Darbe girişimi sonrası Bahçeli'den olay idam mesajı!
Abone olMHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, MHP Grup Toplantısı'nda 15 Temmuz darbe girişimi hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu. Bahçeli, idam cezası ile ilgili de MHP'nin takınacağı tavrı açıkladı.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında darbe girişimiyle ilgili son dakika açıklamalarda bulundu.
Darbe girişimine çok sert şekilde karşı çıkan Bahçeli, idam cezasının yeniden gündeme gelmesiyle ilgili olarak "Sabredelim mahkemeler son kararı söylesin. İdam talebi çok sık dillendirilmektedir. AKP hazırsa biz de varız, biz de bu cezanın verilmesine sıcak bakar, gereğini de gönül huzuruyla yaparız." dedi.
Bahçeli'nin konuşmasından satır başları:
Karmaşık günlerden düşe kalka geçiyor yaşanan ağır olaylara hep birlikte kafa yoruyoruz. Sonunda bu da oldu. Bugün Cumhuriyet tarihinin en nazik en kırılgan dönemini yaşıyoruz. Türkiye yoğunlaşmış risk altındadır. Sabırlı olmalıyız. Türkiye Cumhuriyet'i muhteşem bir direnişin eseridir. Türk milleti nice belaları yenerek tarihsel varlığını sürdürmüştür. Kaderimizin çatısı demokrasinin erdem ve emanetleriyle örülmüştür. Hiçbir bahane demokrasiden kopuşa dayanak teşkil edemeycektir.
TANK SESLERİ DEMOKRASİNİN SESİNİ KISAMAYACAK
Postal sesleri, tank paletleri demokrasinin sesini kısamayacaktır. Seçimle gelen mutlaka seçimle gidecektir. Başka bir yol ve seçenek yoktur. Darbeci hevesler ülkeye yapılacak en büyük kötülüktür. Elinde silah olanın darbe yaptığı dönemler geride kalmak zorundadır. Yakın tarihimiz darbeler tarihidir, darbe demokrasinin uçurumdan atılmasıdır. Maasumlara işkence ve ölüm fermanıdır.
İLK ANDAN İTİBAREN TEHLİKEYİ HİSSETTİK
MHP olarak hiçbir zaman darbecilerle ortak gelecek düşünmedik. Demokrasiye bağlı olduk. Milliyetçilikle demokrasi ayrılmaz ve kopmaz ruh ikizidir. 15 Temmuz gecesi ilk andan itibaren tehlikeyi hissettik ve genel merkezimize intikal ettik. Gelişmeleri cesaretle dikkatle izlemeye koyulduk. Türkiye'nin büyük bir tehlike içinde olduĞunu anladık. Hükümetin ve milletimizin yanında olduğumuzu Başbakan'ı arayarak ilettik. Ama demedik, ancak demedik darbe cüretinin karşısına çelik gibi çıktık, darbecilere hayır dedik. Bizim yalnızca Allah'a borcumuz vardır.
BEDELİ NE OLURSA OLSUN MHP...
Türk milletinin egemenlik hakkını gasp etmeye çalışan zorbalara göz yummadık. Millet dedik, demokrasi dedik, milli iradenin namusunu savunduk. Biz suskun kalsak 12 Eylül'ün idam sehpalarına çıkan şehitlerimizin manevi hatıraları susacakmıdır. Biz dursak damaralarımızda akan asil kan duracakmıdır, asla. Bedeli ne olursa olsun MHP milletin destyek çıkmadığı hiçbir ilişki içinde olmayacaktır.
REZALTTİR, İHANETTİR, DÜŞMANLIKTIR
Ülkenin tek kurtuluş çaresi demokrasidir. Demokrasi tankın altına girse de elinde sonunda altından çıkacaktır. 2016'da bunu akıldan geçirmek, rezalettir, ihanettir, düşmanlıktır. 15 Temmuz gecesi TSK içine mevzilenmiş dar bir kadro Türkiye'yi ele geçirmeye çalışmıştır. Silahlar acımasızca millete çevrilmiştir. Genelkurmay işgal edilmiş, komutanlar rehin alınmıştır. Komuta kadimesindeki yarbay ve emir subayları ihanetin içerisinde yer almıştı. Namerte kalleşçe paşayı rehin almış, başına silah dayamışlardır. Cumhurbaşkanı'nın oteli bombalanmıştır. Tanklar sokaklara çıkmıştır. 3. dünya ülkelerinde bile olmayan vahşet bizzat darbeciler tarafından yapılmıştır. Türk polisleri şerefsizce hedef alımıştır.Kabus ve kapkara bir gece yaşanmıştır.
