Dede Bush'un karanlık ilişkileri

Wall Street Journal'da Robert Pollok imzalı makale ilginç bir boyuta taşındı. Makale Umur Talu'nun da gündeminde. Dede Bush'un kirli çamaşırlarını hayret verici. Hem de yahudileri kesen Nazilerle yaptığı sıkı ekonomik ilişkiler kafaları iyice bulandırdı. İşte yazısıyla Talu'nun karmaşık ilişkileri anlatan yazısı.
Başladık, gidiyoruz.
Parlak gazeteci Robert L. Pollock'a bir yazı yazdırdılar, bir sürü iş çıkardılar.
Oysa aktaracaklarım konusunda bizi "Wall Street Journal" yazarı aydınlatmalıydı.
Çünkü, "Türkiye'deki zehirli atmosfer" üstüne, "Nazi benzeri demekte tereddüt ediyorsam, sadece Goebbels'in bile bunların çoğunu ham, kaba diye reddedeceğindendir" demişti.

Milyonlarca insanın canına okumuş Nazileri bile, "Türkiye'deki atmosfer"den daha kibar buluyor yani! Ve bu küstahlığa, burada şapka çıkaranlar, aşağılık kompleksine girenler var.
Madem ki "Naziler... Goebbels" üstüne titizdir; öncelikle "Sevgili Başkanı Bush'un familyasının Nazi ilişkileri" üstüne ayrıntılı bilgi beklerdik.
Çok bekleriz!


2003'de ortaya çıkan ve "Ulusal Arşiv" ile "Kongre Kütüphanesi"ne oturan yeni belgeler, bu Bush'un iki dedesinin "Nazilerle iş tuttuğu"na dair yeni kanıtlar sundu.

Olay şu:

Bush'un büyükbabası Prescott, George Herbert Walker'ın kızıyla evlenmişti. Kayınpeder damadı, Harriman ailesinin yanında işe soktu.
Harriman'ların BBH ve UBC adında iki finans kurumu vardı. Dede Bush bunlara yönetici oldu.
UBC, "Alman sanayiinin yeniden ayağa kalkması için Amerikan sermayesi sağlamak üzere" kurulmuştu. Alman finans, sanayi grubu Thyssen'in eliyle.

Fritz Thyssen, daha 1920'lerde Nazilere büyük para yatırmış, parti binalarını sağlamış, 1931'de partiye girmiş, Hitler, Hess ve "Pollock'un Goebbels'i" ile kanka olmuştu.

Bush ve Walker, kendileri Nazi olmasa da, en önemli Nazi sermayesi ile ve onlar için çalışıyordu.
İş ağındaki "Silezya Çelik Şirketi" "Yahudi köle emeği" kullanmakla, "IG Farben" ise, meşhur Auschwitz de dahil, 40 toplama ve imha kampının inşası ve işletmesiyle suçlanacaktı.

"Anti-semitizm" deniyor ya, dönem, başta ABD'nin büyük sanayicisi, Nazi ödüllü Henry Ford olmak üzere, ABD'de de "Yahudi düşmanı" dalganın estiği, işyeri kapılarına "Köpekler ve Yahudiler giremez" levhası asıldığı, Kongre'nin Yahudi göçünü sınırladığı, orduda Yahudilerle alay edildiği, ABD'lilerin yüzde 53'ünün Yahudi nefretine sahip olduğu günlerdi.

ABD, Pearl Harbor gerekçesiyle savaşa girene kadar, Nazilerin yaptıkları pek umursanmıyor, bunda, dede Bush'un yönetici olduğu BBH gibi şirketlerin Almanlarla iş tutması etkili oluyordu.
ABD'nin savaşa girmesinin ardından da Nazi ilişkileri sürdü.

Ekim 1942'den itibaren, "Düşmanla ticaret yasası" çerçevesinde, Bush'un da yer aldığı "Nazi ilişkili" şirketlere, banka hesaplarına el kondu.
Bunlar "Nazi sermayesine ve propagandasına yataklık, Alman savaş makinesine sermaye, çelik, kömür sağlamak"la suçlandı.

Yeni belgeler, bu ilişkilerin, Almanya teslim olup Nazi sermayesinin kaçtığı İsviçre, Arjantin, Panama gibi ülkeler üstünden 1951'e kadar sürdüğünü ortaya çıkardı. İlişki çeyrek asırlıktı. İddiaya göre, Bush aile servetinin en ciddi kökü oradaydı.

Auschwitz'den sağ kurtulmuş, 80'lerinde iki Yahudi direnişçi, Goldstein ve "Anti-faşist Birlik Onur Başkanı" Gingold, belgeler ışığında, ABD'ye ve Bush ailesine "Nazi köle emeğinden servet yaptıkları" gerekçesiyle 40 küsur milyar dolarlık dava açmak istediler. ABD'de şimdilik engellendi.
2002'de "ADL" isimli Yahudi örgütünün araştırması, ABD nüfusunun yüzde 17'sinin (37 milyon kişi) ciddi biçimde "anti-semit" olduğunu ve oranın arttığını bildirdi.

O yüzden, "parlak gazeteci Pollock" önce bu nevi "Nazi, Goebbels, anti-semit, Bush serveti" meselelerinde dünyayı aydınlatsın!
Büyükelçi de ona yardımcı olur.
Yazı:Kaynak
Kaynak:sabah.com.tr