Darüşşafaka tarihinde bir ilk
Abone olDarüşşafaka, yeni bir uygulamaya gidiyor. Artık annesiz başarılı çocukları da okutmaya hazırlanıyor...
Bunu ilk Erol Göka'dan duymuştum, o 'yüzde 90 gibi bir
anne etkisinden' bahseder.
Sonradan yaptığım okumalarda, çocuk gelişimiyle ilgilenen
bilim adamlarının çoğunun aynı görüşte olduğunu
öğrenmiştim.
Anne-baba birlikteyse ve şartlar normale yakınsa 'babanın etkisi en fazla yüzde 10' civarında... Ancak babanın alkolik, kumarbaz veya şiddet yanlısı olması durumda bütün dengeler bozuluyor.
Bunun gibi uç örnekler dışında, çocuğun karakter oluşumunu ve doğasını önemli oranda anne belirliyor. Öyle, çünkü çok temel ve doğal bir ilişki biçimi. Çocuk, önce annesi olduğu bilgisiyle dünyaya geliyor, içgüdüsel. Baba bilgisi sonradan ediniliyor, öğreniliyor.
Huzurlu bir aile ortamında büyüyen şanslı çocuklardanım. Babama da düşkünüm. Onu kaybettikten sonra da düşkünlüğüm bitmiş değil. İçimde onun ruhunu hissederim. Annemle de sağlıklı bir ilişkim olagelmiştir ama bu bilgileri şaşırtıcı bulurum.
Konuya merak saralı, 5-6 yıl olmuştu. İki gün önceki
ziyaretçilerim hatırlattı. Darüşşafaka Cemiyeti Başkanı Zekeriya
Yıldırım ve Başkan Yardımcısı Talha Çamaş...
Sohbetimizde çok ilgi çekici bir haber ortaya çıktı.
Darüşşafaka, bir buçuk asırlık geleneğini bozarak 'artık annesiz başarılı çocukları da okutmaya' hazırlanıyor. Bugüne dek 'sadece babasız çocukları' kabul ediyorlardı. Bu değişim kararını çok olumlu buluyorum. Kendi aralarında tartışmaya açmışlar. Kolay değil, tüzükleri çok sıkı olduğu için görüş birliğine varmaları gerek. İki-üç ay içinde genel kurulu toplayıp tüzük değişikliğine gidecekler. Ama bu olayın çok ilginç bir hikayesi var.
ANNE SORUSU BAŞBAKAN'DAN
Yeni öğrendim, başbakanlar Darüşşafaka'nın doğal başkanları
olurmuş.
Erdoğan da seçildiği günden bu yana cemiyete önem verir, her yıl
toplantılara katılırmış. Annesiz çocuklarla ilgili gündem de
Erdoğan'ın bir sorusuyla başlamış. Erdoğan, Dolmabahçe'deki
Başbakanlık ofisinde 'Neden annesiz çocukları da
almıyorsunuz?' diye sorunca süreç başlamış.
Yöneticiler tüzükten bahsetmişler ama sonra kendi aralarında bunu değerlendirmeye almışlar. Konu şimdi olgunlaşmış. Bayramdan sonra da Başbakan'a giderek hazırlıklar hakkında bilgi vereceklermiş.
Aslında bu aynı zamanda ailenin toplumdaki dönüşümü ve kadının rolünün giderek artmasını gösteren bir gelişme.
ÇOCUK OKUTMAKTAN BÜYÜK SEVAP VAR MIDIR?
Yıldırım ve Çamaş 'Annesiz çocukları okula kabul etmek bir ara
çözüm olacak. Adım adım sistemi genişletip geliştireceğiz' dediler.
Çerçeveyi genişletiyorlar, memnuniyet verici...
Şahsen, yoksul veya kimsesiz çocukların okutulmasıyla ilgili
hassasiyetim vardır. Böyle çalışmalara destek olmak insanlık
borcudur. Anadolu'nun engin kültüründe bu maya zaten var. İş,
organizasyona ve kitleleri harekete geçirmeye kalıyor. Darüşşafaka
bu açıdan her türlü ilgiyi hak ediyor.
'Akşam' olarak sosyal sorumluluk projelerine önem veriyoruz. Arkadaşımız 'Aylin Löle' her hafta sonu iş dünyasındaki sosyal sorumluluk çalışmalarıyla ilgili detaylı haber-analiz-röportajlar hazırlıyor. En sonunda onları bir kitap haline getirdi. 'Kurumsal Vatandaş' isimli çalışmasında Türk iş çevrelerinin bu konudaki projeleri derli toplu biçimde gözler önüne seriliyor.
İŞ BANKASI'NIN GÖNLÜ DARÜŞŞAFAKA'DA
İş Bankası'nın özellikle Darüşşafaka'ya olan ilgisi dikkat çekiyor. Kurumsal İleşitim Sorumlusu Suat Sözen bu konuda özel bir duyarlılık sahibi. Darüşşafaka yönetimi her fırsatta bunun altını çiziyor. Ama Darüşşafaka ile İş Bankası arasındaki yakınlık 1939 Erzincan depremiyle başlayan tarihi köklere sahip.
'Şefkat Yuvası' Darüşşafaka Cemiyeti iki yıl sonra 150'nci yaşını kutlayacak. Muazzam bir geçmiş. Çok başarılı öğrenciler yetiştirmişler. Dünün Darüşşafakalı çocukları, şimdi Türkiye'nin en prestijli görevlerinde sorumluluk üstlenmiş.
İsmail Küçükkaya/Akşam