Delgado pişman değil
Abone olBeşiktaş'ın Arjantinli futbolcusu Matias Delgado, Futbol Ekstra'ya konuştu.
Beşiktaş'ın Arjantinli futbolcusu Matias Delgado,
siyah-beyazlıların transfer teklifinden sonra İstanbul'a gelmemesi
için kendisine birçok şey söylendiğini ancak, şimdi Beşiktaş
forması giymekten mutluluk duyduğunu ifade etti.
Futbol Ekstra dergisinde röportajına yer verilen Arjantinli
futbolcu, Beşiktaş'a gitmemesi konusunda kendisine söylenen
sözlerin kafasını karıştırdığını bu nedenle sağlıklı bilgi almak
için siyah-beyazlıların eski kalecisi Kolombiyalı Cordoba ile
konuştuğunu anlatarak, şunları kaydetti: ''Cordoba ile konuştum ve
kararımı Beşiktaş'a gelmekten yana verdim. Cordoba bana Türkiye ve
Beşiktaş'ın güzelliklerinden bahsetti, buraya gelmem gerektiğini,
pişman olmayacağımı söyledi.
Bugün geldiğim noktada Corboba haklı çıktı. Asla pişman değilim.
Aksine 'iyiki gelmişim' diyorum, sevinçli ve mutluyum.''
İsviçre'nin Basel takımından transfer edilen Arjantinli futbolcu,
Basel yöneticilerinin Beşiktaş'a transfer olmasını 'bir adım geriye
atmak' şeklinde değerlendirdiğini, ancak siyah-beyazlıların 5
milyon Avro teklifinden sonra fikirlerinin değiştiğini belirterek,
''Avrupa'ya gitmemim Basel için de prestij olacağını
düşünüyorlardı. Ama Beşiktaş 5 milyon Avroyu masaya koyunca her şey
bir anda değişti. O parayı gördükten sonra ne onlar için prestij
meselesi ne de benim için bir gelecek konusu kaldı. Daha önce
'Beşiktaş'a gitme' diyen kulüp yetkilileri 5 milyon Avrodan sonra
'Beşiktaş harika kulüp' demeye başladı'' şeklinde konuştu.
''BASEL'DE KİMSE BANA 'GÜLE GÜLE' DEMEDİ''
Beşiktaş'a transferinde hayatında ilk kez kendi başına karar
verdiğini, bu nedenle İstanbul'a gelene kadar çok tedirgin olduğunu
anlatan Delgado şöyle devam etti: ''Uçaktan inene kadar bu
tedirginliğim sürdü. Ta ki o muhteşem taraftarı görünceye kadar. O
insanların beni nasıl karşıladıklarını gördüğümde bu
tedirginliğimin yüzde 50'si gitti. Geri kalan kısmı da tesislere
geldiğimde kayboldu.
Havaalanına geldiğimde sağ ayağımla Türkiye'ye girdiğime
inanmıştım. Yani yere sağlam bastığıma inanıyordum artık. Basel'den
İstanbul'a gelirken kimse bana 'Güle güle' demeye gelmedi. Bu benim
hayatımda yaşadığım en büyük şoklardan biridir. Dört yıl hizmet
verdiğim, adeta kahraman gibi oynadığım bir takımdan ayrılıyordum.
O insanlara bir teşekkür mesajı gönderecek bir elçiyi yanımda
görmek isterdim. Havaalanında arkama baktığımda kimse yoktu ve bu
beni üzdü. Hiçbir zaman Türkiye'de böyle karşılanacağımı,
Beşiktaş'ın böyle bir tesise sahip olduğunu düşünemezdim.'' Delgado
futbolu bırakmadan önce İspanya Ligi'nde de forma giymek istediğini
ifade ederek, ''Hangi kulüp olduğunun önemi yok. Çünkü o ligi çok
seviyorum'' dedi.
''ARJANTİNLİLERLE TÜRKLER SANKİ AYNI MİLLETTENMİŞ GİBİ''
Delgado, ülkesinin insanlarının Türklere çok benzediğini, iki ulus
arasında benzemeyen tek şeyin farklı dili konuşmaları olduğunu
söyledi. Türk mutfağının Arjantin mutfağına çok benzediğini de
ifade eden Delgado, ''Şu ana kadar her şey çok güzel gidiyor. Her
arkadaşıma söylüyorum, Arjantinlilerle Türkler birbirlerine çok
benzerlik gösteriyor. Özellikle hayat tarzı ve futbol anlayışı çok
benziyor. Benzemeyen tek şey var, o da farklı lisanları konuşmamız.
