Darbe girişiminden sonra İzmir'e talep arttı!
Abone olYatırım danışmanlığı şirketi Coldwell Banker Türkiye Başkanı Taş, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra İstanbulluların İzmir'de konut talebinin arttığını belirtti.
atırımcıların pahalı konutlara yöneldiğini söyleyen Coldwell
Banker Türkiye Başkanı Gökhan Taş, "İzmir'in en büyük sorunu marka
müteahhitlerin buraya gelmemesi" dedi. Taş, Osman Gazi Köprüsü,
Çanakkale Köprüsü ve İstanbul-İzmir Otoyolu'nun İzmir'in
ekonomisini hareketlendirecek yatırımlar olduğunu söyledi.
Amerikalı gayrimenkul yatırım danışmanlığı şirketi Coldwell
Banker'ın, Türkiye'de franchising verdiği gayrimenkul danışmanları
Hilton Oteli'nde gerçekleştirilen Blue Day's toplantısında bir
araya geldi. Toplantıya katılan Coldwell Banker Türkiye Başkanı
Gökhan Taş, İzmir'in gayrimenkul yatırım durumunu
değerlendirdi.
İzmir'in Osmangazi Köprüsü'nün açılması ve 15 Temmuz darbe
girişiminin ardından daha fazla talep görmeye başladığını belirten
Taş, "İstanbullu yatırımcı Çeşme, Urla, Seferihisar,
Güzelbahçe bölgesine daha fazla ilgi göstermeye başladı. Hem İzmir
hem de Fethiye, Kuşadası ve Bodrum bölgesine talep var.
Yatırımcılar konutlar ucuz olduğu için gelmiyorlar, buralarda
yaşamayı tercih eden zengin kesim geliyor. Çeşme bölgesinde, 2
milyon 400 bin ile 2 milyon 800 bin lira aralığında satışlar
gerçekleşti" dedi.
İZMİR'DE KONUT SATIŞINDA YÜZDE 2 ARTIŞ
VAR
İzmir'de ekonomik sıkıntı sezmediklerini belirten Gökhan Taş,
"Bostanlı'da 800 bin liraya 4 ay önce satılmış bir yer
şu an 800 bin lira olduğu zaman o gün satılıyor. 2009 krizinde 4
milyon dolarlık yeri 3 milyon dolara indirseniz de alıcı yoktu. Şu
anda doğru fiyatlandırılmış özellikle 800 bin liranın altındaki tüm
portföyler çok hızlı şekilde satılabiliyor. İzmir'de tapu satış
adetlerine bakıldığında, Türkiye'de yüzde 5.7'ye yakın bir düşüş
varken İzmir'de yüzde 2'ye yakın artış var" diye
konuştu.
İzmir'in marka müteahhitleri kente çekemediğini söyleyen Gökhan
Taş, İstanbul'un Nef, Avrupa Konutları, Ağaoğlu gibi markalarının
İzmir'e gelmediğini anlattı. Taş, "Gökdelen bölgesi
ilan edilen yerlerde gayrimenkul yatırımı yapılabilmesi için,
yatırımcının şehrin geleceğine, şehrin geneline yapılan yatırıma ve
buradaki iş potansiyeline inanması gerekiyor"
dedi.
"İSTANBUL-İZMİR OTOYOLU EKONOMİYİ
HAREKETLENDİRİR"
İzmir'in ekonomisinin içinde dönen bir ekonomi olduğunu söyleyen
Taş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çanakkale Köprüsü, Osmangazi Köprüsü, 2017 sonunda
açılacak olan İstanbul-İzmir Otoyolu gibi yatırımlar İzmir
ekonomisinde önemli etkilere sahip. Bugün uçakla buraya 3 saat 40
dakikada geldim. İstanbul'un Anadolu yakasından çıktığımda 3.5-4
saatte burada olacağım. İstanbul-İzmir Otoyolu, İzmir'de ekonomiyi
hareketlendirecek bir yatırım. Bu hareketlilikle birlikte yatırımcı
gelir. İzmir'de en iyi yatırımın satış fiyatı metrekarede 7 bin
lira, İstanbul'da 7 bin dolar. Bu da bu kentin potansiyel olarak
gayrimenkulde daha iyi yerlere gideceğini
gösteriyor."
FETÖ SORUŞTURMASI KAYGI
OLUŞTURDU
Yerel yönetimlerle hükümet arasında yaşanan olumsuzlukların
yatırımcıların tercihlerini etkilediğini söyleyen Taş,
"Finansman ile ilgili ciddi anlamda sorunlar çıkıyor.
İstanbul'da bir projeye rahatlıkla finansman bulunurken burada
bulunamıyor. İstanbul'un lokomotifi TOKİ ve Emlak Konut. Burada
onların öncülüğüyle, işbirliğiyle bir proje üretilemediği için hem
finansmanda hem marka müteahhitlerin gelmesiyle ilgili hem de
satışla ilgili sıkıntı yaşanıyor. Burada Kavuklar gibi büyük inşaat
şirketlerine FETÖ soruşturmasından dolayı el konulması gayrimenkul
yatırımcılarında kaygı oluşturdu. Aslında birçok proje yapmış
satmış bir şirket, inşaat anlamında başarılı bir şirket. Ama elinde
kalanlarla ilgili, sözleşmeyle alanlarla ilgili bir tereddüt var,
hem de satış olmuyor gibi negatif bir algı da var. Bundan sonraki
süreçte, kentsel dönüşümün açılması, Emlak Konut'un ortaklıklarla
buraya gelmesi, marka müteahhitlerin buraya gelmesi algıyı burada
değiştirebilir" dedi.
1+1 KONUTLAR DAHA FAZLA İLGİ
GÖRÜYOR
Türkiye'de yaşam standartlarının değişmesiyle konutlarda tercih
edilen modellerin de değiştiğini belirten Taş, daha çok 1+1 ve 2+1
evlerin talep gördüğünü söyledi. Türkiye'de son konut edinme yaşı
ortalamasının 43'ten 34'e indiğini anlatan Taş,
"İnsanlar 22-23 yaşında üniversiteden mezun olunca
ailesiyle yaşamıyor. Krediyle ev alabilecek durumda. Geç evlenmeye,
rahat boşanmaya, yalnız yaşamaya başladık. Aileler üniversiteyi
kazanan çocukları için ev kiralamak yerine krediyle ev almayı
tercih ediyor. Yaşam şekli değiştiği için bu büyüklüklere talep
arttı" diye konuştu.