Davutoğlu'nun Başbakan olmasının tek nedeni...
Abone olCumhuriyet Halk Partisi lideri Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu.
Partisinin grup toplantısında konuşan CHP Lİderi Kemal
Kılıçdaroğlu Başbakan Ahmet Davutoğlu'na sert sözlerle yüklendi.
Kılıçdaroğlu, " 17 Aralık’tan sonra yapılan bütün yasa
değişikliklerin amacı yolsuzluk dosyalarını kapatmak. Davutoğlu’nun
başbakan yapılması vardı, tek amaç vardı, yolsuzluk dosyasını
kapatmak." dedi.
21 Ekim'in Gazeteciler Bayramı olduğu belirten
Kılıçdaroğlu faili meçhul cinayetlere kurban giden gazetecileri
anmayı da unutmadı.
AHMET TANER KIŞLALI'NIN ÖLÜM YILDÖNÜMÜ
21 Ekim Ahmet Taner Kışlanı'nın katledildiği tarih. Kışlalı hiç bir zaman iktidara teslim olmadı, kalemini satmadı. O yürekli bir aydındı. Birilerinin dizinin dibinde yatmadı, bu ülkeye öğrenciler yetiştidi. Hedef tahtasına koydular, üstüne çarpı işareti koyup hedef gösterdiler ve amaçlarına ulaştılar. Biz onları unutmadık. Tüm faili meçhullerle mücadele edeceğiz.
Ahmet Taner Kışlalı’yı, Çetin Emeç’i, Hrant Dink’i ve
diğerlerini unutmadık. Bütün faili meçhullerle mücadele edeceğiz.
Bu dava görülürken kızı Dolunay’ın söylediği bir cümle var. Bu
cinayet faili meçhul değildir faili meşhur bir cinayettir
diyor.
Türkiye canilerin elini kolunu salladığı, mağdurların acı içinde adalet bekledği bir Türkiye olmayacaktır.
17 ARALIK OPERASYONU
15 gün önce 25 Aralık operasyonu dolayısıyla bir takipsizlik kararı verildi. 17 Aralık için de böyle bir karar verildi. Kararın arkasında Adalet ve Kalkınma Partisi olduğunu hepimiz bilmek zorundayız.
17 Aralık büyük rüşvet ve yolsuzluk operasyonu dolayısıyla bir
cümle edemedi. Eğer bu dosyada rüşvet ve yolsuzluk dolayısıyla bir
delil yoksa emin olun dünyadaki başka hiçbir dosyada delil yoktur.
Her şey var ama savcıya göre hiçbir şey yok.
‘Ayakkabı kutusu’ kamuya mal olan küçük bir alan
ama asıl 247 milyar liralık bir yolsuzluk var.
Bu savcı hiçbir delili görmüyor. 15 Aralık’ta Erdoğan Bayraktar
millete “Rüşvet ve yolsuzluk ifadelerinin bulunduğu
operasyon nedeniyle istifa edin ve beni rahatlatacak açıklamayı
yapın baskısını kabul edemem” diyor. Savcı bunu
görmüyor.
DAVUTOĞLU'NUN BAŞBAKAN YAPILMASININ TEK
NEDENİ...
“İstifa ettiğimi açıklıyorum ve Sayın Başbakan’ın istifa
etmesi gerektiğine inandığımı söylüyorum” diyor. Kendi
bakanı Başbakanın talimatıyla yapıldı bunlar diyor ama savcı
bunları görmüyor. Bir yolsuzluk dosyasını kapatabilirler. 17
Aralık’tan sonra yapılan bütün yasa değişikliklerin amacı yolsuzluk
dosyalarını kapatmak. Davutoğlu’nun başbakan yapılması vardı, tek
amaç vardı, yolsuzluk dosyasını kapatmak.
Davutoğlu’nun bugün konuşmamasının temel nedeni de budur. Bir
ülkede bu kadar yolsuzluk varken o ülkenin başbakanı konuşmuyorsa o
ülke iyi yönetilmiyordur.
Dönemin Başbakanlık müsteşarı arıyor “Savcıyı alın, bu
ülkede kanun biziz” diyor. Ama savcı bunu da görmedi.
Savcıların değiştirilmesi polis memurlarının değiştirilmesinin
temel amacı buydu. Kimler vardı bu yolsuzluk dosyasının
içinde. Bakanlar vardı, bankaların genel müdürleri vardı, Kuran-ı
Kerim ile dalga geçen bakanlar vardı. Ama birisi çıkıp ben bunları
kapattım diyor. Ama ne yaparsanız yapın kapanmaz gün gelecek.
