Davutoğlu'ndan Gökçek'e ilginç görev!
Abone olBaşbakan Ahmet Davutoğlu, partisinin Ankara adaylarının tanıtım toplantısında konuştu.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Ak Parti Ankara adaylarının
tanıtım toplantısında konuştu. Muhalefet partilerine yüklenen
Davutoğlu, CHP ve HDP'nin seçim beyannamelerini
eleştirdi.
Konuşmasında Kılıçdaroğlu için ilginç ifadeler kullanan Davutoğlu, Bülent Arınç ile girdiği polemik nedeniyle tartışma konusu olan Melih Gökçek'e yeni bir görev verdi. Davutoğlu "Kılıçdaroğlu'nu Maliye bakanına ve Melih beye havale ediyoruz." diyerek Ankara'daki yarışa Belediye Başkanı Gökçek'i de dahil etti.
Başbakan Davutoğlu'nun konuşmasından
satırbaşları;
Biz seçim beyannamemizi açıkladık. Bütün detaylarıyla sunduk. Yeni
Türkiye sözleşmesi ilan ettik. İnsan onuru dedik, özgürlükler
dedik, demokrasi, adalet milli irade dedik. Bu vesileyle tek parti
döneminde idam sehpalarında hayatını kaybedenleri de, 27 Mayıs'tan
sonra Menderes ve arkadaşlarını da, 12 Eylül'de Mamak'ta ve diğer
yerlerde, bir oradan bir buradan diye asılan gençleri de, 28
Şubat'ta Necmettin Erbakan Hoca'yı rahmetle anıyoruz. 12 Mart, 12
Eylül, 27 Nisan, 17-25 Aralık yaşatmama davasıdır. Onun için
sözleşme teklif ettik. Gelin dedik hep beraber özgürlüklerde
anlaşalım.
“DÜNYAYI HAYRAN BIRAKAN BİR BAŞARIYA İMZA
ATTIK”
İşte bir seçim beyannamemizi bu niyetlerle açıkladık. O günden
bugüne Kılıçdaroğlu'ndan Bahçeli'den Demirtaş'a yeni Türkiye
sözleşmesine bir cevap yada alternatif bekliyoruz. Cevap veren
olmadı. Çünkü onların meselesi insanı korumak değil, anlaşmak falan
değil. Onların meselesi üst akılla Ak Parti'nin yürüyüşünü
durdurmak. Siz ne yaparsanız yapın millet bizim arkamızdayken bizim
yürüyüşümüz durmaz ve durmayacak.
Yine milli onuru korumak üzere, millileşme odaklı kapsamlı bir
seçim beyannamesini ilan ettik. Her alanda millileşme dedik. Son
12-13 yılda sayın cumhurbaşkanlığımızın başbakanlığı döneminde
dünyayı hayran bırakan bir başarıya imza attık.
Şimdi 2023'e giderken bu sefer her alanda bütünüyle Türk malı
damgası taşıyan millileşme hamlesini bir adım öteye taşıyoruz.
Milliyetçilik taslayanlar varsa özellikle dinlesin, ilk muharip
uçağının tasarım talimatını verdik, 2023'te göreceksiniz.
Dün gece geç vakitte de olsa ilk uçakla ilgili bilgi de aldım.
2019'da prototipi üretilecek 2021'de test uçuşu yapılacak. Dünyada
uçak üreten ülkeler arasına gireceğiz.
Yine seçim sonrasında atacağımız ilk adımlardan biri, milli uzay
ajansını kuracağız. Milli tankı üretiyoruz. Milli insansız hava
araçlarını üretiyoruz. Artık savunma sanayinde namerde muhtaç olan
bir ülkenin vatandaşları olmayacaksınız.
Son açıklanan seçim beyannameleri iki farklı zihniyeti ortaya
koyuyor. Biz son üç genel seçimi de, şimdiki seçimi de inşallah
aynı mantıkla kazanıyoruz. Yapmayacağımız şeyi vaat etmiyoruz. Vaat
ettiğimiz şeyi de kesinlikle yapıyoruz. Kampanyamızın temel
sloganlarından biri diğerlerine cevap olacak şekilde, onlar konuşur
AK Parti yapar.
“KILIÇDAROĞLU'NU MALİYE BAKANI’NA VE MELİH BEY’E HAVALE
EDİYORUZ”
Onlar sadece konuşur. Baktılar ki Kılıçdaroğlu uçuyor, HDP bugün
daha hızlı uçmaya karar verdi. Kılıçdaroğlu, Maliye Bakanımıza
meydan okudu, önce onun hesap sınavından bir geçsin, sonra onu
siyaset sınavına alırız. Kılıçdaroğlu'nu Maliye bakanına ve Melih
beye havale ediyoruz.
Taksim de Sultanahmet de bize her yer Anadolu'dur bize her yer
Türkiye'dir. Şimdi cevap verin. Hep beraber söyleyelim. Bize her
yer Türkiye.
“KEMAL ŞİMDİ HAYAL OYUNLARIYLA OYNUYOR”
Bizim toroslarda palavracılar için söylenen bir şey var, Silifke
türküsüdür "aslı yok yaylasında bir sürü koyunum var benim, herkes
kendi kesesinden yesin içsin saltanatım var benim" Eğer dediklerini
yapacak olsa, o aslı yok yaylasındaki hani bulamadığı kaynaklar var
ya Türkiye sadece bir yılda 150 milyar türk lirası ek bütçe yükü.
Bu ne demek biliyor musunuz, bunların zihniyetini taşıyanlar bize
yüzde 10.8 bütçe açığı devretmişlerdi.
(Kemal pabucu yarım çık dışarıya oynayalım sloganları üzerine)
Kemal şimdi hayal oyunlarıyla oynuyor hayal oyunlarıyla. Ama vakti
bol o oyunlarla oyalanır.
Neden Kemal Derviş ile görüştü biliyor musunuz, biliyor ki bu
politikalar uygulansa Türkiye şimdiden IMF'ye borçlu olacak,
hazırlık yapıyor. Ama hazırlığa gerek yok, CHP bu memlekette
iktidar olamaz. Onun için yüzde 35 diyor. Ulaşabileceği en yüksek
yer yüzde 35.
Şimdi Kılıçdaroğlu'na siyaseten söylüyorum. Eğer biz birinci parti
olmazsak, iktidar olmazsak ben bu emaneti devrederim. Kılıçdaroğlu
söyleyemez.
Bir hususu daha zikredeyim. Özellikle ekonomi yazarlarına ve
medyaya sesleniyorum. Emeklilere zam yaptığımızda, çalışan
kadınlara haklar verdiğimizde, esnafımıza sıfır faiz kredi
verdiğimizde, KOBİ'lere kredi verdiğimizde, bugün onları
destekleyen medya bütçe disiplini kayıp mı oluyor diye yaygara
koparıyorlardı. Biz milim taviz vermeden, esnafımıza işçimize de
KOBİ'lerimize de sahip çıktık. Çünkü bizim sözümüz söz, vaadimiz en
kısa zamanda gerçekleşecek bir hakikattir.
Şimdi Kılıçdaroğlu bütün bu dengeleri sarsan paket açıklıyor
kendince. Ama aynı medya bu sefer vatandaşa dokunan vaatler diyor.
Bu vaatler bu mantık vatandaşa dokundu mu, vatandaşı yıkar bitirir
ve IMF'ye mecbur eder. Biz iktidara geldiğimiz sözü 2002'de, şimdi
söylüyoruz, bir daha bu ülkeyi ne IMF'ye mecbur edeceğiz, ne de
darbelere vesayete terk edeceğiz.