum için de oy istemiyor.
Siyasi tutarlılıkla kendi siyasal görüşünde olan DEM’e oy
istiyor.
Kendi partisinin seçmenine sesleniyor.
Seçmen kitlesine “Aman ha CHP’ne değil bizim partimiz
DEM’e mührü basın” diye uyarıyor.
Bunun üstüne CHP’si “İstanbul’da AK Parti’ye destek çıkmayan bir
tek Leyla Zana kalmıştı” diyerek mitinglerde gündem ediyor.
Tamam da ne yapsaydı Leyla Zana?
“Aman ha DEM’e oy vermeyin. DEM’in İstanbul adayı varken siz
gidin oyunuzu CHP’ne verin” mi deseydi?
Nasıl bir tuhaflık, kendi partisinin adayına oy istediği için
bir siyasetçinin bu denli eleştirildiğini ilk kez gördüm.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’ katıldığı bir televizyon
programında "Geçen yerel seçimde HDP'nin
kayıtsız şartsız bir desteği vardı, AK
Parti'ye kaybettirmek üzere. Bunun üstüne 'Biz her şeyi
tek başımıza başardık.' dersem, yanlış yapmış olurum. Biz
bir Türkiye ittifakı çağrısında bulunuyoruz" dedi.
Programda Özel’e Selahattin Demirtaş'ın seçim için açıklama
yapacağına ilişkin iddia da soruldu.
"Selahattin Bey gibi siyaseti en doğru yerden okuyan
birisinden seçmeni olumsuz etkileyecek bir açıklama yapmasını
beklemiyorum " diyen Özel, böyle bir
açıklama gelirse ona göre kendilerinin de bir açıklaması
olacağını söyledi.
Demirtaş ne söyleyebilir?
Demirtaş DEM Parti İstanbul adayları Meral
Danış Beştaş ve Murat Çepni'yi destekleyin diyebilir.
Hiçbir parti CHP dahil bizi basamak olarak kullanamaz
diyebilir.
Uzunca bir süre siyaset sahnesinde olmayan Leyla Zana yerel
seçimlerde DEM Parti için tekrar sahne aldıysa bunun arkası boş
çıkmaz diye düşünüyorum.
Böyle bir durumda iki ortak nasıl bir siyasi proje ortaya
koyar,
Yol haritası nasıl belirlenir,
Böyle bir siyasi baskıya iki işbirlikçi ne kadar
direnebilir?
Cevabı pazar akşamında saklı.
MİNİK DEDİKODU GÜNAH MI?
İzmir Belediye Başkanı TUNÇ Soyer aday gösterilmedi. İzmir’de
CHP’nin adayı Cemil Tugay oldu. Soyer’de kızgınlığını
partisine destek vermeyerek, hiçbir seçim çalışmasına katılmayarak
hatta Tugay’ın yanına bile yaklaşmayarak ortaya koydu.
Tunç Soyer, bu davranışlarının sebebini şöyle izah etti.
“Hem beni aday göstermeyeceksin hem beni başarısız bulacaksın
hem de benden destek bekleyeceksin. ‘Sütte leke var onda yok’
denilen adayın yanında olmam ona zarar verir” diyerek duruma nokta
koydu.