Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Trump'ın sözde barış planına sert tepki
Abone olCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Trump'ın sözde Ortadoğu barış planı ile ilgili olarak ''Kudüs Müslümanların kutsalıdır. Kudüs'ün İsrail'e verilme planı asla kabul edilemez." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Senegal ziyareti dönüşünde
gündemi değerlendirdi, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Kabul edilemez
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Beyaz Saray'ın 'yüzyılın anlaşması' olarak nitelendirildiği barış planı, Trump tarafından duyuruldu. Bu bağlamda Ankara'nın plana yaklaşımı nedir?" şeklindeki soru üzerine şu değerlendirmelerde bulundu:
"Biz buraya girerken açıklama devam ediyordu. Önceki akşamki konuşmada Sayın Trump'a, "Bu metni bize gönderirseniz, içeriğinde ne var görürüz, ona göre de atmamız gereken adımları veya tavrı belirleriz" dedik. Zaten önümüzdeki hafta içerisinde de Cidde'de İslam İşbirliği Teşkilatı Dışişleri Bakanları Toplantısı olacak. O toplantıya Dışişleri Bakanımız da katılacaklar. Bizim bu konudaki tavrımız belli. Kudüs Müslümanların kutsalıdır. Kudüs'ün İsrail'e verilme planı asla kabul edilemez. Açıklanan plan, barışa ve çözüme hizmet etmeyecektir. Bu plan Filistin ve Kudüs için yeni oldubittiler oluşturma gayretidir. Bu, Filistinlilerin haklarını yok sayma ve İsrail'in işgalini meşrulaştırma planıdır. Hangi girişim olursa olsun, bazı Arap ülkeleri sırtını dönse de biz Filistin'in ve Kudüs-ü Şerif'in hukukunu korumak için uluslararası kurumları harekete geçirmeye ve dünyaya bu meseleyi anlatmaya devam edeceğiz."
"Astana Süreci diye bir şey kalmadı"
Suriye'de yaşananlara ilişkin Rusya'nın tutumu dışında İran'a karşı da baskıların devam ettiği ve bu durumdan Astana sürecinin etkilenip etkilenmeyeceğine ilişkin soru üzerine Erdoğan, "Şu anda Astana süreci diye bir şey de kalmadı. Astana süreci şu anda sessizlikte veya sessizliğe büründü. Astana'yı yeniden ayağa kaldırmak ve yeniden ayağa kalkışı ile birlikte Türkiye, Rusya, İran ne yapabilir, bakmak lazım." ifadelerini kullandı.
Sabrımız bir yere kadar
"2018'de İdlib'in, gerginliği azaltma bölgesi olarak ilanından bugüne gerginlik azalacak gibi durmuyor. Son zamanlarda da saldırılar arttı. Görünen o ki Türkiye'ye basınç uygulayarak göç dalgası planlıyorlar. Bu konudaki değerlendirmeniz nedir?" sorusu üzerine Erdoğan, şu değerlendirmede bulundu:
"Rusya ile gerek Soçi gerek Astana'da bazı görüşmeler, anlaşmalar oldu. Bu anlaşmalara Rusya'nın sadık kalması halinde, biz de aynı sadakatle yola devam ederiz. Şu an itibarıyla maalesef Rusya, Astana'ya da, Soçi'ye de sadık değil. Arkadaşlarımız muhataplarıyla görüşmeler yapıyorlar. Bu görüşmelerde de kendilerine 'İdlib'de bu bombalamaları vesaire durdurdunuz durdurdunuz, durdurmadığınız takdirde bizim artık sabrımız tükeniyor. Bundan sonra ne gerekiyorsa biz de bunu yapacağız.' diye ifade ediliyor. En son Halep'ten bizim tarafa atışları var. Bunlara biz bir yere kadar sabrederiz, sabrettik ama ondan sonra da biz göbeğimizi keseriz. Bu konuda Rusya da eğer biz birbirimize sadık ortaklar isek, tavrını belli edecek. Ya Suriye ile olan süreci farklı yürütecek ya da Türkiye ile olan süreci farklı yürütecek, bunun başka yolu yok. Biz, bir şeyleri kapma gayretinde değiliz. Bir şeyleri almanın, toprak kapmanın gayreti yok bizde. Biz oradaki mazlum, mağdur insanları kurtarmanın gayreti içerisindeyiz."
"Arzumuz Rusya'nın gereken uyarıları yapması"
Rusların "Teröristlere karşı mücadele ediyoruz." dediğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kim terörist? Kendi toprağını savunanlar mı terörist? Bunlar direnişçi. Şu anda bunlara sorarsan Türkiye'deki yaklaşık 4 milyon Suriyeli de terörist. Bunlar nereden kaçtı geldi? Esed'in zulmünden kaçtı geldi. Şu anda bu insanlar bize barınmış durumdalar." dedi.
"Koronavirüs için her türle tedbir alındı"
Koronavirüs salgınına değinen Erdoğan, Türkiye içinde şu an itibarıyla herhangi bir sıkıntı söz konusu olmadığını ve her türlü tedbir alınarak adım atıldığını dile getirdi.
"İsrail medyasına göre hareket belirleyeceksek vay halimize"
İsrail medyasının MİT Başkanı Hakan Fidan'ı hedef göstermesiyle ilgili olarak Erdoğan, şunları söyledi: "
Eğer biz İsrail medyasına göre hareket belirleyeceksek vay halimize. İsrail medyası da istihbarat başkanımız için -imalı vurgu ile- böyle güzel şeyler yazıyorsa doğru istikametteyiz. Hayırlı olsun."
"5 milyondan fazla Cezayirlinin öldürüldüğünü söyledi"
Erdoğan, daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı.
"2'si Fransız, 1'i İngiliz, 3 eski sömürge ülkesini ziyaret ettiniz. Neler gözlemlediniz? Onlar Türkiye'ye nasıl bakıyor? Hem Senegal'de hem de Cezayir'de halk Fransa'ya tepkili. Gözlemlerinizi paylaşır mısınız?" sorusuna Erdoğan, şu yanıtı verdi:
"Özellikle Cezayir'de Cezayir Cumhurbaşkanı Sayın Abdulmecid Tebbun Fransa'ya çok farklı bakıyor. Hatta ben kendisinden bir şey rica ettim. Çünkü bana öyle bir rakam verdi ki bu rakamı öyle zannediyorum ki dünyada siyasi liderler de pek bilmiyor. '130 yılda 5 milyondan fazla Cezayirlinin Fransızlar tarafından öldürüldüğünü' söylüyor. Dedim ki 'Bana bunun belgelerini gönderirseniz, çok memnun olacağız.' Biz milyonlarca biliyorduk da böyle bir rakamı tahmin etmiyordum. Tabi Fransızlar katliamı sadece Cezayir'de değil, Ruanda'da da yaptılar. Yani, birçok Kuzey Afrika ülkesi Fransızların bu tür katliamına tarihte şahit oldu. Bunu bir Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron bilmiyor. Macron'a söylediğimiz zaman kendisi 'Tarih dersi mi veriyoruz?' diyor, böyle bir durum var. Senegal'de de şu anda oraya yönelik olumlu bir bakış yok. Gambiya maalesef işte gördük 3 ülke içinde en fakiri."