Dağ filmleri ve Börü dizisiyle adını duyuran Alper Çağlar, uzun zamandan beri üzerinde çalıştığı yeni projesini duyurdu. Türk mitolojisinden hareketle yola çıkılan Göktürk üçlemesi yolda. Her üç filminde vizyon tarihi, duyuru ile birlikte paylaşıldı. Sinema dünyasında, mitolojiden esinlenilerek hazırlanan pek çok fantastik film serisi bulunuyor. Matrix’ten tutun Avengers’a, Yüzüklerin Efendisi’nden tutun Game of Thrones dizisine kadar bu etkiyi görmek mümkün. Elbette beyaz perdede gördüğümüz karakterler, doğrudan mitolojik karakterlerin yansımaları değil, sadece birer uyarlamaları konumunda. Çoğu zaman bu karakterlerin esinlendiği mitolojiler antik Yunan ve Roma mitolojileri oluyor. Kısaca anlatmak gerekirse iyiyle kötünün karşılaştığı bir senaryoyu doygun hale getirmek için antik hikayeler ve mitler büyük bir kaynak oluşturuyorlar. Ancak yeryüzünde en çok bilinen olmalarına rağmen mitolojilerin hepsi Yunan ya da Roma’dan ibaret değil. Her toplumun kökenine ilişkin fantastik hikayelerin ele alındığı mitler, olaylar ve tanrılar var. Tarihimizin en güçlü edebi kaynaklarından birisi olan Türk mitolojisi de öyle. Son dönemde Dağ serisi ve Börü dizisi gibi yapımlarda adını sıkça duyduğumuz Alper Çağlar, hem senaristliğini hem de yapımcılığını üstlendiği yeni Göktürk üçlemesi projesini açıkladı. Üç filmlik bir seri olacak Göktürk yapımı, tarihteki ilk Türk imparatorluğu olan Göktürklere ve dönemin mitolojik hikayelerine dayanacak. Aynı zamanda bu filmlerin, modern mitoloji olarak adlandırılan Yüzüklerin Efendisi ve Avengers gibi serilerde farkı, gerçek tarihi olaylara dayanacak olmaları. Film isimlerinden hareketle hikayelerin Göktürk devletinin kuruluşuna, Kürşat ve 40 Çerisi anlatısına ve Göktürk devleti liderleriyle birlikte Türk mitolojisinin dönüm noktalarına odaklanacağını söylemek mümkün. Zira Türk edebiyatında destanlar olarak ele aldığımız pek çok farklı hikaye (Türeyiş, Ergenekon vb), filmlere önemli ölçüde kaynaklık edebilir. Sinema ve oyun sektörünün ne denli büyük ekonomiler haline geldiğini düşündüğümüzde, bu açıdan oldukça eksik kaldığımızı, kültürel ögelerimizi sanatla birlikte dünyaya tanıtmadığımızı söylemek gerekiyor. Yüzüklerin Efendisi evreninin yazarı ve aslen bir dil bilimci akademisyen olan J. R. R. Tolkien’in hikayesi için yeni bir dil geliştirdiğini biliyoruz. Bizim elimizde ise materyal olarak dünyanın en önemli tarihi yazıtlarından birisi olarak ele alınan Orhun Yazıtları üzerindeki Göktürkçe var. Kaynak: webtekno