Cuntacı generali alnının ortasından böyle vurmuş!
Abone olDarbe girişimi yapmak isteyen Tuğgeneral Semih Terzi ile birlikte 20 kişi, Özel Kuvvetler Komutanlığı ele geçirilmeye çalışılırken çıkan çatışmada öldürülmüştü. O çatışmanın ayrıntılarını güvenlik uzmanı Mete Yarar açıkladı.
Güvenlik
uzmanı, Eski Özel Kuvvetler mensubu Mete Yarar, darbecilerin işgal
etmeye çalıştığı Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda o gece yaşananları
NTV yayınında anlattı.
Yarar, "Özel Kuvvetler Komutanı'nın emir astsubayı, komutanından daha önce aldığı emirler doğrultusunda hiç düşünmeden silahını çekiyor ve cuntacı generali yanındaki 20 kişinin arasında alnından vuruyor. Bu astsubayımız diğer 20 cuntacının saldırmasıyla şehit ediliyor" dedi.
İşte Mete Yarar'ın anlatımıyla Özel Kuvvetler
Komutanlığı'nda o gece yaşananlar...
"O gece iki tane olay var. Birincisi Özel Kuvvetler Komutanı Zekai
Aksakallı Paşa'nın ele geçirilmeye çalışılması. Gazi Orduevi'nin
oradayken iki arabayla takip ediliyor ve yakalanmaya çalışılıyor.
Bu sıkıştırma ve ele geçirme operasyonundan kurtuluyor.
Bu arada Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda bir tuğgeneral
20 kişi ile birlikte Gölbaşı'ndaki karargahı ele geçirmeye
çalışıyor. Neden bunu yapıyor? Orayı ele geçirirse
kendilerine yönelik bütün nitelikli operasyonların önüne geçme
şansı olacak, artı suikast veya diğer kurtarma eylemlerini
yapabilecek bütün birimlerin kontrolleri kendi ellerine geçmiş
olacak. 20 kişi ile beraber nizamiyedeki nöbetçileri ele geçirip
karargaha gidiyor."
'EMİR ASTSUBAYI SİLAHINI ÇEKİYOR VE...'
"Karargahta Zekai Paşa'nın iki tane emir astsubayı vardır. Biri
karargahta kalır, diğeri onunla birlikte hareket eder. Karargahta
kalan kişinin yanına gidiyor ve kendisine, 'Bundan
sonra komutan benim, bütün emirleri ben vereceğim, birliklerin
komutasını da ben aldım' diyor. Bu astsubayımız komutanından daha
önce aldığı emirler doğrultusunda hiç düşünmeden silahını çekiyor
ve bu cuntacı generali yanındaki 20 kişinin yanında alnından
vuruyor. Bu astsubayımız diğer 20 cuntacının saldırmasıyla şehit
ediliyor."
'AV TÜFEKLERİ İLE SALDIRDILAR'
"Arkasından Özel Kuvvetler Komutanı güvendiği ve inandığı kişilerle
beraber, bir çoğu subay ve astsubayla beraber...
Yanlarında silah yok, bütün silahlar Özel Kuvvetler
Komutanlığı'nin içerisinde. Birliklerden bulabildikleri
kalaşnikoflar, av tüfekleri de dahil olmak üzere birliğe sızıp bu
20 kişiyle çatışmaya giriyorlar. Bu 20 kişiyi etkisiz hale getirip
tekrar emir - komutayı ele alıyorlar ve daha sonra yapılacak bütün
operasyonları planlıyorlar."
'YURTDIŞINDAKİ BİRLİKLER DE DARBECİLERİ
DİNLEMEDİ'
"Bildiğiniz gibi silahlı kuvvetlerdeki herkesin bir beylik
tabancası vardır. Onun dışındaki uzun namlulu silahlar dahil olmak
üzere herkesin kışlasının içerisindedir. Silahlar orada ve bu
insanlar buldukları ne varsa onunla Özel Kuvvetler'in içerisindeki
o 20 kişiye saldırıyorlar ve karargahı tekrar ele geçiriyorlar.
Zekai Paşa'yı dışarıda yakalamaya çalışıyorlar ve eşi
de yanında. Eşi de yaralanıyor. Daha sonra bu ekibin içerisindeki o
'komutan benim' diyen general, Özel Kuvvetler'in bütün yurt
dışındaki birliklerini geri çağırmaya çalışıyor. Bir kısmına
ulaşıyorlar ama hiçbiri bu emri kabul etmiyor. O gece o astsubayın
hayatını feda ederek yaptığı kahramanlık, Ankara'da her şeyi
değiştiriyor. Alnının ortasından vurduğu o cuntacı ile Ankara'da o
gece değişti."