Dağdakı PKK'lıları da tedavi ettik!
Abone olBakanı Mehmet Müezzinoğlu, IŞİD yaralılarının tedavi edilmesi iddaialarına yanıt verirken PKK terörünün, dağdaki teröristlerini de tedavi ettik" dedi.
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, IŞİD yaralılarının
tedavi edilmesi konusundan sigara yasağına, bonzai tehlikesinden
Gezi olaylarındaki sağlık imkanlarına ve mültecilere kadar her
konuda samimi açıklamalar yaptı.
Müezzinoğlu, TGRT Haber'de IŞİD teröristlerinin muayenesi
konusunda, "Biz tedavi ettiklerimizin yaptığı işe bakmayız. Sağlık
mesleği bunu gerektirir. 30 yıldır çok çektiğimiz PKK terörünün,
dağdaki teröristlerini de tedavi ettik" dedi.
"PKK'LI TERÖRİSTLERİ DE TEDAVİ
ETTİK"
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, IŞİD yaralılarının tedavi
edildiği iddiaları için, "Hastaneye gelen herhangi bir yaralının,
herhangi bir hekimimizin, acil hizmeti sunan birimimizin IŞİD'li
midir, değil midir; bilebilmesi söz konusu değil. Velev ki biliyor;
bize böyle de getirilebilir. Neticede yaralı; ama IŞİD'li...
Kimsenin 'bırak ölsün' diyecek hâli yok. Meslek etiği ve meslek
sorumluğu gereği, 'teröristi tedavi etmeyelim, onu ölüme terk
edelim' diye bir bakış açısı, bizi mesleki anlamda zaten yanlış
yaptığımız hükmüne götürür. PKK terörü ile 30 yıldır uğraşan bir
ülkeyiz biz... Dağdaki PKK'lı terörist yaralandığında da, bizim
askerimiz onu aldı ve getirdi; tedavisini yaparak, adalete, hukuka,
emniyete teslim ettik. Dolayısıyla, bu anlamda bizim gelenin
tedavisini yapma gibi görevimiz ve sorumluluğumuz var. Dinine,
diline, ırkına, yaptığı işe bakmayız" değerlendirmesinde
bulundu.
"GEZİ'DE VATANDAŞ MAĞDUR
EDİLDİ"
IŞİD yaralılarının tedavi edilmesinin Gezi olayları ile
kıyaslanmasına tepki gösteren Müezzinoğlu, "Gezi'deki hekime,
olaylarda aktif rol alanlara karşı kıyaslamayı da etik ve ahlaki
bulmuyorum. Çünkü Gezi'de sağlık hizmeti için mahrum bırakılan tek
bir vatandaşımız olmadı, olamaz da... Ambulanslarımız tahrip
edildi, o ambulanslarda çalışan hekimlerimiz, acil personelimiz
tahrik edildi, yıpratıldı veya zaman zaman da tacize uğradı. 28
ambulansımızın tahrib edilmesine, oradaki sağlık birimlerimimizin
rencide edilmesine rağmen biz ne acil hizmetlerinde, ne hastane
acillerinde ne de hastanelerdeki diğer tedavilerinde aksaklık ve
geri çevirmek olmamıştır. Biz insana hizmet ediyoruz. Gezi'de ne
oldu; biliyor musunuz? İki kilometre mesafede dört tane hastanemiz
olmasına rağmen, ambulans hizmetlerini dinamik veriyor olmamıza
rağmen 'Devleti ve bakanlığı tanımıyoruz' diyerek, 'Bir otelin
otoparkında biz gönüllü doktorlardan bir revir kurduk' diyerek veya
'Mimarlar ve mühendisler odasında biz revir kurduk, buraya
gelenlerin kaydını tutmayız, bu kişilerle ilgili kimseye bilgi
vermeyiz' diyerek, devlet ile bakanlığın hukukuna karşı bir direniş
oldu. Gönüllü doktor dediklerinin de sonradan ortaya çıktı; üçünün
sabıkalı, ikisinin de hekim olmadığı ortaya çıktı. Orada bir
komplikasyon olsa, zaten oranın hiçbir ambulans kadar steril bir
tedavi imkanı da yok. Ne olacak bu yaralı insanların hâli? Burada
art niyet var ve yasal değil. Orada vatandaşlar mağdur edildi ve
hak, hukukunu da savunmaları imkanı ellerinden alındı. O zaman da
vatandaş 'Nerede bu ülkede Sağlık Bakanlığı, sağlık hizmetleri
diyecek" şeklinde konuştu.
"MEDENİ DÜNYA KEŞKE, TÜRKİYE'Yİ ÖRNEK
ALSA"
Türkiye'nin Suriye ve Irak'tan taşan mültecileri kabul etme
noktasında yalnız bırakılması sözü üzerine Müezzinoğlu, "Bölgemizde
istikrarın bozulmuş olması, hem Suriye hem de Irak'taki terör
dinamikleri yönlendirici olunca, biz de son 4 yıldır özellikle
Suriye ve Irak'tan gelen misafirlerimiz ile ilgili ciddi düzeyde
yükü, bu millet ve bu ülkeye yakışır şekilde her boyutta kaldırmaya
çalışıyoruz. Dünyaya örnek olacak bir dinamizm ile misafirperverlik
gösteriyoruz. Bu anlamda ciddi bir başarımız var. Medeni dünya da
keşke biraz örnek alabilse ve bu yükü biraz paylaşsa" ifadelerini
kullandı.
"BONZAİ, UYUŞTURUCUYU
SEMPATİKLEŞTİRMEKTİR"
Büyüyen 'bonzai' tehlikesi üzerine konuşan Sağlık Bakanı, "Bonzai
diyerek uyuşturucuyu sempatikleştiriyorlar. Bu bir uyuşturucudur ve
ölümle neticelenek kadar tehlike boyutları risk taşıyor. İnsanları
kandırmak için uyuşturucuya 'bonzai' diyorlar. Gençlere, 'Onlara
sempatik gösterilenlerin arkasında çok büyük bir tuzak olduğunu
fark ettirmemiz lazım' dedi. Mesela nargile... Çok tehkiledir. Ama
elma nargilesi, diyerek ilgi toplamak istiyorlar. Elma nargilesi
ne, vitamin mi veriyor? Nargile eşittir, 100 sigaradır" diye
uyardı.
"HERKES HER İSTEDİĞİ YERDE SİGARA
İÇEMEYECEK"
Bakan Mehmet Müezzinoğlu, yasak sınırları genişletilen sigara
düzenlemesi konusunda da çerçeveyi şöyle belirledi: "Sigara ile
mücadelede, çocuk parklarında tamamen yasak uygulanacak.
Hazırlıkları yapılıyor, Başbakanlık genelgesi haline getireceğiz.
Yetişkin parklarında, yani genel parklarda, bahçenin küçük bir
bölümünde belediyeler, 'Sigara içilen alan' gibi bir düzenleme
yapacak. AVM'lerin, hastanelerin giriş-çıkış kapılarının belirli
bir mesafe ötesinde sigara içilebilecek. 'Yukarıda hastam var
diyor' bakıyorsun; kapıda 3 tane, 5 tane sigara içen grup zehir
saçıyor. Cami avlusunda da sigara içmek, belirli bir alan dışında
yasak olacak. Çay bahçeleri ve açık alan restoranlarda da herkes
her oturduğu masada sigara içemeyecek. Kanunu uygulamak konusunda
sıkıntı yaşamayacağız" diye kesin ifadeler kullandı.