Davutoğlu o olayı anlatırken ağladı!

Abone ol

Başbakan Davutoğlu, AK Parti'nin 14. Kuruluş yıldönümünde koalisyon ve erken seçim hakkında önemli açıklamalar yaptı. Davutoğlu, IŞİD tarafından şehit edilen uzman çavuş Yalçın Nane hakkında konuşurken gözyaşlarını tutamadı.

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu AK Parti 14. Kuruluş yıldönümü etkinliğine son dakika açıklamalarda bulundu.

AK Parti ile CHP arasında dün gerçekleştirilen koalisyon görüşmelerine ilişkin konuşan Davutoğlu, MHP ile koalisyon kurma ihtimaline karşılık, "MHP’den ilk günden itibaren kimin ne yapması gereken açıklamalarını milletimiz kabul etmez. Herkese ödev biçilmez.Adama sorarlar sen ne yapacaksın, ne yapmayı düşünüyorsun.

CHP ile görüş ayrılığımız MHP’den daha fazla olabilir ama gidip oturup konuştuk ama Kılıçdaroğlu ile gerekirse siyasi kanallarımız açık olsun dedik. Sürekli bize ödev biçerek siyaset sahnesinden çekilemez. Kimseden ders almayız. Davutoğlu öyle yapsın böyle yapsın sonra gelsin. Kusura bakma." dedi.

"DEVLET BAHÇELİ'YE BÜTÜN SEÇENEKLER İÇİN GİTTİM"

MHP lideri Devlet Bahçeli’den randevu istediğini belirten Davutoğlu, "Birlikte bu ağır sorumluluk altındaki Türkiye’yi nasıl seçime yöneltebileceğimizi konuşalım. Evet ben dün erken seçimden bahsettim. Neden? Sayın Bahçeli erken seçim için 15 Kasım’ı uygun gördü. Sayın Bahçeli’ye 14 Temmuz’da erken seçim diye gitmedim, bütün seçenekler için gittim. Hükümet kurma kapısını kapattığı için erken seçim dedim, erken seçim aşıdır dedim kimse yanlış anlamasın bu tabiri bilerek kullandım." dedi.


Davutoğlu'nun konuşmasından satırbaşları:

Vakti gelmiş bir hareketi yavaşlatma ihtimalleri yoktur. AK Parti hareketi mekanın ruhundan hareket etmiş, zamanın ruhunda yer almış bir hareketin 14 Ağustos 2001'de harekete geçmiş halidir.

Sayın Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde bir yola çıktılar. Bu yol kutlu bir yoldu. İrfanın, erdemin yoluydu. AK Parti 14 yıllık geçmişi ile yeni bir siyasi harekettir. Bir açıdan da yeraltı nehri gibi vaktini ve zamanını bulduğunda çok köklü bir tarihi damarın harekete geçmiş halidir.

"EKONOMİ İÇİN YENİ BİR NEFESE İHTİYAÇ VARDI"

Özgürlükler için nefes almak gerekiyordu. Ekonomi için yeni bir nefese ihtiyaç vardı. Bu ses 14 Ağustos 2001'de Afyonkarahisar'dan hareket etti ve sadece milletin dediği oldu. Anadolu ve Rumeli nehirleri daha bir coşku ile akmaya başladı. Sanki Ağrı, Erciyes, Ilgaz daha bir dik semaya doğru yöneldi.

AK Parti hareketi milletin ta kendisidir. Bu kadrolar kendi içinden 2 Cumhurbaşkanı 3 Başbakan 5 Meclis Başkanı çıkardı. Bu kadrolara rağmen harekete çıkıp vesayet sistemi kurmak isteyenler karşılarında AK Parti kadrolarını buldu ve bulacak. Asırlarca beslenen ve bütün bir aleme erdem hareketinin mekanı olmuş Anadolu 2001'de yeni bir yükselişe hazırlanıyordu.

Her an imtihana hazır niyazda bekleriz. Bu muhasebeyi bir kez daha bugün sizlerle yapmak istiyorum.

AK PARTİ'NİN 5 KURUCU İLKESİ

Kurucu liderimiz, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan partimizi kurduğu toplantıda yaptığı konuşmada 5 kurucu ilkesini ifade etmişti:

"Bugün Türk siyaset tarihine kollektikf liderlik anlayışının yerleştiği bir hareket olarak gireceğiz.

Bugün yeni bir zihniyet ve özgür düşünce ortamı yeşerecek.

Bugün Türk siyaset tarihine her yönüyle şeffaf bir siyasal örgütlenme modelinin kurulduğu gün olarak geçecek.

Bugün siyaset tarihine koltuğa değil hizmete sevdadıların kurduğu AK Parti iktidarının kurulduğu gün olarak geçecek.

Bugünden sonra Türk siyaset tarihinde hiçbir şey eskisi gibi olmayacak."

Evet, Türk siyasetinde hiçbir şey eskisi gibi olmadı olmayacak. AK Parti bir ortak akıl hareketidir. Afyon'dan çıkan bu gür ses her türlü denetime açık bir siyaseti hedefliyordu. O gün yasaklarla anılan Türkiye bugün özgürlüklerle anılıyor.

KRİZ ÇIKACAK DİYE BEKLEYENLER DUMURA UĞRADI

Seçimden sonra kriz çıkacak umuduyla yaşayanlar dumura uğradılar. Önce sistemi işlettirdik. Seçim zaferi sarhoşluğu içerisinde olanların blok iddiaları meclis başkanı seçimiyle sona erdirildi. Hak ettiği TBMM Başkanlığını bir kez daha aldı AK Parti. Yan yollara sapacağımızı düşünenler oldu.
Türkiye’yi terör sarmalına sokmak için hareket geçtiler.

