Danıştaydan yeni bir bozma

Abone ol

Danıştay 13. Dairesi, İzmir Çeşme Limanı'nın özelleştirilmesiyle ilgili mahkeme kararını bozdu!

Danıştay 13. Dairesi, İzmir Çeşme Limanı'nın özelleştirilmesiyle ilgili işlemlerin iptal isteminin reddine ilişkin İzmir 1. İdare Mahkemesi'nin kararını bozdu.

Danıştay 13. Dairesi'nin bozma kararında, 4046 sayılı Özelleştirme Yasası'nın, "oluşabilecek tekelci bir yapının olumsuz etkilerinin önlenmesi" ilkesinin özelleştirme uygulamalarında esas alınacak ilkeler arasında sayıldığına işaret edildi.

Rekabetin Korunması Hakkında Yasa'da aynı yönde hüküm bulunduğu anımsatılan kararda, Özelleştirme Yoluyla Devralmaların Hukuki Geçerlik Kazanabilmeleri İçin Rekabet Kurumuna Yapılacak Ön Bildirimlerde ve İzin Başvurularında Takip Edilecek Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğ'de, hukuki ya da fiili imtiyazın, "özelleştirilecek teşebbüsün kamu kuruluşu olmasından kaynaklanan, bir kanun veya sair hukuki düzenlemeye dayanan ya da fiilen oluşmuş, ilgili ürün piyasasında faaliyet gösteren diğer teşebbüslerin sahip olmadığı veya olamayacağı beklenen tekel hakkı da dahil tüm ayrıcalıkları ifade edeceği" şeklinde tanımlandığı kaydedildi.

Kararda, "Dolayısıyla, Tebliğ ile Tebliğ'de öngörülen eşik değerler aşılmamış olsa bile özelleştirilecek teşebbüsün Tebliğ'de tanımlanan hukuki veya fiili imtiyazlara sahip olması halinde de Rekabet Kurulu'nun görüşünün alınması zorunluluğu getirilmiştir" denildi.

Daire'nin kararında, Uluslararası Nakliyeciler Derneği'nin, Çeşme Limanı'nın, coğrafyası, otoyol bağlantısı ve üzerinde Gümrük İdaresi'nin bulunması nedeniyle Ro-Ro gemileriyle yapılan kombine taşımacılık açısından bu üstünlükten doğan fiili tekel konumu arz ettiğini iddia ettiği belirtildi.

Kararda, derneğin ayrıca, yetkili diğer Gümrük İdareleri içerisinde Çeşme Gümrük Müdürlüğü'nün, Ege'de Ro-Ro gemilerinin yanaşabileceği tek liman konumunda olduğuna işaret ettiği kaydedilerek, derneğin, limandan yapılan liman hizmetlerinin yüzde 90'ının tekel halinde Ulusoy Grubu'na ait olduğu yolunda iddiaları bulunduğu aktarıldı. Kararda, şöyle devam edildi:

"İhale şartlarının kamuoyuna duyurulmasından önce, Rekabet Kurumu'na ön bildirimde bulunularak, ilgili pazarda böyle bir özelleştirmenin ne gibi sonuçlar doğuracağı, özelleştirilecek kuruluşun varsa sahip olduğu hukuki veya fiili imtiyazların özelleştirme sonrası durumunun ne olacağı hususlarının değerlendirilmesi ve bu konularda ihale şartları belgesinin hazırlığına esas olacak menfi veya müspet, Rekabet Kurulu'nun görüşünün alınması gerekirken, görüşü alınmaksızın söz konusu limanın ihaleye çıkarılmasında ve mahkemece olayda hukuki ve fiili tekel söz konusu olmadığı sonucuna varılarak karar verilmesinde hukuka uyarlılık görülmemiştir.

Söz konusu liman için yapılan ihale üzerine Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun kararına istinaden imzalanan İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi de dava konusu edilmesine karşın mahkemece bu konuda bir karar verilmediği görüldüğünden, mahkeme kararı eksik inceleme nedeniyle bu yönden de hukuka aykırı bulunmaktadır."

Özelleştirme İdaresi Başkanlığı bu aşamadan sonra karar düzeltme isteminde bulunabilecek. Bu istem de aynı Daire tarafından karara bağlanacak. İstem reddedilirse dosya İzmir 1. İdare Mahkemesi'ne gidecek. Mahkeme, ilk kararında direnir ve bu karar da temyiz edilirse dosya Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'na gelecek.

Günün Önemli Haberleri