Danıştay kararı en çok kimi mutlu etti?
Abone olDanıştay'ın türban kararından hükümeti sorumlu tutan MHP'li yöneticiler Başbakan'a ağır dille yüklendiler.
MHP Danıştay'ın ALES'e girişte türban serbestisini
kaldıran kararından hükümeti sorumlu tuttu.
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, kanun yapmayan hükümeti
"Oy devşirmek istiyor" diye eleştirdi. MHP Genel
Başkan Yardımcısı Tunca Toskay ise "Karardan herhalde en
memnun ve mutlu olan Recep Tayyip Erdoğan'dır. Çünkü onların bu
yarayı tedavi etmek bu sorunu çözmek gibi bir niyetleri
yok" dedi.
Danıştay'ın kararıyla ilgili MHP kanadından ilk açıklama MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural'dan geldi. Vural, Danıştay'ın ALES Kılavuzuna ilişkin kararını değerlendirirken, AK Parti'nin sorunun çözümünü engelleyerek, bundan siyasi rant elde etmeye çalıştığını öne sürdü. Vural, şöyle devam etti:
''Fiili durumlarla başörtüsü sorununa çözüm üretmeye çalışmak doğru değil. Hükümet, bundan oy devşirmek istiyor. Hukuk oluşturulması gerekiyor. Danıştay'ın aldığı bu karar da ne anlam taşıyor, bunu anlamak mümkün değil. Daha sınava girmemişlerle ilgili böyle bir kararın almasını doğru bulmadığımızı ifade etmek istiyorum. Yakın zamanda belki de ÖSYM kılavuzunda da değişiklik olabilir. Tam sınav arifesinde de bununla ilgili tartışmalar çıkacaktır. Kim inanacak bunlara? 'Gerçekten samimiyseniz gelin çözelim' dedik. Bu insanların bu hakları ellerinden alınırken sırça köşklerde oturmak biraz insafsızlık oluyor.''
KARARDAN EN MUTLU OLAN İSİM ERDOĞAN!
Danıştay'ın kararından hükümeti sorumlu tutan MHP Genel Başkan
Yardımcısı Toskay ise şunları söyledi:
''Danıştayın başörtüsüyle ilgili verdiği son karardan
herhalde Türkiye'de en memnun ve mutlu olan Recep Tayyip
Erdoğan'dır, Başbakan'dır. Çünkü onların bu yarayı tedavi etmek, bu
sorunu çözmek gibi bir niyetleri yok. Bütün siyasetlerini böyle
hassas bir iki konunun istismarına dayandırmışlar. Şimdi seçim
öncesinde yine bunu istismar edebilecekleri için herhalde çok
mutludur Sayın Başbakan.''
MHP olarak başından itibaren bu sorunun kökünden çözülmesini istediklerini ve en son Anayasa değişikliği için referanduma giderken o paketin içine de bunun koyulması konusunda ısrarlı davrandıklarını söyleyen Toskay, bunları hem Genel Kurulda hem de komisyonda dile getirdiklerini ancak dikkate alınmadığını ifade etti.
BU KONU SEÇİMDE İSTİSMAR EDİLECEK
Şimdi ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bütün bu sorunların
önümüzdeki seçimden sonra çözüleceği yönünde açıklamalarda
bulunduğuna işaret eden Toskay, şu görüşleri dile getirdi:
''(Bize oy verin, Anayasayı değiştireceğiz, çözeceğiz) diyor. Peki Türkiye'yi 6 ay bir Anayasa değişikliği ile uğraştırdınız da bu sorunu o zaman niye çözmediniz? Şimdi okula giremeyecek, sınavlara giremeyecek öğrencilerimize yazık değil mi? Dediğim gibi Sayın Başbakan, Danıştay'ın bu kararından çok mutludur. Seçimde istismar edeceği, kanatacağı bir yara daha var elinde şu anda.''
Hem Anayasa'da, yasalarda değişiklik yapacaklarını hem de idari olarak bu sorunun çözülmesi için çalışmalarının olduğunu söyleyen Toskay, şöyle devam etti:
''Yani üniversitede başörtüsü örterek, tesettürlü olarak derse girmek isteyenler, sınava girmek isteyenler girecekler. Biz bu konudaki kararımız hiç değişmedi. 1999'da koalisyon kurulurken ortaklarımıza da bunu, formülümüzü söyledik ve paylaştık. Tabi üçlü koalisyonda parti olarak bütün görüşlerinizi kabul ettirme şansına sahip olamıyorsunuz. Belli bir yumuşamayı sağladık ama çözemedik.''
Başörtüsü sorununun biran önce çözülüp gündemden kaldırılması gerektiğini savunan Toskay, ancak AK Parti ve Başbakan Erdoğan'ın bunu gündemden kaldırma gibi niyetlerinin olmadığını ve önümüzdeki seçime kadar da bu konuyu istismar edeceklerini ileri sürdü.
HABERAL'IN ODASININ ARANMASI
Ergenekon tutuklusu Haberal'ın odasının aranması MHP'li Vural'ın da tepkisini çekti. Vural, ''Bu hastalık Sayın Haberal'a verilmek suretiyle hastanede kalması sağlanmıştır. Dolasıyla, belki de buna hangi sebepler yol açmışsa o sebepler hakkında da savcılık bir araştırma yapacaktır. Bu hastalığı verenleri de suçlu konuma düşürecek hale dönüştürüyorlar'' diye konuştu.
''Hastane gibi insan sağlığını ilgilendiren konularda bu kadar baskıcı bir anlayışın kabul edilmesinin mümkün olmadığını'' ifade eden Vural, ''Bu gidişle savcılık herhalde 'kalbini bir açıp bakalım gerçekten hastalık var mı' araştırması da yapacaktır. Sonu bunlara kadar gidebilir. Buna bir anlam verebilmiş değilim'' dedi.
12 Eylül'de yapılan referandum öncesinde hükümetin, ''12 Eylül darbesini yapanların yargılanacağı'' vaadinde bulunduğunu ifade eden Vural, kendilerinin 12 Eylül mağdurlarına ilişkin verdiği önergenin, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda AK Parti'li milletvekilleri tarafından reddedildiğini belirtti.