Dakika dakika Özal'ın öldüğü anlar
Abone ol1993 yılındaki ani ölümüyle Türkiye'yi şoke eden ilk sivil Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın son günleri inceleniyor. 7 kişilik heyet iz sürüyor.
Türkiye'nin "Tonton dedesi"nin ölümü yeniden konuşulmaya
ve araştırılmaya başlandı. Uzmanlar, Özal'ın vefat ettiği güne
döndü, canlandırma yapıldı...
Akşam'dan Çiğdem Toker'in haberine göre; Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu, şüpheli noktaların aydınlatılması için yedi kişilik Bilimsel Heyet oluşturdu. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onayıyla kurulan heyette, kardiyoloji, farmakoloji, kimya, biyoloji, Adli Tıp gibi alanlardan uzmanlar var. Özal Ailesi'nin dile getirdiği 'öldürüldü' iddiasının gerçekliği araştırılıyor.
DDK halen tartışılmakta olan Dink Raporu'nun ardından bu kez
çalışmalarına daha önce başladığı 'Turgut Özal'
dosyasına yoğunlaştı. Yaklaşık bir buçuk yıl önce start alan
çalışmada tempo son dönemde arttı. DDK'nın, sağlıklı bulgulara
ulaşmaya dönük 'destek' amacıyla oluşturduğu
Bilimsel Heyet çok titiz bir çalışma yürütüyor.
Temel amaç, Özal'ın yaygın olarak bilindiği gibi ani bir kalp krizi
mi yoksa uzun süreli kimyasallara bağlı zehirlenme veya bir başka
suni yöntemin uygulanması sonucu mu öldüğü iddialarına açıklık
kazandırmak.
İLAÇLAR, MEYVE SUYU...
Özal'ın kullandığı ilaçların listesi çıkarıldı. Günün hangi
saatlerinde, hangi sıklıkta aldığı; bu ilaçların teşhisi konulmuş
rahatsızlıklara uygun olup olmadığı; beslenme programıyla uyum ve
etkileşimi incelikle araştırılıyor. Heyet, Özal'ın ölümünden önce
Houston'da geçirdiği by-pass ameliyatı da dahil olmak üzere bütün
sağlık raporları, tetkik ve tahlilleri bir araya getirdi. Ölümünden
bir gün önce sergi açtığı sanat galerisinde kendisine ikram edilen
meyve suyuyla ilgili iddialar ve iki gün öncesinde döndüğü Orta
Asya gezisindeki beslenme programı da bu çalışmanın kapsamında.
SİMÜLE EDİLDİ
DDK, Özal'ın vefat ettiği 17 Nisan 1993 gününün 'nasıl aktığı'nı da dakika dakika simüle etti. O sırada yanında kimlerin olduğu; Köşk'te o sırada görev yapan ve izinli olan personel, hastaneye götürülürken yanındakiler, Hacettepe'de karşılayan, müdahale eden ekip, daha sonra götürüldüğü GATA ekibi tek tek listelendi. Başta doktorları ve güvenliğinden sorumlu kişiler olmak üzere, Ankara'da ve Türkiye'de olanlarla görüşüldü. Bazı isimlerin emekli ya da yurtdışı görevde olduğu saptanınca e-posta yoluyla iletişim kuruldu.
'KUŞKU' LİSTESİ DE VAR
Çalışma sırasında DDK, Özal'ın öldüğü gün Köşk'te doktor ve hemşirenin izinli olması, ambulansın çalıştırılamaması, müdahale ve sağlık yardım setinin bulunamaması, vefatından sonra da kan örneğinin bulunamaması gibi tuhaf ve eş zamanlı bir dizi aksiliği de mercek altına aldı. Ulaşılacak sonuçlar; 'ölümde yabancı gizli servislerin parmağı olduğu' iddiaları bakımından önem taşıyor.
MAYISTA AÇIKLANACAK
DDK, zaman zaman aynı konuda soruşturma yürüten Ankara
Cumhuriyet Başsavcılığı ile de bir araya gelerek tespitler
üzerinden koordineli bir çalışma yürütüyor. Her iki kurumun da
bilgisine başvurduğu veya ifadesini aldığı kişi sayısının
'yüzlerle' ifade edildiği öğrenildi.
Soruşturmalarda, 1988'deki suikast girişimiyle ilgili bağlantılar
da araştırılıyor.
DDK'nın raporu bir ay içinde tamamlayacağı, çalışmanın Mayısta
Cumhurbaşkanı Gül'ün onayına sunabilecek duruma geleceği öğrenildi.
Özal'ın 'tarihin akışını değiştirdiği' söylenen ölümünü irdeleyen
bu rapor, sadece kriminal bir olay olarak değil; 'Zamansız
ölmese Kürt meselesini bitirecekti' tezi açısından da
büyük bir önem taşıyor.