Seçim meydanlarında özgürlüklerinden bahsedenler PKK’nın arkasında durdular. Düğmeye basılmışçasına ek zamanlı olarak hareket geçtiler. Suruç saldırısı, Diyarbakır’daki şehidimiz, silahlı gösteriler, polislerimizin şehit edilmesi…

"BAŞKA BİRİ İKTİDAR OLSAYDI..."

Başka birileri iktidar olsaydı risk almayalım diyebilirlerdi, ilkemiz açıktır. Biz gerekirse bedel ödeyeceğiz ama milletimize bedel ödetmeyeceğiz. Gerek hükümet çalışmaları gerekse meydan okumalara rağmen AK Parti ayaktaysa milletimiz merak etmesin.

“SON 30 YILIN ET ETKİN OPERASYONLARI YAPILDI”

Madem ki eş zamanlı bir tehdit vardı hak ettikleri cevabı verdik. 24 Temmuz güvenlik zirvesini müteakip uçaklarımız mevzilere etkin bir müdahalede bulundu. Yine TSK Kuzey Irak’ta PKK mevzilerine karşı aynı etkinlikte harekete geçti, bütün sığınakları yerle bir edildi. Son 30 yılın et etkin operasyonları yapıldı emin olun. İlk güvenlik toplantısında söylenen haritada gösterilen bütün hedefler hak ettiği muameleyi gördü ve saldırı yapılamayacak hale getirildi.

"ERKEN SEÇİMİ ÖZENLE TELAFFUZ ETMEDİK"

Bizi hiçbir dış güç hiçbir darbe hiç bir vesayet yıkamaz. Halk bizi diğer partilerle anlaşın koalisyon deneyin dedi. Halkımıza sitem etmedik. Eğer erken seçim deme hakkı veya imkanı herhangi bir partide olmuş olsaydı bunu en çok AK Parti hak ederdi. Gidip hatanı düzelt diye halka adres göstermedik. Seçimden bu yana erken seçimi özellikle telaffuz etmedik.

Biliyoruz ki halkımız tekrar huzuruna çıktığımızda hakkımızı verir. Kılıçdaroğlu ile görüştük ve koalisyon kurma zemini olup olmadığını görüştük. Bahçeli ile görüştük, kendilerine ana muhalefet fikri beyan etmişti. Dün karar almadım, o gün dedim ki CHP ile görüşmelerimizden sonra MHP ile görüşmelere devam edebiliriz demiştim.

"HDP İSTEMEDİ"

HDP ile koalisyon kurma imkanı olmadığı belliydi çünkü onlar “asla” demişlerdi. Biz mütevaziyiz ama kibirlilere karşı had bildirmeyi de en büyük sadaka kabul ederiz.

Çok ciddi bir ödev sarf ettik. Bizim zihniyetimizde millet amirdir, bize gereğini yapmak düşer.
Bu çalışmalar bir koalisyon çalışmaları değildi. Mutabık kaldığımız çalışmalardı.

"MAHREM OLARAK BELİRLEDİĞİMİZ KONULARDA AÇIKLAMA YAPMAYACAĞIZ"

Kılıçdaroğlu ile görüşme gerçekleştirdik. 12 yıllık iktidar döneminden sonra bunu sürdürecek ama karşı partinin de ilkelerini dikkat almak temel bir farklılığı ortaya koydu. Bu farklılıklar masaya oturmadan önce de vardı. Bunların hepsi şeffaf seyretti. Mahrem olarak belirlediğimiz hususlarda hiçbirimiz açıklama yapmayacağız, saygı çerçevesinde ilerleyeceğiz .

"BİR NÜSHA BENDE BİR NÜSHA SAYIN KILIÇDAROĞLU’NDAN VARDIR"

Baştan şu sonuç çıkacak diye bir önyargı olmadı. Görüşmelerle ilgili bir nüsha bende bir nüsha Sayın Kılıçdaroğlu’ndan vardır. İlan ettiğim yol haritası içerisinde Bahçeli’den randevu istedim. Bu karar yeni değildir, bu yeni bir talepmiş gibi gündeme getirerek sayın cumhurbaşkanımızla aramızda farklılık gösterilmesini talihsiz bir yorum görüyorum. Cumhurbaşkanlığı makamı tartışmaları dayanağı haline getirilemez, izin de vermeyiz. Hep istediler ki ayrışmalar olsun ama daha çok beklerler.

2 ayı geçkin sürede kimseyi reddettiğimi gören oldu mu, nezaketsizlik yaptığımı gören oldu mu? Çok sabırla üzerimize gelen bütün eleştiriler, hiç beklemediğimiz yerden gelen eleştirilere bile sakinlikle yaklaştık ve bugünlere geldik.

"SEÇİM HİÇBİR ŞARTTA ZEHİR DEĞİLDİR"

Aşı gerektiğinde yapılır, gereksiz yapılırsa zararlı olur. 8 Haziran’da deseydim yanlış olurdu. Bu söz üzerine tekrar seçimin yenilenmesi zehirdir açıklaması geldi açıklamam üzerine. Seçim hiçbir şartta zehir değildir, seçim ve milli irade devadır deva…

Günün Önemli Haberleri