Ülke normları çoğu zaman o toplumların gelenek, görenek ve
inançları ile oluşup gelişir.
Ananeler; nesilden nesile iletilip anlatılan, yaptırım gücü
olan, kültürel izler, huylar, bilgi, töre
ve davranışlardır.Yazılı değiller ve yasal kanun
içermezler.Baştan aşşağıya halkların kendi öz kültür ve
yaşam tarzından ortaya çıkmış kanun ve kurallar silsilesi.
Yaşadığımız toplumlar içerisinde binlerce yıldır devam eden
inançlar, gelenek ve görenekler toplumumuzun şahsiyetini,
kimliğini ve kişiliğini oluşturur.Belli başlı ölçü ve biçimler
var.Varolan bu gelenek ve görenekler ülke toplum kanunlarının
oluşturulmasında da büyük rol oynar.
Bu gelenek ve inançlar sayesinde oluşan ve gelişen ülke
toplumlarında hukuk sistemi ve toplum düzeni çok doğru çalışır
ve ilerler.Kabul gören bu değerlere sahip milletlerin yaptıkları
ticaret, ekonomi, sanat, eğitim, politika ve neredeyse hemen
hemen herşey bu değerler üzerinden yürür ve şekillenip son
halini alarak değerlendirilir.
Bir ülkeyi ülke yapan, bir devleti devlet yapan, bir insanı
insan yapan değerleridir.Bu değerler yüzlerce hatta binlerce
yılda oluşur.Bu değerlerin varlığı insanın kendini tanıması
açısından önem arz eder.Bir devletin siyasi mekanizması
değerler üzerinden yahut siyasi mülahazası değerleri ölçüsünde
biçimlenip istenilen şekli alır.
Anayasa kanun maddelerinde yazıldığı üzere toplumun düzenini
bozmayacak, başkasının yaşam alan ögürlüğünü tehdit etmeyecek
şekilde her kişinin özgürce yaşama, dilediği inanca, politik
düşünceye, istediği siyasi partiye oy verebilme özgürlüğü
var.Bireyler özgür düşüncesini ifade etme hakkına sahip.
Popüler Kültür Adına
Değerlere aykırı olmak bazen ters şeritte ilerleyip kaza yapmak
gibi. Maalesef günümüz toplumlarında aykırılık özentiliği
adına reklam adına değişik söylemler ve davranışlar içinde
bulunanlar da var.Aykırı olmak adına bazı kendini bilmez sözde
sanatçı geçinen tipler bilinene alışılagelmiş doğru olarak
kabul edilmiş herşeye zıt düşmenin onları daha farklı kıldığı
hissiyatı veriyor.Bazen ağızdan çıkanı kulakları duymuyor.
Cem Özer, hür ve özgür iradesi ile geçenlerde bir gazeteye
verdiği demeçte bizler için iğrenç onun için fantazi olsa
gerek ki o ağza bile alınmayacak lafları etti.Grinin Elli Tonu
filminden etkilenen Cem,”Sevgilim başkasıyla yatabilir, bunu
aldatma saymam” demiş.Gündemde olmak adına, kendini pazarlamak
adına, sönen şöhreti adına bu tür talihsiz açıklamalarda bulunarak
toplumumuzu meşgul etmekte.Sen bu ilişkileri istediğin
seviyelerde yaşayabilirsin Cem.Lakin senin iç dünyanda
yaşadığın fantazilerini bizlerin gözüne sokmak zorunda
hissetmen garip.Bu arada cinsel seçimin ile de ilgili
bir değişim halin olursa ne olur bizimle paylaşma çok
meraklası değiliz.
Bizler Türkiye’de yaşayan ya da dünyanın değişik ülkelerinde
yaşayan Türk toplumları olarak vatanına ve etrafına yararlı,
beşeri ilişkileri düzgün, örf ve geleneklerine sapa sağlam
yapışacak, teknolojk dünyaya ayak uyduracak, bilim, ilim
sahibi gençler yetiştirmeye veya yetiştirilmesine olanaklar
sağlamaya çalışıyoruz.Ama toplumda bazı sanatçı kimliği adı
altında aykırılık adına ben değişik biriyim deme
adına gençlerimizin bilinçaltına yerleşebilecek lüzumsuz ve
ahlaksız yorum ve söylemlerin bizlerin kültür ve geleneklerine
yakışmadığı gibi bu tür özenti söylemler bu toplumun hamuruna da
tersdir Cem Özer.
Hani bu toplumda yaşamıyorsun ya bil öğren istedim.
Son sözümde Yeşilçamın eski komedyeni Tarık Akan
Bey’e.Geçenlerde Tarık Akan hiç sevmek zorunda olmadığı lakin
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Başkomutanına, Cumhurun Reis’ine,
Türkiye Cumhuriyeti’nin seçimle ve çoğunluğun demokratik
özgürce seçtiği liderine resmen meydan okurcasına sanatçı
kimliğine yakışmayan sözlerde bulundu.”Erdoğan gittiğinde
çocukları ve yakınları çok acı çekecek, hesapları sorulacak”
diye.Çok komik bir laf etmiş.Bu hangi filminizden Tarık Bey.
Kendinizi Baba filminden Sollozzo’yu öldüren Michael Corleone
falan mı sandınız?Halbuki bu film komedi değil tam aksine
mafya çatışmasını anlatan bir filmdir.Siz eski günlerde
kaldığınız için hatırlatmakta fayda var,yeni Türkiye’de artık
insansız hava araçları üretiliyor sizin o kadar havalanmanıza gerek
kalmadı artık az aşşağıya inin vesselam.