PKK VE IŞİD'DEN NE FARKLARI VAR?
Bu firavun artıkları, üniformalı teröristler 79 milyonun deşet dolu saatler geçirmesine neden olmuşlardır. Bu rezillerin PKK veya IŞİD'ten ne farkı vardır? Yıllardır kendilerin saklamış bu caniler belgeli ve delilli vatan haini ve Türkiye düşmanıdır. Çok şükür millet vatanına sahip çıkmış, Türkiye ipten alınmıştır. Milletimle övünüyor, demokrasiye sahip çıkan herkese Allah'tan razı olsun diyorum.
TÜM KRİTİK GÖREVLERE PARALEL TEMSİLCİLERİ GETİRİLMİŞTİR
TSK'nın içinde hain bir yuuvalanma olduğu netleşmiş, arkasında Gülen cemaati olduğu anlaşılmıştır. Tüm kritik görevlere paralel temsilcileri getirilmiştir. Biliyorum gün eleştiri gün değildir ancak yine de şu soruların cevaplarını aramak bir sorumluluktur. Darbeci general ve amiraller nasıl bir ihanetin tarafı olmuşlardır? Teröre karşı verilen mücadele sabote edilmiş midir? Şehit haberleriyle darbenin altyapısı yapılmak mı istenmiştir?
2012 YILINDA BİR BAKAN....
Tehlikenin farkına varılması konusunda hükümeti uyardık ama iftiralarla karşılaştık. 2012 yılının Şubat ayında AKP'li bir eski bakan 'cemaat develeti ele geçirmiş diyorlar bu iddialar kargaları güldürür' dedi, belki kargalar gülmedi ama millet hüngür hüngür ağladı. Eğer ikazlarımıza kulak verilmiş olunsaydı, bugünkü günleri yaşamayacaktık. Bunları ben demiştik demek için söylemiyorum, yalnızca tarihe not düşerek sorumluluğunmu yerine getiriyorum.
ABD BİR AN ÖNCE FETHULLAH GÜLEN'İ İADE ETMELİDİR
Bugün binlerce kamu görevlisi açığa alınıştır, bunun nereler kadar uzanacağı belli değildir. Devlet allak bullak olmuştur. ABD bir an önce Fethullah Gülen'i iade etmelidir. Hiçbir darbede olmayan şeyler gerçekleşmiştir. Bu darbe teşebbüsünde kademe kademe yazılan hedefler vardır, önlem almazsak ülkemiz ellimizden kayıp gidecektir. İlk hedef hükümeti düşürerek, kaos çıkarmaktır. Bu kalkışma bütün siyaset kurumlarına ve milletimizin tamamına yapılmıştır. İkinci hedef iç savaş çıkarmaktır. Asker ve polis karşı karşıya getirilmiştir. TSK moralmen çökmüş, savaşma kabiliyeti yıpranmıştır.
HALKLA ASKER BİRBİRİNE GİRMESİN
Hiçbir şeyden haberi olamayan tatbikat oluyor diye sokaklara çıkarılan mehmetçik dayaktan geçirilmiştir. Kardeş kardeşin boğazına sıkılmış, askerler linç edilmiştir. Kimin suçlu olduğu kesinleşmeden mehmetçiğin yaşadıkları skandaldır, milli vicadana terstir. Bir askerin kafasının kesilmesi canavarlıktır. Hayatını kaybetmiş mehmetçiğin başında bozkurt işareti yapan iblis uşağı yaratık darbecilerle birlikte yargılanmalıdır. Biz 12 Eylü'lde askere el kaldırmadık, için içine ağladık, çile çektik belli etmedik. Mehmetlerimize kıymayalım. Sela verilsin, sokağa çıkılsın ama halkla asker birbirine girmesin.
GÜN DAYANIŞMA GÜNÜDÜR
Bu ülkeyi darbecilerden korumalıyız. Milletimizin demokrasiye sahip çıkması memnuniyet vericidir. Ancak sokaklara sıkışıp kalırsak kutuplaşma artacaktır. Asker de bizimdir, polis de bizimdir. Birini diğerine tercih edemeyiz. Bir olalım, Türkiye'nin gücünü dosta da düşmana da göstgerelim. Gün dayanışma günüdür, gün büyük düşünme istklalimize sahip çıkma günüdür.
MGK TOPLANTISI
Grup toplantısı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bahçeli, yarın toplanacak MGK toplantısıyla ilgili "MGK'nın toplanması devlet olarak yaşanan süreci değerlendirme olarak düşünmelidir. Orada alınacak tavsiyelere Bakanlar Kurulu da uyum sağlarsa darbecilerin hakettikleri cezalar verilecektir" dedi.