Dağlıca saldırısı Bahçeli'den şehit sayısı açıklaması
Abone olDAĞLICA saldırısı sonrası bir açıklama da MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'den geldi. Bahçeli Dağlıca şehit sayısıyla ilgili TSK'yı eleştiren açıklamalar yaptı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'den son dakika Dağlıca
saldırısı ve şehit sayısı açıklama geldi.
Hain saldırıyı kınadığını belirten Bahçeli, "Dağlıca'daki
hain saldırıyı kınıyorum. Sözün anlam kaybettiği gündeyiz"
dedi.
GİZLENEN GERÇEKLER
Bahçeli, Dağlıca'daki şehit sayısı ve saldırının detaylarının
açıklanmamasına ilişkin ise "Türk milleti Dağlıca'da
gizlenen gerçekleri öğrenmek istiyor" ifadelerini de
kullandı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Hakkari Dağlıca’daki saldırıyla
ilgili yazılı bir basın açıklaması yaptı.
Bahçeli açıklamada, hükümeti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı da sert
sözlerle eleştirerek, “Şehitlerimizin önemli bir bölümünden
dahi haber alınamadığı kara günde Erdoğan’ın vicdansızlık ve
insafsızlıkta kırılması zor bir rekora imza atması hafızalardan
silinmeyecek bir rezalet olarak anılacaktır. Cumhurbaşkanı ya
sesini kesmeli ya da çekip gitmelidir” ifadelerini
kullandı.
MHP lideri Devlet Bahçeli’nin yazılı açıklaması şöyle:
“Dün, Hakkari ili Yüksekova-Dağlıca yolunun ulaşıma açılması
amacıyla sürdürülen operasyonlar esnasında, yere tuzaklanan el
yapımı bombaların teröristler tarafından patlatılması sonucunda
ağır kayıp ve zayiatlar verilmiştir. Bölücü terör örgütü PKK,
Türk milletini bir kez daha canevinden vurmuştur. 20
Temmuz’dan bu tarafa bir yanda polislerimiz, diğer yanda
Mehmetçiklerimiz artan ve azgınlaşan hain saldırıların kurbanı
olmuşlardır.
Dağlıca saldırısının detayları hakkında doyurucu, soru işaretlerini
giderici resmi bir açıklama yapılamasa da, şehit sayımızın korkunç
seviyelerde olduğu anlaşılmaktadır. Nitekim medya vasıtasıyla
sızdırılan haberler kahredici boyuttadır. Meselenin tuhaf ve
ibretlik yanı ise AKP -PKK hükümetinin Dağlıca saldırısının
içyüzünü açıklamakta ayak sürümesi, çekingen davranmasıdır.
Çözüm süreci için baldıran zehri içmeye razı olan Recep Tayyip
Erdoğan , terör saldırısından nemalanmanın, siyasi rant ve fayda
devşirmenin hayasızca peşindedir. Vatan evlatları Dağlıca’da
şehadetle imtihan edilirken, Cumhurbaşkanı mevkiinde bulunan şahsın
kameralar karşısında “400 milletvekili olsaydı bunlar olmazdı”
açıklaması milletimizin yüreğine ateş gibi düşmüştür. Bu
sorumsuzluk ve ganimet avcılığı Erdoğan’ın alnına kara bir leke
gibi yapışmıştır.
Şehitlerimizin önemli bir bölümünden dahi haber alınamadığı kara
günde Erdoğan’ın vicdansızlık ve insafsızlıkta kırılması zor bir
rekora imza atması hafızalardan silinmeyecek bir rezalet olarak
anılacaktır.
YA SESİNİ KESMELİ YADA ÇEKİP GİTMELİDİR
Cumhurbaşkanı ya sesini kesmeli ya da çekip gitmelidir. Artık
sabır ve sinirlerin tahammül eşiklerinden, hazmetme sınırlarından
taştığı iyi bilinmelidir. 400 milletvekiline ulaşamayan
Erdoğan, hedeflerini revize ederek 400 şehide mi odaklanmış, kan
üzerinden, süreç kanalından koltuğunu sağlama almaya mı
yönelmiştir? Milletimizin acı ve özlemlerine kapalı duran
Erdoğan ve yanında hizalanan çıkarcı ortaklarının çizmeyi aştıkları
ortadadır.
14 Haziran 2007’de, "Bir damla şehit kanını 550 vekile
değişmeyecek kadar aşkla bu vatana bağlıyız” diyerek duygu
ve vicdan sömürüsü yapan Erdoğan’ın, şimdilerde silahlar ve
bombalar patlarken siyasi hesap yapması tek kelimeyle utanmazlık
örneğidir. AKP-PKK hükümetinin başına iliştirilen
Davutoğlu’nun, terörist saldırılar sürerken şehit evladıyla
tribünlerde sevinç gösterisinde bulunması da tam bir
kâbustur. Bunların Türkiye’ye vereceği hiçbir şey
kalmamıştır.
Zira bu zevatın milli refleks ve duyarlılıkları
sıfırlamıştır. Türk milleti iktidara çöreklenmiş küçük bir
azınlığın, köksüzlüğün dibine inmiş sonradan görme elit bir
tabakanın adeta tutsağıdır.
Bu taşınması mümkün olmayan, gün be gün maliyeti kabaran siyasi yük
Türkiye’ye imhaya sürüklemektedir. Geldiğimiz bu aşamada,
çözüm denilen çözülmenin, PKK’yı silahlandırma ve saldırı konumuna
getirme süreci olduğu somutlaşmıştır.
Şehitlerimizin vebali, analarının ah ve feryatları AKP’nin ve kaçak
sarayın omuzlarındadır.
Türkiye stratejik bir gerileme patikasına, önü alınamaz bir çöküş
kulvarına sıkışmıştır.
Dağlıca bu vahim tablonun milli gönülleri kavuran son
halkasıdır. Türk milleti Dağlıca’yla ilgili gizlenen,
saklanan, üzeri örtülen tüm gerçekleri duymak, öğrenmek ve bilmek
istemektedir.
Hükümet şehitlerimizin sayısını derhal açıklamak ve doğruları
kamuoyuyla paylaşmak durumundadır.
Geçen her saat biriken milli öfkeyi daha da şiddetlendirecek,
toplumsal tepki ve infial dalgası ülkemizi kontrolsüz bir mecraya
savuracaktır. Hiç kimse, hiçbir şuursuz iktidar görevlisi,
milli heyecanı törpüleme ve terbiye etme ahlaksızlığına tevessül
etmemelidir.
Aziz milletimiz acısını saracak, yasını hakkıyla sahiplenecek ve
hainlerden mutlaka hesap soracaktır.
Milliyetçi Hareket Partisi; büyük milleti, tüm teşkilat ve
mensuplarıyla kenetlenmiş halde gelişmeleri takip
etmektedir. Sözün anlamını kaybettiği günlere
gelinmiştir. Yalan ve bahane üretiminin son durağı da
geçilmiştir. Dağlıca'daki hain saldırıyı lanetliyor, henüz
sayısını bilemediğimiz tüm şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet,
yaralılarımıza acil şifalar diliyorum.
Başımız sağolsun, vatan sağolsun."