Dahiliğin sırrı anne sütünde
Abone olAnne sütünün önemi büyük. Uzmanlara göre dahiler, 1 ile 2 yaş arasında anne sütü alan bebekler arasından çıkıyor.
Samsun Kadın Doğum ve Hastalıkları Hastanesi Başhekimi Prof. Dr.
Şükrü Arslan, “dahi çocuklar bir ile 2 yaş arasında anne sütü alan
bebekler içinde çıkmıştır, oysa bir yaşından sonra anne sütü
almayan inek sütü ya da hazır mamalarla beslenen çocuklar içinde
zeka puanı 130, 140'ın üzerinde olan dahi çocuklar çıkmadığı
görülmüştür” dedi.
Arslan, anne sütünün yeni doğmuş bir bebek için en önemli gıda
olduğunu vurguladı. Anne sütünün her bebeği 6. ayın sonuna kadar
bütün her şeyiyle besleyebilecek özelliği bulunduğunu, dolayısıyla
anne sütü alırken bir bebeğin su dahil başka herhangi bir ek gıda
almasına gerek olmadığını söyleyen Arslan, “Anne sütü 6. ayın
sonuna kadar içindeki suyu, yağı, şekeri ile protein oranları,
vitaminleri, mineralleri ile bebeği tam olarak besler. Anne sütü
alan bir bebek aynı zamanda daha huzurludur ve daha zeki olur. Anne
sütü almış bin bebeğin baş çevresi, boyu, kilosu belli bir oranda
artar ve bebek büyür” diye konuştu.
Zeka puanları daha yüksek
Yapılan araştırmaların anne sütünün üstün özelliklerini ortaya
koyduğunu, anne sütü ile beslenen bebeğin sağlıklı geliştiği ve
hastalıklara karşı daha dirençli olduğunun belirlendiğini anlatan
Arslan, anne sütünün zeka üzerindeki etkisinin de artık
araştırmalarda açıkça ortaya konulduğunu vurguladı.
Anne sütü ile beslenen bebeklerin, mama ile beslenen bebeklere göre
zeka puanlarının daha yüksek olduğunun tespit edildiğinin altını
çizen Arslan, şunları kaydetti:
“Bir yaşını doldurmuş bebeklerin anne sütüne çok fazla ihtiyaçları
yoktur, çünkü ek gıdaya başlanmıştır. Bir-iki yaş arasında
bebeklerin anne sütüne devam etmelerinin iki faydası vardır.
Birincisi anne ile bebek arasındaki duygusal ilişki devam eder,
ikincisi bebeklerin zeka puanı yükselir. Bir yaş ile 2 yaş arasında
anne sütü alan bebekler içinde dahi dediğimiz çocuklar çıkmıştır,
oysa bir yaşından sonra anne sütü almayan inek sütü ya da hazır
mamalarla beslenen çocuklar içinde zeka puanı 130, 140'ın üzerinde
dahi çocuklar çıkmamıştır.”
Anne sütü ve mama
Annenin bebeğini ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslemesi
gerektiğini, anne sütü almasına rağmen istenilen kiloya ulaşmayan
bebekte, mamaya başlamak yerine enfeksiyonlardan şüphelenilmesi
gerektiğini ifade eden Arslan, şöyle devam etti:
“Bir annenin kendi sütü bebeğine herhangi bir zarar vermez. Zaten
doğada da bunu görüyoruz, yavrulayan bir koyun kuzusuna kendi
sütünü veriyor, yavrulayan bir at kendi tayına kendi sütünü
veriyor, dışarıdan bir başka besin aramıyor. Biz de bir bebek
dünyaya getiriyoruz, anne sütünün dışında bir besin aramak doğru
değildir. Zorunlu hallerde, örneğin annenin belirli hastalıklarının
bulunması, ruh hastası olması dışında anne sütünün kısıtlandığı
herhangi bir durum yoktur. Anne sütü almasına rağmen bebeğin kilosu
yetersizse, kilo almasıyla ilgili sorunlar varsa mutlaka bir çocuk
uzmanına görünmelidir. Bizim idrar yolu enfeksiyonu dediğimiz ya da
orta kulak iltihabı dediğimiz, ya da şuanda tespit edemediğimiz
başka bir enfeksiyon olabilir. Çocuk kendi hastalığına bu enerjiyi
harcadığı için emdiği sütü büyüme olarak kullanmayabilir.
Dolayısıyla bebeğin durumuna bakılır, tahlilleri yapılır. Böyle bir
hastalık varsa ortaya konur, bu hastalıklar tedavi edilir. Tedavi
edildikten sonra da anne sütünden almış olduğu enerjiyi büyüme
olarak kullanır.”
Bebek mamaları, inek veya keçi sütünün doğumda annenin
kaybedildiği, anne sütü veremeyecek kadar hasta olduğu, bazı
ilaçları kullanmak zorunda kaldığı durumlarda kullanılabileceğini
ifade eden Arslan, “Anne sütü varsa, bebeğin boyu büyümüyor, kilo
almıyor diye hazır mamalara geçmek ya da inek sütüne geçmek doğru
değildir” dedi.
Prof. Dr. Şükrü Arslan, her annenin anne sütü konusunda bilinçli
olması gerektiğini, “sütün yetmiyor, yaramıyor” endişelerinin doğru
olmadığını, annelerin bebeklerini mutlaka en azından ilk 6 ay,
yararları saymakla bitmeyecek anne sütü ile beslemeleri gerektiğini
vurguladı.