Cüneyt Özdemir'den 'Radikal' veda!
Abone olKapanma kararı alan Radikal gazetesine Cüneyt Özdemir veda etti. İşte Özdemir'in veda yazısı...
Radikal'in basılı son verip sadece
dijital yayına devam edeceği haberi sonrasında Cüneyt Özdemir,
bugün son yazısını yazdı ve okurlarına veda etti. Özdemir ‘zor
günlerde yanında durdukları için’ Radikal’in yayın yönetmeni Eyüp
Can Sağlık ve sahibi Aydın Doğan’a teşekkür ederek, ”Bazen iyi bir
şeyin bitmesinin nedeni daha iyi bir şeyin başlayacağıdır"
ifadesini kullandı.
Cüneyt Özdemir, Radikal’in yazar kadrosuna gazetenin Doğan
Grubu’na ait Referans’la birleştirilip yayın yönetmenliğine Eyüp
Can Sağlık’ın getirilmesiyle dört yıl önce
katılmıştı. Özdemir'in 'Elveda Radikal' başlıklı yazısı "Bu,
benim Radikal’deki son yazım." diye başlıyor ve şöyle devam
ediyor:
RADİKAL'İN YENİ YOLCULUĞUNDA BEN
OLMAYACAĞIM
"Bildiğiniz gibi Radikal gazetesi önümüzdeki hafta sonu son kez
basılı olarak yayımlanacak, ardından hayatına internet ortamında
devam edecek. Radikal’in son 4 yıllık serüveninde ben de vardım
ancak önümüzdeki yeni yolculuğunda ben olmayacağım.
Bu 4 yıl boyunca başlangıçta her gün son zamanlarda ise haftada 4
gün sizlerle hayatın farklı yönlerini paylaşmaya çalıştım. Sadece
siyasetin içinde sıkışıp kalmak yerine mimariden sinemaya,
teknoloji dünyasından tasarıma kadar pek çok farklı konuda yazılar
yazmaya gayret ettim.
Bu yazıları yazarken aklımın bir köşesinde hep farklı bakış
açıları, hayatlar, yaşamlar ve vizyonlar üzerine sizlere bir
pencere açmaya çalışma gayreti vardı. Sizler de okur yorumlarında
kimi zaman yazdıklarım için bana kızdınız, kiminde öfkelendiniz,
sevdiniz, desteklediniz. Yazdığınız tüm yorumlara tek tek cevap
veremesem de inanın hepsini okudum. Bütün bu süreç sonrasında
sürç-i lisan ettiysem affola.
Hayatlarınıza bir parça olsun yeni ilhamlar verebilip, ufak da
olsa bir renk katabildiysem ne mutlu bana.
ZORLUKLAR BENİ
YİLDIRMADI
Türkiye’de gazetecilik hiçbir zaman kolay bir iş olmadı. Dün de
zordu, bugün de zor, görünen o ki gelecekte de kolay
olmayacak. Bütün bu zorluk beni yıldırmak yerine tam tersi
kamçıladı, kamçılıyor…
Gerçeğin, doğrunun, farklı bakış açılarının ama en önemlisi ifade
özgürlüğünün bir parçası olarak gazetecilikte durmamız, direnmemiz,
mücadele etmemiz gerektiğinin farkındayım.
Biliyorum ki bu mücadele sadece bugünün değil geleceğin
mücadelesi.
Bizim göremediğimiz bir özgürlüğü çocuklarımız görsün diye karıncalar gibi yorulmadan, bıkmadan, usanmadan bir gazeteci olarak çalışmamız, dik durmamız gerekiyor.
Bu yazdığımız yazılar biz gazetecilerin çocuklarına bırakacağı
en büyük miras. Bugün Türkiye’nin herhangi bir mahallesinde sokağa
çıktığım zaman hâlâ insanların gözlerinin içine bakarak çekinmeden
yürüyebiliyorsam, zaman zaman sizlerden olumlu birkaç cümle
duyabiliyorsam, inanın bir yazar için en büyük ve paha biçilmeyen
servet bu.
Sadece bu…
Radikal’deki yazılarıma son verirken bugüne kadar paylaşmadığım
bazı gerçekleri de sizlerle açıkça paylaşmak istiyorum.
BASKI VE TEHDİTLERLE MÜCADELE
ETTİK
Artık biliyoruz ki bugün gazetecilik olduğu kadar gazete yöneticiliği ve gazete sahipliği de hakkıyla yapılırsa Türkiye’de bir ateşten gömleği giymek anlamına geliyor. Radikal’in 4 yıllık macerasında bu ateşten gömleği giyen muhabir, editör, köşe yazarları ile beraber aynı gemi içinde sansür, baskı ve tehditlerle mücadele ettiğimize tanıklık ettim.
Siyasetçiler, işadamları veya farklı çıkar grupları tarafından
bu köşede yazdığım yazılar nedeni ile defalarca kamuoyu önünde
hedef gösterildim, tehdit edildim. Hatta açıkça işten atılmam, bu
gazeteden kovulmam istendi. Yöneticiler ve gazetenin patronu bu
yüzden tehdit edildi. Her seferinde Radikal Genel Yayın Yönetmeni
Eyüp Can Sağlık yanımda durdu. Bu gazetenin sahibi Aydın Doğan tüm
baskılara 4 yıl boyunca direndi.
HEP KÖTÜ HATIRALAR
KALIYOR...
Bu süreç içinde Aydın Bey bana bir gazete patronundan çok meslek
tecrübesi olan bir meslek büyüğümüz gibi yaklaştı. Babıâli’nin kötü
bir geleneği var: Ne yazık ki yıllarca bir kurumda çalıştıktan
sonra ayrılıklar sonrasında herkesin aklında hep kötü hatıralar
kalıyor. Medya tarihine geçmesi gereken pek çok olumlu ‘şey’ bu
yüzden unutulup gidiyor. Oysa ben başta Aydın Doğan olmak üzere
Eyüp Can’a ve Radikal editörlerine bu duruşlarından dolayı teşekkür
etmek istiyorum.
Bazen iyi bir şeyin bitmesinin nedeni daha iyi bir şeyin başlayacağıdır.
Hepinizi tek tek tanımasam da Radikal gazetesindeki yazılarımı okuyan, seven, eleştiren, beğenmeyen, beğenen siz sevgili okurlarıma da ayrıca teşekkürler.
Güzel, umut dolu, sağlıklı, demokratik yarınlarda, yeni mecralarda buluşmak üzere.
Elveda Radikal!