Davutoğlu'ndan PYD'ye gözdağı!
Abone olBaşbakan Ahmet Davutoğlu, 7 Haziran'da büyük bir şok yaşadıklarını söyledi. Aldıkları oy oranının yüksek olduğunu; ancak ilk kez tek başına iktidar olamadıklarını ifade eden Davutoğlu, 1 Kasım için de net konuştu.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, PKK'nın paralel yapıyla
birlikte işbirliği yaparak Türkiye'yi uluslararası arenada DAEŞ
konusunda köşeye sıkıştırmayı planladığını söyledi. Kurulan
komplonun PKK'ya yönelik operasyonlarla çöktüğünü ileri süren
Davutoğlu, çözüm sürecinin tekrar başlaması için silahların tamamen
bırakılması gerektiğini söyledi.
Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin terörle mücadelede büyük bedeller ödediğini söyledi. Show TV'de katıldığı canlı yayında konuşan Davutoğlu, PKK'nın PYD üzerinden yeni hesaplar yaptığını, sürece paralel yapının da destek verdiğini ileri sürdü. İşte Davutoğlu'nun açıklamalarından satır başları;
"Maceracı olarak Türkiye'yi, Suriye'nin bir parçası yapmadık. Türkiye bu konuda kendisini dikkatli tuttu. Hiç etkisi olmasa, bu kez Türkiye'nin çıkarları sıkıntıya girecektir. Bu nedenle Suriye'de ılımlı muhaliflerin desteklenmesi kararını almıştır.
"RUSYA'NIN HEDEFİ DEAŞ DEĞİL"
Rus operasyonlarına baktığınız zaman, operasyonların DEAŞ'a
değildir. Operasyonların büyük bölümü ılımlı muhaliflere yönelik
yapılmıştır. O zaman hem Esed rejimini desteklemiş olursunuz hem de
DEAŞ'ı desteklemiş oluyorsunuz. O zaman DEAŞ'ın Halep için önünü
açmış oluyorsunuz.
"PKK'NIN PYD HESABI TUTMADI"
PKK'nın Türkiye'de saldırıya başlamasının temel nedeni biliyor musunuz? DEAŞ çıkana kadar PYD bir terör örgütüydü. Suriye ve Irak'ta DEAŞ ortaya çıkınca,
PKK'nın kolu olan PYD uluslararası arenada muhatap alınmaya başlandı. Böyle bir durumda PKK, PYD'nin muhatap alınmasıyla kendisinin de meşrulaşacağının planını yapmıştır. Paralel yapı da buna destek verdi. Onların oyununu bozan şey Türkiye'nin hem PKK'ya yönelik operasyonlarıdır.
ABD'NİN SİLAH YARDIMI
Şimdi Amerikalılara da verdiğimiz mesaj çok açıktır. Amerikalılara ve bütün müttefiklere ve Rusya'ya, Türkiye sınırlarına yakın bir yerde, PYD'ye yapılan silah yardımı, herhangi bir şekilde Türkiye'ye yönelik tehdit halini alırsa ve PYD de PKK gibi sızmalarla veya silah aktarımıyla Türkiye'ye zarar vermeye başlarsa hiç tereddüt etmeyiz, bir an dahi tereddüt etmeyiz. Eğer PYD Irak'a geçerek Irak üzerinden Türkiye'ye girmek suretiyle bir şeye kalkışırsa, yine tereddüt etmeyiz.
"GEREKİRSE PYD'Yİ VURURUZ"
Türkiye bugüne kadar PYD'yi vurmamışsa, öncelik Türkiye'ye yönelik bir saldırılarının olmaması diğeri ise yürütülen çözüm sürecidir. Çözüm süreci devam ederken, PYD eğer Suriye'de muhalifleri destekleseydiler ve terörü desteklemeseydiler o zaman Türkiye'nin önünü açılacaktır.
"EMNİYETTEKİ GÖREVDEN ALMALAR"
Sürüklenen cenaze görüntüleri... Bana ilk geldiği anda 'soruşturma başlatın' dedim. Video geldiği anda 'bunlarla ilgili her türlü işlemi yapacaksınız' dedim. Bakın biz hukuk devletiyiz. Nasıl vatandaşlarımız için hukuk geçerliyse bürokrasi için de geçerli, nasıl vatandaşlarımızı hemen suçlayamazsak bürokrasiyi de hemen suçlama kültürümüz olamaz. O eskidendi, hani Osmanlı'da bir yeniçeri ayağa kalkar bir-iki kelle vererek o yeniçeri teskin edilmeye çalışılırdı, hukuk devletinde bu olmaz. 'Aman halk talep ediyor' diye herhangi bir bürokratı cezalandırdığınız anda ondan sonra cesur kararlar alacak bürokrat bulamazsınız. Ama ne yapılır? Alırsınız, incelersiniz, o zaman da bir karar verdiğinizde gereğini yaparsınız. İşte Cizre'de 2 polis, art niyetli olarak bunları yaptıkları, bu görüntüleri çektikleri, bu görüntüye sebebiyet verdikleri, sürükledikleri için görevden alındı. Bununla farkı şu, onların suçu tespit edildi ve hukuka sevk edilecekler.
"ASIL SORUMLU MUHALEFETTİR"
Çok açık söylüyorum. Ankara'daki olaylarla ilgili eğer bir sorumlu aranıyorsa en başta bu seçim hükümetine bakan vermeyen muhalifet partileridir. Bu seçim AK Parti'nin değil hepimizin seçimidir. Ne gerekiyorsa o yapılır, idari ve adli soruşturmanın sonuçlarını beklememiz gerekiyor.
Biz niye seçime gidiyoruz? Tekrar bir seçim olmasın ve Türkiye'yi istikrarı sağlayacak bir hükümetin kurulmasıdır. Önceliğimiz burada AK Parti'nin tek başına iktidarı sağlamaktır. Bunun dışındaki ihtimaller üzerine konuşmak istemiyorum.
"AK PARTİ NE GEREKİYORSA ONU YAPACAKTIR"
7 Haziran bizim için bir şoktu! Evet oy oranımız yüzde 41 önemli bir oy oranıydı ama ilk kez bir seçimden tek başına iktidar çıkamamıştık. Ülke ekonomisi belli bir istikrarda yürüyorsa bir taraftan da terörle mücadele başarılıyla sürdürülüyorsa bu konuda en önemli katkı kimindir? AK Partinin tabi ki! Son derece soğuk kanlı biçimde yeni bir seçime bizim emeklerimizi taşıyor. 1 Kasım akşamı sonuç ne çıkarsa çıksın, AK Parti üzerine düşüne yerine getirecektir."