Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni ekonomi modelini 4 maddede özetledi
Abone olKabine toplantısı sonrasından açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yeni ekonomi modelini 4 maddede özetleyerek hedefin; Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve büyüme olduğuna dikkat çekti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki
Cumhurbaşkanlığı Kabine toplantısı 2 saat 15 dakika
sürdü. Toplantıda, asgari ücret, döviz kurundaki hareketlilik ve
stokçulukla mücadele konuları ele alındı. Kritik toplantının
ardından Erdoğan, özellikle ekonomi gündemine ilişkin net mesajlar
verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
Türkiye şehit yakınlarına galis küfürler eden bir milletvekilinin yaptığı terbiyesizliğin şokunu üzerinden atamamışken bu defa Genel Kurul'da yaşanan bir başka edepsizlik örneğiyle sarsılmıştır.
Kılıçdaroğlu'na tepki
Üstelik bu edepsizlik meclisin ikinci büyük partisinin genel
başkanı tarafından sergilenmiştir. Milleti kendi yalanlarıyla,
iftiralarıyla kandırabileceğini sananların birileri tarafından
şişirildiği anlaşılan egolarıyla geldikleri yer burasıdır. Millete
söyleyecek hiçbir sözü, ortaya koyacak hiçbir programı olmayanların
içlerindeki kini, nefreti bu tarz davranışlarla dışa yansıttığı
görülüyor.
Buradan herkesi TBMM'nin asaletine, nefasetine, izzetine, bu yüce kurumun faziletine uygun davranışlar sergilemeye davet etmek görevimizdir.
İktidarın sadece hayalini kurmakla bile bu derece kendini kaybedenlerin ülkenin başına ne gibi felaketler getireceğini milletimizin takdirine bırakıyoruz.
Bakan Nebati'ye tebrik
Yeni Hazine ve Maliye Bakanımız Nureddin Nebati beye bir kez daha başarılar diliyorum. Sayın Nebati bugüne kadar iş dünyasından sivil toplum faaliyetlerine, milletvekilliğinden bakan yardımcılığına kadar farklı alanlarda farklı görevleri başarıyla yapmış bir kardeşimizdir.
Katar ziyareti
Katar'a resmi bir ziyaret gerçekleştirdik. Katar'la bugüne kadar
son ziyaretimizle birlikte siyasi, askeri, ticari, ekonomik ve
kültürel konuları kapsayan toplam 84 mutabakat imzalayarak
işbirliğimizi sürekli ileriye taşıdık. Ziyaretimiz sırasında
Katar'ın 15 milyar dolarlık yatırıma ilave edilecek hususlarda da
kapsamlı görüş alışverişinde bulunduk.
"Muazzam altyapıyı inşa ettik"
Türkiye'nin yatırım atağı her alanda hızla sürmektedir. Adana'da
1.4 milyar dolar yatırım bedeli olan petrokimya tesisinin temelini
atmıştık. Ülkemizin dört bir yanında yürütülen yüzlerce dev
yatırımı yakından takip ediyoruz. Türkiye'nin kurtuluşunu küresel
çıkar odaklarının güdümündeki reçetelerde değil, kendi kaynaklarını
harekete geçirecek yatırımlarda, istihdamda, ihracatta görüyoruz.
19 yıldır yoluyla, köprüsüyle, barajıyla, santraliyle, sulama
sistemleriyle sahip olduğumuz muazzam altyapıyı bunun için inşa
ettik. 19 yıldır bunca okulu, üniversiteyi, mesleki eğitim
kurumunu, hastaneyi, adliye sarayını bunun için kurduk. 19 yıldır
ülkemizi her alanda bölgesinin ve dünyanın yükselene yıldızı yapmak
için onca mücadeleyi bunun için verdik.
Yeni ekonomi modeli
Ülkemizi 19 yıldır hakka, hakikate, hakkaniyete dayalı bir
demokrasi ve kalkınma anlayışıyla yönetiyoruz. Türkiye'de bu
kavramlardan nasibini almamış bir zihniyet hep olmuştur. Tek parti
faşizmiyle başlayıp darbeler ve vesayet dönemiyle süren, dışarıdan
aldığı destekle kendini milli iradenin üstünde gören, gerektiğinde
terör örgütleriyle dahil her tür şer şebekesiyle işbirliğine giren
bu zihniyet her defasında milletimizin irfanına çarpmıştır. Bu
zihniyet ekonomide yaşanan değişimi de aynı sinsilikle mecrasından
çarptırmaya çalışıyor. Biz ülkemizi yatırım, istihdam, üretim,
ihracat ve büyüme; hedef bu. Bu zihniyet yüksek faizle ekonomiyi
soğutmak, küçültmek ve dolayısıyla istihdamı azaltmak istiyor. Bu
zihniyet ülkemizi tüm siyasi ve ekonomik iddialarından vazgeçirerek
eskiye döndürmek istiyor. Biz ülkemizi büyüterek, işsizliği
azaltarak enflasyonu düşüreceğiz diyoruz, bu zihniyet IMF
reçetelerini dayatarak Türkiye'yi yeniden siyasi ve ekonomik
boyunduruk altına sokmak istiyor. Salgın döneminde benzer bir
tabloyla karşı karşıya kaldık. Küresel ekonominin yüzde 3.4
küçüldüğü geçen yıl biz yüzde 1.8 oranında büyüme kaydettik. Bu
yılkı büyüme oranımız çift haneli rakama doğru gidiyor.
