Danıştay Başkanı'nı istifaya çağırdı
Abone olCHP Konya Milletvekili Atilla Kart, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında Danıştay Başkanı Hüseyin Karakullukcu'yu istifaya çağırdı.
CHP Konya Milletvekili Atilla
Kart, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, Danıştay
Başkanı Hüseyin Karakullukcu'yu istifaya çağırdı.
Kart, Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, sanık Barbaros Hayrettin
Aksoy hakkında, hayali ihracat, suç örgütü yöneticiliği, paravan
şirketler kurma nedeniyle iddianame bulunduğunu, bu sanığın, 69
sanıklı hayali ihracat dosyasının kilit isimlerinden olduğunu ifade
etti.
Sanıklardan Yalçın Bayrak'ın ise ''örgüt yöneticilerinden aldığı
talimatlar gereğince, özellikle Danıştay'da iş takibi yapan, üst
düzey bağlantıları kuran, Danıştay'daki ilgililere rüşvet veren
ancak kime verdiği belirlenemeyen'' bir kişi olduğunu kaydeden
Kart, buna ilişkin fiziki ve teknik takiplerin, görüntülerin, yasal
dinleme kayıtlarının bulunduğunu söyledi. Kart, yolsuzluk tutarının
100 milyon lira olduğunu ifade etti.
İddianameye göre, bu iki sanık ile Danıştay Başkanı arasında 15
Şubat 2012'de Danıştay'da görüşme yapıldığını belirten Kart, bunun
dışında iki görüşme daha olduğunu savundu.
Kart, 12 Mart'ta iş takibi yapan kişi ile Danıştay Başkanı'nın özel
bir araçta baş başa görüştüğünü, daha sonra akşam yemeği
yenildiğini öne sürerek, ''Hayali ihracat dosyasındaki bu iki sanık
ile Danıştay Başkanı'nın görüşme tarihleri, dosyadaki suç
tarihleriyle örtüşüyor'' diye konuştu.
Emniyet fezlekesine ilişkin dosya olduğunu söylediği klasörü
gösteren Kart, burada sanıklar ile Danıştay Başkanı'nın yaptığı
telefon görüşmelerine ilişkin bulguların yer aldığını kaydetti.
Kart, ''Bir Danıştay Başkanı, yoğun suç ilişkileri içinde olduğuna
dair bulgular bulunan bir sanık ile Danıştay'da iş takibi yaptığına
dair dosya bulunan bir sanık ile neden baş başa görüşme ihtiyacı
duyar- Neden özel bir araçta görüşür- Neden baş başa yemek yer-''
diye sordu.
Danıştay'a bu özel görüşmenin nedenini sorduğunu, Danıştay
Başkanı'nın bu soruyu geçiştirdiğini savunan Kart, Danıştay'ın
kurumsal olarak bu soruları görmezden gelemeyeceğini belirtti.
Kart, Danıştay'ın savcılık dosyasına ve bulgulara rağmen ''Ortada
somut bulgu yok. Biz de Danıştay Başkanı hakkında soyut bulgulara
dayanarak, soruşturma yapamayız'' dediğini kaydederek, sözlerini
şöyle sürdürdü:
''Danıştay'ın yaptığı karartmaya bakar mısınız? Bakırköy Cumhuriyet
Başsavcılığı, sanık 'Yalçın'ın Danıştay'da iş takibi yaptığı,
rüşvet verdiği kişiler tespit edilmese de yargı görevini yapanları
etkilemeye çalıştığını söylüyor. Bundan daha somut bulgu olur mu?
Savcının bu tespiti karşısında, Danıştay'da etkileme girişiminde
bulunduğu belli olan kişi hakkında dava açıyorsun, peki etkilenen
kişi kim. Bunu savcılık olarak, Danıştay olarak tespit etmen
gerekmez mi? Sadece Danıştay görevini kötüye kullanmıyor. Bakırköy
Cumhuriyet Başsavcılığı'na birileri 'Orada dur. Daha öteye,
yukarılara gitme, Danıştay'da etkilenen kişileri ortaya çıkarma'
diyor. Emniyete, 'soruşturmanı yarıda bırak' diyen kim olabilir? Bu
ancak siyasi iktidar, yürütme gücü olabilir. Danıştay Başkanı ile
Başbakan'ın 2001'deki İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile bağlantılı
soruşturma dosyalarına dayanan, Başbakan hakkında diğer 4 üye
soruşturma yapılması yönünde oy kullanırken, Danıştay Başkanı o
yıllarda Başbakan'ı himaye eden bir yaklaşımını görüyoruz.
Hükümet'in bu müdahalesine, karartmasına rağmen fezleke, deliller
ortadaysa o Danıştay Başkanı orada görev yapamaz. Danıştay
Başkanı'nın bu zırha bürünmeye tenezzül etmeden, Danıştay'ın
saygınlığını korumak, Danıştay camiasını zan altında bırakmamak
adına istifa etmesi gerekir, istifaya davet ediyoruz. Bu davayı
Ankara İdare Mahkemesi'nde bugün açıyoruz.''