Dan Brown'un İstanbul'u
Abone olABD'li yazar Dan Brown son kitabında istanbul'u tanımlıyor
ABD'li yazar Dan Brown, yeni kitabı "Cehennem"de eski
ile yeninin, doğuyla batının buluştuğu İstanbul'u "İkiye bölünmüş
bir dünya, karşıt güçlerin şehri" diye tanımlıyor.
Tüm dünyada kitapları "çok satanlar" listesine giren ABD'li
yazar Dan Brown, yeni kitabı "Cehennem"de, okuyucuya İstanbul'u
yaşatıyor. Yazarın İstanbul ile ilgili ilk sözleri, şehirdeki
karşıtlığı gösterir şekilde: "Dindarlarla laikler; eskiyle yeni;
doğuyla batı... Avrupa ile Asya arasındaki coğrafi sınırda duran bu
ebedi şehir, gerçekten de eski dünyadan daha da eski bir dünyaya
uzanan bir köprüydü." Brown, kitabın kahramanı Langdon'un, Atatürk
Havalimanı'nından şehrin merkezine gelirken geçtiği Kennedy
Caddesi'ni "İstanbul'un eskiyle yeninin karşılaşmasının mükemmel
örneği" şeklinde özetliyor. Yazar, Bizans İmparatoru I. Justinyen
tarafından MS 532-537 arasında yaptırılan, Fatih Sultan Mehmed'in
camiye dönüştürdüğü Ayasofya'yı, "günümüze kadar bölgenin en
değerli mücevheri olarak kalan bina" şeklinde tanımlıyor.
''Mısır Çarşısı alışveriş merkezlerimizden daha
büyüktü''
Topkapı Sarayı, "peri masalından çıkmış gibi görünen şerefeli
minareleri" ile Sultanahmet Camisi geçilerek, yaklaşık bin yıl
boyunca dünyanın en büyük kilisesi ve kimilerince "Dünyanın
Sekizinci Harikası" Ayasofya'ya ulaşılıyor. Cehennem'de,
kahramanların Ayasofya'dan sonraki mekânı, Yerebatan Sarnıcı.
Galata, Haliç'in üzerinden geçen Galata Köprüsü, İstanbul'un önemli
mimari eserlerinden Yeni Cami'yi anlatan Brown, Mısır Çarşısı'nı
ise "Amerikan alışveriş merkezlerinden daha büyük görünüyordu"
şeklinde tanımlıyor. Kitabın kahramanlarının İstanbul'daki son
adresi, İsviçre'nin İstanbul Başkonsolosluğu'nun bulunduğu
"ultramodern" Levent Plaza oluyor. Brown, "karşıt güçlerin
şehri"ne, "Kırmızı bir zemin üzerinde çizilmiş ay ve yıldız...
Osmanlı İmparatorluğu'nun bu alameti, modern dünyada hâlâ gururla
uçuşuyordu" şeklindeki Türk bayrağı tanımlamasıyla veda ediyor.