Deklarasyonun kodları çözüldü
Abone olTürkiye Ek Protokolü imzalamak zorunda. Muhalefetin Kıbrıs kozu ile sıkıştırdığı iktidar orta yol bulma amacında. Türkiye imzayı atarken şu deklarasyonu ilan edecek:
Milliyet yazarı Fikret Bila Başbakan Erdoğan'ın Londra
ziyaretini takip etti. Yazar Türkiye'ni Müzakereler öncesi sıkıntı
doğuran Ek Protokol konusunda izlenecek yolu ve ilan edilecek
deklarasyonun içeriğini yazısıyla yazdı.
Yazı: Fikret Bila
Haber: www.hurriyetim.com.tr
-Erdoğan, Blair'e, deklarasyon metnini vermedi ancak genel
bilgileri aktardı. Nihai çözüm olmadan Kıbrıs'ta tutumun
değişmeyeceği, KKTC ile özel ilişkilerin süreceği mesajı
verildi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Londra'da ziyaretinin kilit
konularından biri Türkiye'nin Ek Protokol'ü imzaladıktan sonra
yapacağı deklarasyonun içeriğiydi.
Avrupa Birliği (AB) Dönem Başkanı olarak İngiltere Başbakanı Tony
Blair ile Erdoğan arasındaki görüşmede de deklarasyon önemli yer
tuttu.
25 AB ülkesini Türkiye konusunda ortak bir çizgide tutmaya çalışan
İngiltere, "orta yolu bulmak" gayreti içinde olumlu bir liderlik
yapmaya özen gösteriyor. Bu bağlamda, Türkiye'nin deklarasyon
metninin müzakere edilmesi ve 25 ülke açısından sorunsuz bir
çerçeveye oturtulması talebi Londra'da Türk tarafına iletildi.
Ancak, Erdoğan ve Türk heyeti deklarasyonu müzakere etmeyi kabul
etmediler. Deklarasyonun, Türkiye'nin tek taraflı bir tasarrufu
olduğunu, müzakere konusu yapılacak bir belge olmadığını
belirtmekle birlikte, süreci tıkayacak bir içeriğe sahip
olmayacağını, aksine Türkiye'nin yapıcı yaklaşımını yansıtacağını
da kaydettiler.
Sözlü olarak aktardı
Erdoğan, Blair'e, deklarasyon metnini vermedi ancak, havası
hakkında genel bilgileri sözlü olarak aktarmakla yetindi.
Türkiye'nin ek protokolü imzaladıktan sonra bu belgeye ekleyeceği
deklarasyonun havasını şöyle özetlemek mümkün:
1- Türkiye, Birleşmiş Milletler'in, Kıbrıs'ta nihai çözüm için
yapacağı girişimleri bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra
desteklemeye hazırdır.
2- Ek Protokol'ün imzalanması, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin
tanınması anlamı taşımaz.
3- Hizmetler ek protokol kapsamı dışındadır.
4- Türkiye'nin KKTC ile özel ilişkisi bugüne kadar olduğu gibi
devam edecektir.
Esas zemin BM
Deklarasyona yansıyacak bu havayla AB ve Rum yönetimine verilmek
istenen mesajların başında, nihai çözüme ulaşıncaya kadar
Türkiye'nin Kıbrıs konusunda tutumunun değişmeyeceği geliyor. Keza
deklarasyonla, Gümrük Birliği anlaşmasının, sanayi malları için
geçerli olduğu, hizmetler sektörünü kapsamadığı anımsatılarak,
Türkiye liman ve havaalanlarının Rum gemi ve uçaklarına
açılmayacağı yinelenmiş oluyor.
Bir diğer mesaj ise Türkiye'nin Kıbrıs sorununun çözümünde AB
zemininden çok BM zemini ve girişimlerini temel almayı
yeğlediği...
Bu unsurlarıyla, Türkiye'nin yapıcı tutum içinde olduğu ve metnin
ileride Türkiye aleyhine kullanılmasına da olanak vermeyecek bir
ifadelendirmeye özen gösterileceği de dış politika uzmanlarının
vurguladıkları bir husus...
Başbakan'ın durduğu çizgi
Erdoğan, 3 Ekim öncesinde Türkiye'nin sadece Ek Protokol'ü imzalama
yükümlülüğü kaldığı, bu nedenle de Türk tarafından başkaca bir
beklentiye girilmemesi gerektiği düşüncesinde. Erdoğan, bu
bağlamda, müzakere çerçeve belgesinin Türkiye'nin AB üyeliğine
sıcak bakmayan ülkelerce ağırlaştırılmasına set çekmeye çalışıyor.
Londra'da yoğunlaştığı hedef buydu. Çerçeve belgesine "koşul"
niteliğinde yeni unsurlar eklenmesini önlemek, Ankara'nın 3 Ekim'e
kadarki öncelikli hedefi.
Baykal'ı dinlemeyecek
Erdoğan, CHP lideri Deniz Baykal'ın, Ek Protokol'ün imzalanmaması
yönündeki çağrısını dikkate alacak gibi görünmüyor.
Erdoğan, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ve Başmüzakereci, Devlet
Bakanı Ali Babacan'daki hava, 3 Ekim'de müzakereye başlamanın
pürüzlere takılmaktan daha önemli olduğu yönünde. Hatta Başbakan, 3
Ekim'de müzakereler başlayınca, Aralık 2005'e kadar en az bir
bölümün müzakeresini tamamlamak amacında.
Erdoğan, Kıbrıs konusunda da BM öncülüğünde nihai çözüme
ulaşılıncaya kadar, Türk tarafına değil, Rum tarafına baskı
yapılması gerektiğinde ısrarlı.
Nihai çözüm amaçlı BM girişimlerine destek verme, ancak bunun
dışında Kıbrıs konusunda durduğu çizgiyi esnetmeme kararlılığını
vurguluyor.
Nihai çözüme ulaşıncaya kadar, KKTC üzerindeki izolasyonların
kaldırılması, Azerbaycan ve ABD'nin yaptığı girişimlerin İngiltere
ve diğer ülkelerce de yapılması yönünde çabalara ağırlık verileceği
Erdoğan'ın verdiği mesajlar arasında.
Türkiye hazır durumda
Türkiye, Ek Protokol'ü bugün imzalayabilir. Bu bir sürpriz olmaz.
Türkiye imzaya hazır durumda. İngiltere, dönem başkanı olarak, ek
protokolü Türk tarafına ulaştırırsa, beklenen imza bugün Brüksel'de
atılabilir. Türkiye, deklarasyon konusunda tutumunu netleştirdiği
için sadece protokolün ulaştırılmasını bekliyor. Ankara, imzayla
birlikte deklarasyonu da AB yönetimine ileterek, 3 Ekim'de masaya
oturmayı bekleyecek.
Olağanüstü bir gelişme yaşanmazsa, Türkiye'nin izleyeceği yol böyle
görünüyor.