Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Osman Kavala açıklaması
Abone olCumhurbaşkanı Erdoğan, Gezi davasında tutuklu yargılanan Osman Kavala'nın müebbet hapis cezasına çarptırılması ile ilgili konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu adam Türkiye'nin Soros'uydu. Yargımız onunla ilgili nihai kararı verdi ve bu karar malum çevreleri rahatsız etti.'' dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan İstanbul'da STK temsilcileri ile
yaptığı iftar programında açıklamalarda bulundu. Erdoğan'ın
gündeminde Gezi davasında ağırlaştırılmış müebbet hapse
çarptırılan Osman Kavala ve karara tepki gösterenler
vardı.
Erdoğan, Osman Kavala hakkında verilen karara ilişkin "Bu adam Türkiye'nin Soros'uydu. Yargımız onunla ilgili nihai kararı verdi ve bu karar malum çevreleri rahatsız etti. Kusura bakmasınlar bu ülkede hukuk var, yargı var. Bu yargı da hakkın egemen olması için bu kararı verdiler." ifadelerini kullandı.
"28 şubat'ın izlerini ortadan kaldırdık"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
"Dostluğunuz fedakarlığınız azminiz için her birinize şükranlarımı
sunuyorum. Büyüklerimiz bize hayrı öğütlerken, yapılan hizmetleri
takdir etme tavsiyelerinde bulundu. Ömrümüzü adadığımız dava şahıs
değil hak ve hakikat davasıdır. Hakka ve hakikate yönelen herkese
bu kapılar açıktır. Büyük bir siyasi bunalımın ardından gelen 2002
seçimleriyle Anadolu ihtilali başlattık. Ülkemizin önünde yepyeni
kapıları açan 3 Kasım seçimleriyle Türkiye daha fazla demokrasi,
ekonomik kalkınma manasına gelen kutlu bir yola girmiştir. Eski
Türkiye güzellemesi yapanlar dönemi bilmeyenlerdir. Bugün 2002
öncesi ile 2022'nin Türkiye'sini karşılaştıran ahlak sahibi herkes
ülkemizin nereden nereye geldiğini görecektir. Eğitimde altyapı
eksikliğini giderdik, hem de 28 Şubat zihniyetinin
yaptığı tahribatın izlerini ortadan kaldırdık. Sağlıkta ülkemizi
cenazelerin borcundan dolayı hastanelerde rehin alındığı ayıptan
kurtarmakla kalmadık, medeni bir yer haline getirdik.
"Bu adam Türkiye'nin Soros'uydu"
En son bir zat ile ilgili verilen karar bazı çevreleri rahatsız
etti. Bu adam Türkiye'nin Soros'uydu. Gezi Olayları'nın perde
arkası koordinatörüydü. Kızlarımızın başörtüleriyle Üniversite
kapılarında süründürüldüğü dönemden şimdi güvenlik güçlerimizin
onları teminat altına aldığı döneme geldik. Dolmabahçe Camii'yi
hatırlayın. Bira kutularıyla oturan o müptezeller. Camiiden
buradaki makamımıza kadar geldiler, Gezi'cilerle
birlikte Taksim meydanına yürüdüler. İşte o Geziciler
maalesef o gün orada kaldılar ve bunu ne adına yaptılar, çevre
adına yaptılar. Bu nasıl çevrecilik. Çevreciliğin
destanını biz yazdık. 5 milyon civarında fidan dikerek yaptık . 12
tane ağacın bir başka yere nakline ne dediler. Bak ağaçları
söküyorlar. Cumhuriyet mitingleriyle darbe çağrısı
yaptılar. 3678 garabetiyle meclis iradesini gasp etmeye çalıştılar.
Siyasi suikastlerle kaosa sürüklemeye kalktılar. Partimizi
kapatmaya çalıştılar.
"Milli iradeyi hedef alan eylemleri asla sineye
çekmedik"
17-25 Aralık yargı darbesiyle hükümetimizi alaşağı etmeye
çalıştılar. 15 Temmuz ihanetiyle saldırılarını canımıza kastetmeye,
darbe teşebbüsüne kadar götürdüler. Bu süreçte aralarında yol
arkadaşlarımızın da olduğu şehitler verdik. Ama milletin iradesini
sırtlanlara, akbabalara, ruhunu emperyalistler satmış alçaklar
çiğnetmedik. Milletimizin bize sandıkta verdi kutlu emanete halel
getirmedik. Daima dik durduk. Sağlam durduk. Hukuktan bir an olsun
ayrılmadık.
Her fırsat nefret siyasetini körükleyenlere rağmen milletimizin tek bir ferdinin burnunun kanamasına izin vermedik. Şahsımıza yönelik pervasızlıkları affettik. Lakin milli iradeyi hedef alan eylemleri asla sineye çekmedik.
"Terörle mücadelede taviz yok"
Kuzey Irak'ta yapmış olduğumuz harekatta beş şehidim oldu ama 60
civarında terörist öldürdük. Ve Parlamento'nun içinde ana
muhalefetin sesi çıkmadı. Parti müsveddesi olan grup ise nasıl
oralara giderler gibi ifadelerle önümüzü kesmeye çalıştılar. Ne
derseniz deyin nerede terörist bulursak oraya benim komandom
girecektir ve girdi. Artık taviz yok. Bundan sonra da oralardaki
operasyonlarımız devam edecek. Tarafsız mahkemelerimizin
darbecileri hak ettikleri cezaya çarptırması demokrasimiz adına
başarıdır. Teşekkür ediyorum.
Artık ne Yassıada var ne Yaslıada var. Şimdi Demokrasi ve Özgürlükler Adası var. Gezi Olayları'yla ilgili kararla yargımız benzer niyetleri taşıyanlara da hukuk ve adalet dersi vermiştir. Gezi Olayları'nın olduğu yerlerde bir tarafta artık camimiz, diğer tarafta Atatürk Kültür Merkezi'miz yepyeni haliyle icrada O plan çerçevesinde inşallah daha başka projelerimiz de olacak.
Türk yargısı imajın değil ülkenin ve milletin bekasının teminatı olan hukukun ve adaletin peşinden gider. Biz de siyasi hayatımızın her safhasında olduğu gibi bugün de milletimiz iradesine zincir burulmasına rıza göstermeyeceğiz."