Danıştayın kararı kafaları karıştırdı
Abone olDanıştay 10. Dairesi, aynı konuda iki ayrı karar verdi. Şimdi taraflar, bu kararın ardından kara kara düşünmeye başladı.
Diyarbakır'da Danıştay 10. Dairesi, terör tazminatı konusunda
aynı köy için iki farklı karar açıkladı. Karara göre, köyde kalana
tazminat var, göç edene yok.
Danıştay, Terör ve Terörden Doğan Zararların Karşılanması Yasası
kapsamında, aynı köyden yapılan temyiz başvurularında iki farklı
karar verdi.
Diyarbakır'ın Silvan İlçesi Görentepe Köyü'nde yaşayan ve köyün
dışındaki arazilerine terör nedeniyle ulaşamadığını söyleyen Mehmet
Şerif Kaçar, Terör ve Terörden Doğan Zararların Karşılanması Yasası
kapsamında tazminat istedi.
Diyarbakır Valiliği'ndeki komisyon, Kaçar'ın köyünden hiç göç
etmediğini gerekçe göstererek tazminat talebini reddetti.
Kaçar, avukatı aracılığı ile Diyarbakır 1'inci İdare Mahkemesi'ne
başvurdu. Mahkeme, Kaçar'ın köyden göç etmediğini ancak, köy
dışında kalan arazilerine terör nedeniyle ulaşamadığından zarara
uğradığı gerekçesiyle, Valiliğin aldığı kararı iptal etti.
Bunun üzerine Diyarbakır Valiliği, kararı temyiz için Danıştay
10'uncu Dairesi'ne götürdü.
Danıştay, dava konusu Görentepe Köyü'nün kısmı göçlerin yaşandığı
köylerden olduğu, dolayısı ile köyün ikamete açık olduğu ve mal
varlığına ulaşıldığı anlaşıldığından tespiti halinde Mehmet Şerif
Kaçar'ın yalnızca köyün dışında bulunan mal varlığına ulaşamaması
nedeniyle uğradığı zararın tazmininin gerektiğine karar vererek,
Diyarbakır 1'inci İdare Mahkemesi'nin kararını onayladı.
Kararın onaylanması ile Diyarbakır Valiliği, köyden göç etmeyen
ancak, köy dışındaki arazilerine terör gerekçesiyle ulaşamadığı
için zarar ettiğini belirten Kaçar'a terör tazminatı verecek.
Danıştay 10'uncu Dairesi yine Silvan'ın Görüntepe Köyü'nden terör
nedeniyle göç ettiğini belirten Şükrü Çağap'a tazminat verilmesi
yönünde karar alan Diyarbakır 1'inci İdare Mahkemesi'nin kararını
ise bu kez bozdu.
Danıştay, adı geçen köyde 1992-2007 yılları arasında her hangi bir
terör olayının meydana gelmediğini, söz konusu köyün Diyarbakır
ilinde boşalan köyler listesinde adının bulunmadığını belirterek
idare mehkemesinin kararını bozdu.
Her iki davanın da avukatı olan Mehmet Adıgüzel, Danıştay'ın aynı
dairesi tarafından aynı köy için verilen iki ayrı kararın çelişki
yarattığını söyledi.
Adıgüzel, "Köyde kalıp köy dışındaki arazilerini kullanmadığı için
verilen tazminat hükmü onaylanırken, köyden güvenlik kaygısı ile
göç eden köylünün tazminatı ise, köyün tamamen boşalmaması
nedeniyle reddedildi. Aynı dairenin verdiği farklı karara şaşırdık"
dedi.