Dakikada en az 10 defa tüküren adamın dramı
Abone olKimi zaman arkadaşlarının yüzüne tükürüyor, eşini istemeye gittiğinde de tükürmüş. Toplu taşıma araçlarına da binemiyor.
5 yaşındayken tik bozukluğu olarak bilinen ‘Tourette
Sendromu’na yakalanan iki çocuk babası Muhammed Ali Bilgiç,
dakikada en az 10 defa tükürüp, küfür ediyor. Eşini istemeye
gittiğinde de küfür ettiğini gözyaşları içinde anlatan Bilgiç’in
hastalığına çare bulunamıyor.
Talihsiz adamın İHA muhabiriyle röportaj yaptığı sırada sayısız kere tükürmesi kameralara yansıdı.
Bağcılar’daki bir şirkette temizlik işçisi olarak çalışan iki çocuk babası Muhammed Ali Bilgiç (39) 5 yaşındayken, tekrar tekrar meydana gelen istemsiz, hızlı, ani hareketleriyle kalıtsal bir rahatsızlık olan ‘Tourette Sendromu’na yakalandı. Hastalık, Bilgiç’in hayatını adeta kabusa çevirdi. Bilgiç ne kadar tedavi olmaya çalışsa da bir türlü rahatsızlığından kurtulamadı. Dakikada en az 10 defa tükürüp küfür eden adam, korkudan dolayı bu hastalığa yakalandığını söyledi. Muhammed Bilgiç, daha önce Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi, Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi gibi birçok hastaneye gittiğini ve ilaç kullanmasına rağmen kafa sallamalarının, ses çıkartmanın ve küfür etmenin önüne geçemediğini dile getirdi.
“EŞİMİ İSTEMEYE GİDİNCE DE KÜFRETTİM”
Hastalığı nedeniyle kalabalık ortamlarda da hor görüldüğünü
belirten Bilgiç, zor olmasına rağmen 9 sene önce Hülya Bilgiç (35)
ile evlendi. Muhammed Bilgiç, günlük yaşantısında olduğu gibi eşini
istemeye gittiğinde de bazı sorunlar yaşadı. “Eşimi istemeye
gidince de küfürlerim oldu” diyen iki çocuk babası Muhammed Ali
Bilgiç, “O engelleri çok şükür aştık ama şimdi de çocuklarım beni
hiç dinlemiyor. Çocuklarım da bana ‘ne zaman tükürmeyi
bırakacaksın, niye küfür ediyorsun’ diyor. Ben de zor durumda
kalıyorum” şeklinde konuştu.
“TOPLU ULAŞIM ARAÇLARINA BİNEMİYORUM”
Yaşadığı sıkıntıları ağlayarak anlatan Bilgiç, “İşe girdiğimde
benim bu hastalığımı bütün çalışanlar bilmiyordu. Bazıları
kendilerine küfür ettiğimi, yüzlerine tükürdüğümü zannetmişti.
Sonra da durumu izah edince alıştılar. Ancak sokakta yürürken kimi
dalga geçiyor, kimi dua ediyor. Toplu ulaşım araçlarına bile
binemiyorum. Ama sonuç olarak arkadaşlarımın da yüzüne tükürüyorum,
otobüse binen vatandaşların da yüzüne tükürüyorum, eşimin de
çocuklarımın da, babamın da, patronumun da yüzüne tükürüyorum”
dedi.
“ASKERDE BEDENİME ŞOK VERDİLER”
1995 yılında bu halde askere alındığını söyleyen Muhammed Bilgiç,
iddiasına göre komutanlarının hastalığına inanmadığı için hastanede
bedenine şok verildi. Bilgiç o anları şöyle anlattı: “Komutanlar
numara yaptığımı sanıyordu. O zamanlar doğru düzgün rapor da yoktu.
Havlu tıkadılar ağzıma. Ondan sonra da şoku verdiler ağzıma.
Bunları düşündükçe de tiklerim artıyor.”
Fransa’daki Grenoble Üniversitesi’nde tik bozukluğunun tedavisinin
olduğunu öne süren Bilgiç, “Özellikle Sayın Cumhurbaşkanımızdan ve
Başbakanımızdan yardım istiyorum. Beni kurtarın” diyerek
yetkililerden yardım istedi.
“SADECE UYURKEN BUNLARI YAPMIYOR”
Ağlayarak eşinin durumunu anlatan Hülya Bilgiç ise, “Biz
evlendiğimizde yine rahatsızdı. Sürekli ilaçlar kullanıyor ama çok
fayda etmiyor. Sadece uyurken bu hareketlerini yapmıyor. En son
eliyle gözüne vurarak katarakt oldu. Bize de sabretmek düşüyor. Bir
çaresi varsa tedavi olmasını isterim. Özellikle de çocuklarım
açısından iyileşmesini isterim. Çocuklarım alıştılar ama her zaman
‘babam hasta ne zaman iyileşir’ diye sorular soruyorlar. İnşallah
bir çaresi vardır” şeklinde konuştu.
Bilgiç ailesinin 4 yaşındaki oğulları ise “Babam bazen tükürüyor.
Babam iyileşirse tükürmez” diyerek babasının biran önce
iyileşmesini istiyor.
“TÜM HASTALAR İLAÇ KULLANMALI”
Muhammed Ali Bilgiç’in hastalığıyla ilgili bilgi veren Nöroloji
Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Ebru Erbayat Altay, “Hastalar yurt dışında
‘Derin Beyin Uyarımları’ ile tedavi edilmeye çalışılıyor ancak hala
deneme aşamasında. Henüz sağlık bakanlıkları tarafından da onay
almış bir tedavi yöntemi değil” dedi.
Altay, tiki tetikleyen yönlerden birinin de insanın günlük
yaşamındaki baskıyı, kişinin üzerinde hissetmesi olduğunu
söyleyerek her korkan çocukta Tourette Sendromu gelişmeyeceğini,
genetik olarak o hastalığa yatkın olanlarda görülebileceğini
sözlerine ekledi.
TOURETTE SENDROMU
Tourette Sendromu, aynı şekilde tekrar tekrar meydana gelen
istemsiz, hızlı, ani hareketler veya sesler içeren tiklerle
karakterize edilen kalıtsal bir rahatsızlık olarak biliniyor.
Rahatsızlığı bulunan insanlar, içinden geleni istemsiz olarak
dışarı vuruyor. Görülme sıklığı 10 binde 4-5 olurken, Tourette
Sendromlu kişiler normal bir zekaya ve yaşam süresine sahip.