Dayak skandalına tepki çok ceza yok
Abone olAile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin BDP grubunu ziyaret etti
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Şahin, İzmir'de kadına
karakolda dayak olayına karışan polislerin görevden alındığını
belirterek, ''Oradaki örnek, bundan sonra, bunu kafasından bile
geçirmek isteyenler için sonun ne olduğunu, meslekten men
edilebileceğini gösteren bir örnektir'' dedi. Şahin, BDP Grubunu
ziyaret ederek, BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak ve Grup
Başkanvekili Pervin Buldan ile görüştü.
KARAKOLDAKİ DAYAK OLAYINA İLK TEPKİYİ BEN
VERDİM
Bakan Şahin, İzmir'de kadına karakolda dayak olayıyla ilgili ilk tepkiyi kendilerinin verdiğini ifade etti. Olaya karışan polislerin aynı gün görevden alındığını dile getiren Şahin, ''Oradaki örnek, bundan sonra, bunu kafasından bile geçirmek isteyenler için sonun ne olduğunu, meslekten men edilebileceğini gösteren bir örnektir'' dedi.
Kadını cinsel meta olarak gösteren ve şiddeti onaylayan dizileri onaylamadıklarını belirten Şahin, en son yapılan bir ankete göre toplumun yüzde 70'inin bundan rahatsız olduğunu, ancak en çok dizilerin izlendiğini söyledi. Şahin, ''Hem şikayet ediyoruz hem izliyoruz'' diye konuştu.
Şahin, önemli hedefleri olduğunu belirterek, herkesin 1. sınıf
vatandaş olduğu, kimsenin nerede doğduğu, hangi bölgede yaşadığının
önemli olmadığı, temel hak ve özgürlüklerde birinci sınıf bir ülke
için mücadele ettiklerini kaydederek, ''Bu masaları ve
ortak dilleri çoğaltmamız gerekiyor'' dedi.
DEVLET ÖZÜR DİLEMEYİ ÖĞRENDİ
Bakan Şahin, gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Karakoldaki dayak olayının ardından İzmir valisinin özür dilediği anımsatılarak, bunun devamının gelip gelmeyeceğinin anımsatılması üzerine Şahin, devletin özür dilemeyi öğrendiğini ve ezberleri bozulduğunu söyledi.
Şahin, şiddete uğrayan kadına sinyal cihazı takılması ile ilgili bir soru üzerine, bu yöntemin bir çok ülkede başarı ile uygulandığını ve bunun önemli bir caydırıcılık getireceğini kaydetti.
Kışanak, kadınlara yönelik ayrımcılık ve şiddetin önlenmesi konusunda, kadınların ortak bir çaba içerisinde olmasını önemli ve anlamlı bulduklarını ifade ederek, kadınlara yönelik şiddetin önlenmesi ve bunlarla mücadeleye ilişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesinin, Meclis'te hep beraber görüşülerek kabul edilmesinin önemine işaret etti.
Kışanak, bu sözleşmenin onaylanmasında katkısı geçen herkese teşekkür etti ve Hükümetin bu konudaki tavrını olumlu bulduklarını söyledi. Kışanak, ''Bu yasal mevzuatın, önümüzdeki günlerde kadına yönelik şiddetin önlenmesine dair bir kanun teklifinde de karşılık bulmasını bekliyoruz'' dedi.
Kamuoyuna da yansıyan İzmir'deki bir karakolda kadına yönelik şiddet görüntülerinin, bu konunun önemini bir kez daha hatırlattığını belirten Kışanak, ''Biz kadınlar, evde, sokakta, işyerinde, okulda, karakolda, siyasette ayrımcılığa ve şiddete maruz kalıyoruz. Bunların tamamıyla birlikte mücadele etmek, ortadan kaldırmaya yönelik güçlü politikalar üretmek gerekiyor. Kadına yönelik şiddet konusunda tüm kadınları ortak ve güçlü bir dayanışmaya davet etmek istiyorum'' diye konuştu.
Kışanak, KCK soruşturması kapsamında, aralarında BDP'nin Anayasa Komisyonu üyesi Prof. Dr. Büşra Ersanlı ve 2 milletvekilinin de bulunduğu 500'ü aşkın kadının tutuklu olduğunu söyledi.
''Bir konuda Bakan Şahin'e sitemimi iletmek istiyorum'' diyen Kışanak, şöyle konuştu:
''Siyasette kadının kendisini var etmesinin ne kadar zor olduğunu bireysel mücadelesiyle yaşamış bir kadın olarak, kendisinden, siyasette kadınlara yönelik yoğun baskılara karşı şimdiye kadar dayanışma, destek sözü duymak isterdik. Ayrıca Ersanlı'nın tutuklanmasından sonra cinsiyetçi bir dilin kullanılması ve kendisinin kimlerle evli ve akrabalarının kimler olduğu üzerinden bile siyaset yapılmaya kalkışılması, biz kadınlar açısından asla kabul edilemez. Cinsiyetçi bu dilin de reddedilmesini bekliyoruz.''