Arjantinlilerle Türkler aynı milletten gibi. Taksiciler bile aynı.
Arjantin'de de taksiciler araba kullanırken kavga eder'' şeklinde
konuştu. Annesinin zoruyla ortaokulu bitirdiğini bildiren
Arjantinli futbolcu lise 1. sınıfta okulu bırakmak zorunda
kaldığını kaydetti.
''ARJANTİN OLMAZSA İTALYA MİLLİ TAKIM FORMASINI GİYMEK
İSTERİM''
Beşiktaşlı futbolcu, Arjantin milli takımında forma giymek
istediğini ancak, bu olmazsa, İtalyan asıllı büyükbabasını memnun
etmek için İtalya milli takım formasını tercih edebileceğini
belirtti. Türk vatandaşı olma teklifi yapılırsa nasıl hareket
edeceği sorusuna verdiği yanıtta Delgado şunları söyledi: ''Burada
daha çok yeniyim. Üstelik en büyük hayallerimden biri Arjantin
milli takımında oynamak. Bir de benim büyükbabam İtalyan asıllı.
İki ayrı ülkem ve milletim var. Arjantin olmazsa, büyükbabamı
memnun etmek için İtalya milli takımını tercih ederim. İsvçire ve
Türkiye arasındaki tercihimi ise Türkiye'den yana kıllanırım.''
''YABANCI OYUNCU SAYISI 5'LE SINIRLI KALMALI''
Beşiktaşlı futbolcu, yabancı oyuncu sayısını serbest bırakmanın
ülke futboluna zarar vereceğini düşündüğünü belirterek, 5 yabancıda
sınırlandırılması gerekdiğini vurguladı. Türkiye'de, bu
serbestliğin yetenekli genç futbolcuların önünü kesebileceğini
kaydeden Arjantinli oyuncu, ''Serbest bırakmak bence tehlikeli
olur. Mutlaka bir limit getirmek gerekir. Bana göre bu en fazla 5
yabancıyla sınırlı olmalı. İskelet mutlaka ülke futbolcularının
elinde olmalı.'' dedi.
Devşirme futbolcuya karşı olduğunu da anlatan Delgado şöyle devam
etti: ''Bence çok yalnış bir davranış. Arjantin'de böyle bir şey
olmadı, olacağını da zannetmiyorum. Devşirme doğru bir şey değil
bana göre. Bence her ülkenin vatandaşının kendi takımında oynaması
lâzım. Şimdi benim yarım Arjantinli, diğer yarım İtalyan. Yine de
ben kendimi Arjantinli olarak görüyorum. Arjantin takımında oynamak
istiyorum. İtalya benim için ikinci tercihtir.''
''FUTBOLCU OLMASAYDIM ÇATI USTASI OLURDUM''
Futbolcu olmasaydı, büyükbabası gibi çatı ustası olmayı tercih
edeceğini ifade eden Delgado, ''Herhalde futbolcu olmasaydım çatı
ustası olur ve dedemle birlikte çalışırdım. Çünkü bu meslek çok
hoşuma gidiyordu'' dedi. Röportajda kendisiyle ilgili bilgiler de
veren Arjantinli oyuncu, bugüne kadar hiç kırmızı kart görmediğini,
sarı kart sayısının da 3 olduğunu bildirdi. Türkiye'de gözlemlediği
futbol yapısıyla sezonu 4 sarı kart görmeden tamamlayıp
tamamlayamayacağı sorusuna da Delgado şu yanıtı verdi:
''Biraz zor görünüyor. Futbol artık çok hızlı oynanıyor. Bir
hakemin maçta her şeyi doğru görmesi mümkün değil. Ve biz
futbolcular sahada bir çok şeyi hakem görmeden yapabiliyoruz. Bu
konularda ustalaştık. Ama benim esas kabul edemediğim şey şu:
Hakemin gözü önünde bana bir tekme atılıyor ve ben bağırarak yere
yığılıp iki takla atmıyorsam hakem buna faul vermiyor. Bunu Türkiye
için söylemiyorum, dünyada futbol bu hale geldi.''
Maçlardan sonra televizyon görüntüleriyle hakemlerin yargılanması
konusundaki soruyu da yanıtlayan Delgado, ''Benim sahada
seyrederken faul olarak gördüğüm evde seyrettiğimde faul çıkmıyor.
Değildi dediğim pozisyonu kare kare izlediğimde bu defa faul
olduğunu görüyorum. O yüzden hakem olmak çok zor. Bu nedenle, eski
bir hakemin maçtan sonra televizyon görüntüleriyle hakemi
yargılaması büyük bir haksızlık'' diye konuştu.