Bunların hesabını vereceksiniz.
ÖNCR HIRSIZLARA SESLENELİM
Önce hırsızlara seslenelim; Sakın devleti de satın aldık, hukuku da
satın aldık diye düşünmeyin. Satın aldığınız Türkiye değil şerefini
satılığa çıkarmış adamların kendisidir. Onlar gelir geçen bu ara
dönem mutlaka biter. Bu devlet asli rotasına döndüğünde adaletin
tokadı suratına çarpacaktır. Hırsızların ortaklarına da seslenmek
istiyorum. ‘Bugün gücümüz var ne yaparsak
yırtarız’ diye düşünmeyin.
KÜLTÜRÜMÜZDE HIRSILIĞIN YERİ YOK
Sevgili yurttaşlarım bizim kültürümüzde tarihimizde hırsızlığın
zorbalığın yeri yoktur. Biz padişahını Kanuni diye öven bir
milletiz. Bizim yanımızda rüşvetçiler yok, kaçakçılar yok katiller
yok. Bizim yanımızda alnının akı ile kazanan Somalı madenciler var.
14 yaşında biber gazı kurşunu ile hayatını kaybeden Berkin Elvanlar
var. Bizim yanımızda adalet için sokağa çıkıp öldürülen Ali İsmail
Korkmazlar var. Bizim yerimiz burası.
BM Güvenlik Konseyi seçiminde sonuç ne oldu? Hala Türkiye'nin itibarından bahsediyorlar.
SANKİ SAVCI DEĞİL RIZA SARRAF’IN AVUKATI
Savcıya da sözümüz var. Ona savcı diyoruz. Resmi adı savcı. Gerçek
adı Rıza Sarraf’ın avukatı. Savcı ile avukatın rolü farklıdır. O
savcı şunu unutmasın Nazi Almanyası’nda Hans Frank’ın açıklaması
var. Verdiğiniz her karada kendinize şunu soracaksınız. Benim
yerimde Führer olsaydı nasıl karar verirdiniz.
Bu savcı da benim yerimde Erdoğan olsaydı nasıl karar verirdi
diyerek karar verdi. O savcı adalet sarayına giderken diğer
hakimlerin yüzüne nasıl bakıyor acaba. Eşinin çocukların yüzüne
nasıl bakıyor. Komşularının yüzüne nasıl bakıyor. Soyadı Aydıner
bence değiştirsin. Karanlık soyadı çok yakışır. Ona savcı denmez.
Düşüncesini, adaletini, kalemini satan adama savcı denemez.
Onlara müsaade edeceksin gazi bacağına haciz koyacaksın. Bu mu
adalet. Türkiye provokasyonla karşı karşıya. Daha baskıcı bir
Türkiye’yi inşa etmek istiyorlar.
SEN BAŞBAKANSIN
İktidar olduğunun farkında değil. Sen Başbakansın. Sen şikayet
edeceksen kim savunacak. Adalet kavramının içini boşattılar.
Özgürlük diye satıyorlar bunu. Otobüsü yakanı mahkemeye çıkardın da
karşı çıkan mı oldu. Türkiye yeni bir sürecin içine sokulmak
isteniyor. İtibarlı, hukukun üstünlüğüne inanan, demokrasisi
gelişmiş bir Türkiye istiyoruz. Türkiye’nin itibarı yerle bir. En
son BM’de görüldü. Davutoğlu kendi grubunda konuşma yapıyor.
"Biz BM Güvenlik Konseyi’ne daimi olmayan üye seçileceğiz
bu bizim başarımız olacaktır” diyor. Sonuç ne oldu. Yeni
Zelanda 4,5 milyon nüfuslu 145 üyenin oyunu aldı. İspanya girdi oyu
aldı. Türkiye 60 üyede kaldı. Tam bir yüz karası, diplomatik darbe.
BM’de Türkiye’yi bu hale getiren kim.
HAVA YAĞMURLU OLSA CHP’YE BAĞLAYACAK
Bu soruyu iktidara sorma, bu hale CHP getirdi de. Hava yağmurlu
olsa CHP’ye bağlayacak. BM’de neyin olup olmadığını
göremiyorsun. Suudi Arabistan, Kral Abdullah Türkiye’ye
geldiğinde diplomatik kuralları yerle bir ettiler. Kral ortada
oturdu bir tarafında Türkiye’nin başbakanı diğer tarafında
cumhurbaşkanı oturdu. Şimdi Suudi Arabistan bunlara ders verdi,
BM’de aleyhine kulis yaptı. Dış politikayı iç politika
malzemesi yaparsanız böyle duvara toslarsınız. Kral’ın hediyelerini
de ceplerini indirdiler.