Müjdeleri peş peşe sıraladı
Bugün de salgın
döneminde başlattığımız esnaf kredilerine hazine faiz desteğiyle
ilgili bazı bilgileri paylaşmak istiyorum. 2021 yılında
kullanılan yaklaşık 60 milyar liralık esnaf kredisinin 5.2 milyar
liralık faiz yükünü hazine üstlenmiştir.
3 yıl boyunca hazinenin yapacağı faiz desteği ödemeleri toplamda 26 milyar lirayı bulacak. Böylece esnafın ilave yük altına girmeden işini gücünü devam ettirmesini sağlayacağız.
Ayda 1.7 milyar lira katkı sağlayan indirimli stopaj uygulamasını mart sonuna kadar devam ettirme kararı aldık.
Bir müjde de çiftçilerimize... Kuraklık nedeniyle buğday, arpa, çavdar, yulaf, nohut ve mercimek üreticilerimiz verim kaybına uğradı.
651 bin üreticimize toplamda 2.6 milyar lira kuraklık desteği ödemesini aralık ayının 2. yarısında çiftçilerimizin hesaplarına yatırıyoruz.
Tarımı desteklemeyi, çiftçilerimiz tohumu toprakla buluşturması,
ekmesi, biçmesi, üretmesi için ne gerekiyorsa yapmayı
sürdüreceğiz.
Yeni hasat sezonunda destekleme politikalarımızı girdi fiyatlarında
yükselişleri dikkate alarak belirleyeceğiz.
Yeni hasat sezonunda destekleme politikalarımızı girdi fiyatlarında yükselişleri dikkate alarak belirleyeceğiz.
Önümüzdeki günlerde farklı kesimlere yönelik ilave destek programlarımızı paylaşmaya devam edeceğiz.
Salgınla ilgili gelişmeleri de yakından takip ediyoruz. Avrupa'da yeniden yükselişe geçen salgın ülkemizde kontrol altındaki seyrini sürdürüyor.
"Stokçularla sonuna kadar mücadele
edeceğiz"
Büyük hedeflere doğru ilerlerken
insanlarımızın günlük hayatlarında yaşadıkları sıkıntıları
görmezden gelmiyoruz. Fahiş fiyat artışları konusundaki her
şikayeti dinliyoruz. Buradan tüm bakanlıklarımıza, kurumlarımıza,
belediyelerimize talimat veriyorum: Girdi maliyetlerindeki ve kurla
izah edilemeyecek fiyat artışı yapan ve stokçuluk yapan kimsenin
gözünün yaşına bakılmayacaktır. Hem idari hem hukuki işlemlerle
kendi milletine böyle ağır bir suç işleyenlerin yakasına
yapışılacaktır.
Bu konunun serbest piyasa ekonomisiyle uzaktan, yakından ilgisi yoktur. Serbest piyasa ekonomisi kuralsızlık, insafsızlık, ahlaksızlık demek değildir. Hükümet olarak aşırı fiyat yükselterek ve stokçuluk yaparak piyasayı zehirleyenlere karşı sonuna kadar mücadele etmekte kararlıyız.
Bizim karşı çıktığımız ve mücadele ettiğimiz tek şey sömürüdür. Bankada, yastık altında, kasasında parası, özellikle de dövizi bulunan bireylere ve kurumlara çağrı yapmak istiyorum. Herkesi yatırım, istihdam, üretim, ihracat temelleri üzerine inşa ettiğimiz yeni ekonomi politikamızın getirdiği fırsatları değerlendirmeye davet ediyorum. Fiyat ve kur artışlarının yol açtığı dalgalanma bir süre sonra mutlaka duracaktır.
Salgınla birlikte yeniden yapılanan küresel ekonomik sistemde yıldızı parlayan ülkelerin en başında Türkiye var. Döviz, altın ve TL cinsinden tasarrufu bulunanların da bu büyük atılıma katılmaları halinde ülkemiz çok daha kısa sürede dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında girebilecek seviyeye ulaşacaktır.
Ülkemizdeki fiyat artışı sorununu arzdaki bozulmadan değil, girdi fiyatlarındaki belirsizlik ile açgözlülükten kaynaklandığını biliyor ve bunun da tedbirlerini alıyoruz.