Cumhurbaşkanlığı'ndan Türkiye'den ABD'ye komplo ididasına yanıt
Abone olCumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun, "Amerika Birleşik Devletleri’ne (ABD) komplo kurduğumuz düşüncesi saçmalıktan ibarettir." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun, Associated Press haber ajansına, Amerika Birleşik Devletleri’nde Türkiye aleyhine yapılan karalama kampanyasını değerlendirdi.
Türkiye'nin Amerikan kanunlarını aşmak için komplo kurduğuna dair asılsız iddiaları yayma çabalarından derin endişe duyduklarını belirten Altun şunları kaydetti:
"Bu ithamlar, 15 Temmuz 2016'da yaşanan ve 251 masum insanın şehit edilmesiyle sonuçlanan hain darbe girişiminin lideri Fetullah Gülen ve suç ortakları tarafından Donald Trump'ın ABD Başkanı seçilmesinden itibaren defalarca ortaya atılmıştır. Bu karalama kampanyası, Amerikan halkını yanlış yönlendirerek bir NATO müttefiki olan Türkiye'nin, Başkan Trump'ın geçiş ekibi ve yönetiminin üyeleriyle yasa dışı bağlantıları olduğuna inandırmayı hedeflemektedir. Amerika Birleşik Devletleri’ne komplo kurduğumuz düşüncesi saçmalıktan ibarettir."
"ABD makamlarının bu dezenformasyon kampanyasının kurbanı olduğunu görüyoruz"
Türkiye Cumhuriyeti'nin on yıllardır Amerikan şirketleriyle iş yaptığını ve bu meşru faaliyetler hakkında ilgili mercilere bilgi verildiğini belirten Altun, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Amerika Birleşik Devletleri’nde herhangi bir usulsüzlük veya yasa dışı faaliyette bulunulduğu suçlamasını kategorik olarak reddediyoruz. Bugüne dek ABD'nin Türk yargısını etkileme çabalarına rağmen Amerikan yasal sürecine saygımızdan ötürü sessizliğimizi koruduk. Ancak ABD makamlarının bu dezenformasyon kampanyasının kurbanı olduğunu görüyoruz. Hain darbe girişiminin üçüncü yıl dönümü olan Pazartesi günü görülecek davada görev yapan savcıların, iddianamelerinde Gülen hakkında olumlu bir tablo çizmeleri bu durumun en açık göstergesidir. Büyük bir terör saldırısının sorumlusuna kurban muamelesi yapmak kabul edilemez. ABD makamlarını, Türkiye'nin yasal taleplerini ciddiye alarak müttefikliğin gerektirdiği dikkat ve titizlikle bu taleplerin gereğini yapmaya davet ediyoruz.”