Cüneyt Arkının eli nasıl koptu?

Abone ol

Cüneyt Arkın'ın eli kopmuş. Peki nasıl koptuğunu biliyor musunuz?

Yeşilçam'ın ünlü aktörlerin Cüneyt Arkın, bir dönemin vurdulu-kırdılı filmlerinin de aranılan isimlerindendi. Arkın, o yıllarda bir çok tehlikeli sahnede gözünü kırpmadan oynamıştı. Yine böyle bir sahne sırasında eli kopan Arkın, yaşadıklarını Balçiçek Pamir'in sunduğu 'Söz Sende' programında şöyle anlattı:

ELİM KOPTU

"Ben çok kaza geçirdim. Adam şekerden cam yapıyor, siz de delip geçiyorsunuz. O hem yapıyor hem de şekeri yiyor. Cam kalın olacak, sıkışık olacak, vurduğun zaman patlayacak. Ancak o zaman kazasız oluyor. Sarayın büyük vitray penceresinden içeri gireceğim. Atın ayağı kaydı mermerde, son hızla gidemedik. Benim elim koptu, asılı kaldı. Aldık buz torbasına koyduk. Benim hocama gittik. O an elimi kaybettiğimde başıma neler geleceğini düşündüm. Saniyede kurdum kafamda. Elimin yok olması, benim hayatımın yok olacağı anlamına geliyordu. Anında onun farkına vardım. Bir kere kalem tutamıyorsun, imza atamayacaksın. Sonra elim biraz düzeldi alıştım ama sakat kaldı. Bunu kullanamıyorum."

ELİ ÇALIŞMAYINCA DİZGİNİ DİŞİYLE TUTTU

Daha sonra yaptığı filmlerde elini kullanamadığı için atın dizginlerini dişine alıp, kılıç kalkan'ı da diğer koluyla tutmaya çalışan Arkın, neden kendisini bu kadar zorladığının cevabını hala bulamadığını söy
ledi. "İnsan her zaman herşeyiyle tam mükemmel olmuyor. Benim de işte bu gerizekalılığım var. Niye bu kadar çalışmak zorundasın?" diyerek o dönem arabeskçilerin oynadıkları filmlerde 10 milyon almasına karşılık kendisinin 150 bin lira aldığını anlatan Arkın "Hayatım boyunca birşeyi özledim: Aradaki fark müthiş. Hep dedim ki arabeskçiler gibi 2-3 şişe viski içeyim, 4 şarkı söyleyeyim, deniz kıyısında gezeyim, öyle parayı götüreyim. Hayatımda olmadı böyle bir şey. Şimdi bile dizi teklifi gelse hala zor, kavgalı, hareketlisi geliyor" dedi.

ARTİSLİK DIŞINDAN HER ŞEYDEN PARA KAZANDIM

Şu anda hiç bir şey oynamak istemediğinin altını çizen Cüneyt Arkın, "Çünkü ben bugün oynuyorum, kendimi oynuyorum. Sakat bir kedim vardı, o iyileşti. Bensiz yapamıyor. Karımla 2-3 dedikodum vardır, yazıyorum da...Alkol, uyuşturucuyla ilgili çalışmalarım var. Yağlıboya resim yapıyorum 10 küsur yıldır. 3-4 sergi açtım. Biraz para da oradan kazandım. Ben artistlikten para kazanamadım ama onun dışındaki herşeyden kazandım. Mesela ben rejisörlükten kazandım. 20'ye yakın film yaptım en büyük parayı oradan kazandım. Çünkü benim kuşağım para ve şöhreti bilmiyorduk. O karakter oyuncuları boğaz tokluğuna çalıştılar, sefalet ve açlıkla parklarda, yaşlılar yurdunda öldüler. Onlarsız Türkiye'de film çekilmezdi. Onlar isteselerdi, dünyanın en büyük paralarını alırlardı. Köşkleri, arabaları, şoförleri, hizmetçileri olurdu. Ama hayır, istemedi o güzel insanlar."


KAYNAK: Televizyon Gazetesi

Günün Önemli Haberleri