İRAN'A GİTTİLER İP GİBİ DİZİLDİLER
İran’a gittiler ip gibi dizildiler. Erdoğan buraya gelince
kendimizi 2. Evimizde hissediyoruz dedi. İran da aleyhine kulis
yaptı. Bunların tamamı gerçek. Bundan çıkan sonuç şu: Türkiye iyi
yönetilmiyor. Gazetecisi memnun değil, çifti, işçi, gazi memnun
değil. Adalet ve Kalkınma Partisi’ne oy verenler de memnu değil.
Ben bu hükümeti eleştirirken sakın sizi eleştiriyorum sanmıyorum.
Ben sizden ülkemiz için bayrağımız için güvenliğimiz için sandığa
giderken düşünün. Yeni bir hükümet, yeni bir anlayış, halktan yana
politika üreten bir anlayış. Bunu hangi parti üretiyor diye
kendinize sorun. Vicdanınız size seslenecek. CHP diyecek.
SURİYELİYİ DİLENCİ HALİNE KİM SOKTU
Bütün amacımız bunun için. Eğer yetkilendirirseniz, güç verirseniz
Türkiye ayağa kalkar. Biz iktidar olmayı sorunları çözmek için
istiyoruz. 1,5 milyon Suriyeli var. Sadece adresi bilinen kamplarda
yaşananlar. Gelip dükkan açıyor vergi vermiyor ama sen vergi
veriyorsun. Otur düşün milyonlarca Suriyeliyi dilenci haline kim
soktu. Kendileri hanlarda hamamlarda sefa sürdüler. Dolarlara
dolarlarını eklediler. Yeter diyen artık. Bir de bu ülkeyi dürüst
namuslu adamlar yönetsin.
DAVULU BOYNUNA ASILMIŞ TOKMAĞI BAŞKASINDA TÜRKİYE...
Hırsızın kime ne faydası olmuş. Esnaf kardeşim. AKP’ye oy veren
saygıdeğer yurttaşım evini hırsıza teslim eder misin? Etmezsin.
Memleketi neden teslim ediyorsun o zaman. Bizim için yeni
Türkiye değil yeniden Türkiye. Yeniden Türkiye’yi ayağa
kaldıracağız. Çivisi çıktı devletin. Adaletin olmadığı yerde devlet
olmaz.
Size sözüm söz. CHP’nin sözü bu ülkeye adaleti getireceğiz, bu
ülkeye demokrasiyi getireceğiz. Çocuğumuz işsiz diyorsun oturup
kendine 12 yıldır bu ülkeyi kimin yönettiğini neden sormuyorsun.
Onları çocukları işsiz mi. Demokrasinin özü soru sormakla
başlar.
Hayatı sorgulamakla başlar. İnanç, etnik kimlik, yaşam tarzı bunlar siyasetin konusu değildir. Kimsenin anne ve babasını seçme şansı yoktur ama herkes ailesi ile gurur duyar. Yurttaşları kimlikleri, inançları ve yaşam tarzları nedeniyle böleceksin ”bunlar benim arkam bahçemdir” diyeceksin.
Dolarlarla yakalandılar, İmam Hatip yapacaktır dediler. Türkiye’de haram para ile İmam Hatip yapılmadı yapılmayacak. Kendisi sorun olan bir hükümet sorunları çözemez. Sorun olmayan ir hükümet sorunları çözer. 2015 seçimleri bir dönem noktasıdır. Türkiye için bir dönüm noktasıdır
KARARI BİZ VERECEĞİZ
Kararı biz vereceğiz. Türkiye’yi aydınlığa çıkaracağız. Bunun için elimiz mahkum, bunu yapacağız. Yurttaşlarımdan bize güvenmelerini istiyorum. Demokrasiye inanarak ve güvenerek yapacağız bunu. Önümüzdeki süreç içinde çok güzel projelerle halkımızın karşısına çıkacağız. Bize güvenin ve görün Türkiye nasıl ayağa kalkarmış.
Şu an ortada hükümet yok. Davulu boynuna asılmış tokmağı başkasında olan bir hükümet var. Böyle hükümet olmaz. Şikayet eden bir hükümet olmaz. Sorunu olan bir hükümet sorunları çözmez. 2015 seçimleri bir dönem noktasıdır. Avrupalılar da kaygı duyuyor. Herkez diyor "Ne olacak bu Türkye'nin hali." diye.