Dayakçı polislerden skandal savunma
Abone olİzmir'deki bir karakolda iki polisin feci şekilde dövdüğü kadının kamera görüntülerinin bulunmasından sonra,olayla ilgili soruşturmanın detayları ortaya çıktı
İzmir Karabağlar Polis Merkezi’nde Fevziye Cengiz’in iki
polis tarafından feci şekilde dövülmesine ilişkin kamera
görüntülerinin ortaya çıkmasının ardından olay ile ilgili yürütülen
soruşturmadaki skandallar da gün yüzüne çıkıyor.
Sanık polisler ifadelerinde, “Fevziye Cengiz’in kendi kendini yaraladığı, kendi saçını çekip, yüzünü tırmaladığı ve kafasını yere vurduğunu” iddia etti. Hazırlık soruşturması sırasında mağdur kadının lehine ifade veren ve kendisini tanımadıklarını, eşiyle birlikte müşteri olarak mekana geldiğini anlatan müzikholün müdürü ile iki konsomatrisin, mahkemede ifadelerini değiştirerek, polis tutanağındaki iddiaları doğrulayan ifadeler vermeleri dikkat çekti.
KARAKOLDA İŞKENCE VAR! |
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve bakanFatma
Şahin'in polislerin tavrına yönelik tepkisi sert olmasına sert oldu
ama yine de hükümetin işkenceye sıfır tolerans politikasının henüz
başarıya ulaşmadığı bu olayla ortaya çıkmış oldu. Ayrıntıları okumak için TIKLAYIN... |
Vatan gazetesinin haberine göre, skandal olayla
ilgili olarak 16 Temmuz gecesi karakolda feci dayak yiyen Fevziye
Cengiz, ilk ifadesinde, “Aşırı derecede alkollü olmam
nedeniyle birçok şeyi hatırlamıyorum. Görevli polislere hakaret
ettiğimi de hatırlamıyorum. Bu olayla ilgili de kimseden davacı ve
şikayetçi değilim” dedi. Cengiz daha sonra verdiği
ifadelerde, “polislerin kendisini şikayetçi olmaması için
tehdit ettiklerini” belirterek, “bu ifadeyi zorla
imzaladığını” anlattı.
KİMLİĞİ OLMADIĞI İÇİN...
Tanıkların verdiği ilk ifadeler, mağdur kadını doğruluyordu.
Karakolda alınan ilk ifadelerde müzikholde çalışan
konsomatrislerden ikisi, Fevziye Cengiz’in küfür ettiğini
duymadıklarını belirtirken, müzikholün müdürü Turgay Çetin de,
Fevziye Cengiz’in işyerinde müşteri olarak bulunduğunu, kimliği
olmadığı için götürülmeye çalışıldığı sırada, “Ben
müşteriyim, eğlenmeye hakkım yok mu, siz kimsiniz beni
götüremezsiniz” dediği anlattı.
Bu ifadelere rağmen polisler, “Fevziye Cengiz kolumuza
vurdu, tırmaladı, küfretti” iddialarını içeren tutanak
düzenlediler. Savcı Ahmet Küçükpınar da tanıkların aleyhe bir
beyanı olmamasına rağmen, tamamen polis tutanağını baz alarak,
Fevziye Cengiz hakkında 6.5 yıla kadar hapis istemiyle dava
açtı.
TANIKLAR İLK MAHKEMEDE İFADE DEĞİŞTİRDİ
Açılan davanın İzmir 15. Sulh Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk
duruşmasında ifade veren konsomatrisler ifade değiştirerek, Fevziye
Cengiz’in polislere küfür ettiğini, mukavemet göstererek onlara
vurduğunu söylediler. Hakimin, neden ifade değiştirdiklerini
sorduğu konsomatrisler bir açıklama yapmadan, ikinci ifadenin doğru
olduğunu söyledi.
Müzikhol sahibi Turgay Çetin de ifade değiştirerek, Fevziye
Cengiz’in müzikholde çalıştığını, yanındakinin eşi değil, müşterisi
olduğunu, polislere küfür edip, direndiğini ileri sürdü. Çetin,
ifadesini neden değiştirdiğinin sorulması üzerine, Fevziye
Cengiz’in izinsiz çalışması nedeniyle ceza yememek için ilk
ifadesinde müşteri olduğunu söylediğini ileri sürdü.
Duruşmada sanık olarak dinlenen Cengiz ise ilk ifadesinin aksine
yediği dayağı anlattı ve polislerden şikayetçi olduğunu
söyledi.
İŞKENCE EDEN POLİSİN KLASİK SAVUNMASI: "YASAL
SINIRLAR..."
Cengiz’in şikayeti üzerine haklarında soruşturma açılan polis
memurları ise işkence davalarındaki “klasik”
savunmayı tekrarladılar. Savcılığa verdiği ifadede, suçlamayı kabul
etmeyen sanık polislerden Hakan Yörük “Tamamen yasal
sınırlar içinde görevimizi yaptık” derken şunları
anlattı: “Müşteki (Fevziye Cengiz) polisleri hedef alarak,
ağza alınmayacak sinkaflı küfürler edip, kendisini nasıl
getirdiğimiz konusunda tehditler ediyordu. Bunun üzerine ortalığı
sakinleştirmek için biz müştekiyi Beyit (Sezgen) ile sağ tarafta
bulunan ifade alma odasına davet ettik. Kapı yarı açıktı. Beyit
içerde kalmıştı. Bayanın küfürleri devam ediyordu.
İçeriye girdiğimde Beyit ile ikisinin arbede yaşadığını
gördüm. Beyit müştekinin ellerini tutuyordu. O da küfür ediyordu.
Ben de kendisine müdahale ettiğimde bu sefer elleriyle kendisine
zarar vermeye başladı. Saçlarını çekti. Ben de kendisine zarar
vermemesi için ellerini tuttum. Bu sırada kendini yere bıraktı. Bu
oda içinde yine şahıs yerdeyken kendine zarar vermeye devam etti.
Ellerini tutmaya çalışırken şahıs kafasını yere vurmaya başladı.
Beyit ile ikimiz şahsı etkisiz hale getirdik. Araçtan kelepçe
getirdim taktım. Sakinleştirdik. Bu aşamadan sonra fiziki olarak
müdahalede bulunmadık.”