Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kendi seçmenlerini aldatmaktan utanmıyorlar
Abone olMuhalefetin seçim gecesi 'kazandık' açıklamasına tepki gösteren Erdoğan, "Bal gibi önde olduğumuzu biliyorlardı. Kendi seçmenlerini aldatmaktan utanmıyorlar" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, katıldığı canlı yayında
seçimin 2. tura kalmasını değerlendirdi. Meclis'te çoğunluğu
aldıklarını söyleyen Erdoğan, 28 Mayıs'ta yapılacak seçimlere
ilişkin, "29 Mayıs'a çok farklı uyanacağız. Çok oy alacağımıza
inanıyorum." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kanal D-CNN Türk ortak yayınında 28. dönem milletvekili, ikinci tura kalan Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve gündeme ilişkin Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan ve Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Hande Fırat'ın sorularını yanıtladı.
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan satır başları:
Böyle bir programı seçimden sonra sizinle yapıyoruz. 14 Mayıs'ta rekor katılımla milli iradeyi sandığa yansıtan vatandaşlarıma teşekkür ediyorum. Türkiye'mize yakışır demokrasi şöleni yaşadık. Dünyada eşi benzeri yok, yüzde 90'a varan katılım. Siyasal katılımı artırmak için çaba serf eden adaylara ve görev yapan kamu personeline teşekkür ediyorum.
"Deprem bölgesini ziyaret edeceğim"
Milletimiz 27 milyondan fazla oyla şahsımıza teveccüh gösterdi.
Yüzde 49,5 oy oranına kavuştuk. Sandıkta tecelli eden irade,
başımız gözümüz üstünedir. Bugün tüm liderlerle görüşme yaptım. 12
günü iyi değerlendireceğiz. Rehavete kapılmayacağız. Deprem
bölgesinin belli bir bölümünü hafta sonu ziyaret edeceğim. Miting
pek düşünmüyorum. Deprem bölgesinde miting benzeri toplantılar
yapabiliriz. Çok hakaret ettiler, çok çok yanlış ve çirkin. Devlet
Bey ile yaptığım görüşmede, 'Ben gelmeye hazırım' dedi. Belki Fatih
Bey de gelecek. Hatay Defne'de malum hastane konusunda 'Yapamazlar'
deniyordu. Devlet Hastanesi bitme noktasına geldi. Orayı belki açma
durumumuz olacak. Sadece iç kısmının aksamı değil, çevre ve peyzaj
yapma suretiyle vatandaşı psikolojik olarak etkilemesini
önemsiyorum.
"Milletimiz kumpas ve kaset siyasetini reddettiğini göstermiştir"
Bekledikleri oyları almadıkları için 'Buralara destek, yardım yok' gibi ifadeler. Kampanyamızı samimiyet üzerine kurduk. Daima dürüst olduk, yalan söylemedik. Milletimizin aklını, irfanını hiçbir zaman hafife almadık. Tüm sözlerin arkasındayız. İnşallah 28 Mayıs'tan sonra hepsini hayata geçireceğiz. Milletimiz kumpas ve kaset siyasetini reddettiğini göstermiştir. Muhalefetin terör örgütü uzantılarıyla Seçim kazanamayacağını anlamış olması gerekir. Millet terör örgütüne oy vermiyor. Sayın Kılıçdaroğlu'nun kendisine ve milletine iyilik yapıp temiz siyaset yürütmesini bekliyoruz.
"Deprem bölgesi için tehdit sallıyorlar"
Vatandaşım samimiyet içerisinde bir final var böyle tamamlanmasını bekliyor. Onlarda sadece kan kin ölüm var. Hâlâ hatayı kendinde değil millette arıyorlar. Deprem bölgesi için tehdit sallıyorlar. Kendilerine oy vermeyenlere hakaret ediyorlar. Gençlerimize umutsuzluk aşılıyorlar. Devletin kurumları görevini bilir gereğini yapar. Bu kifayetsiz muhterisler CHP'nin başında olduğu sürece millet ne mesaj verirse versin gereğini yapamayacaklar. Biz oranın bize olan oy noktasında yaklaşımını biliyoruz. Benim için Defne'de ölen insanlar önemli. Ben bugüne kadar gerek başbakanlığım, gerekse cumhurbaşkanlığımda böyle bir ayrımı hiçbir yerde yapmadım. Van bizim yüksek oy aldığımız bir il değil. Depremde kendim orada oldum. Yıkılmış olan yerde muhalif partidendi. Sular kesildi. Adam müdahale etmeyince Veysel Bey'e dedim, 'DSİ'yi buraya sok, sorunu çöz' dedim. Van'da Erciş'e kadar Van Gölü'nün etrafında yalı yapar gibi konutlar yaptık. 'Burada bize oy çıkmıyor' demedik süreci devam ettirdik. Şu anda bile Van'da 2. parti konumundayız bu kadar hizmete rağmen. Ben aynı hizmeti vermek mecburiyetindeyim. Milletimize hizmet için varımızı yoğumuzu ortaya koyduk, koyuyoruz. Deprem bölgesinde, 50 bin vefatımız var. Elini kolunu kaybetmiş insanlarımız var. İhmal edebilir miyiz? Kucaklayacaksın, ihtiyaçları gidereceksin. Bazıları hala anne babasının öldüğünü bilmiyor.
"İstikrar ve güven çok önemli"
Ben yerelden başlayayım. İstanbul'da belediye başkanlığı CHP'de. Meclis bizde. Ankara'da durum aynı. Meclis kahir ekseriyetle bizde. Sağlıklı yönetim isterseniz, gerek yürütme gerek yasama. Bu uyumlu olursa netice çok daha farklı olacaktır. Parlamentoda sağlıklı yapı ortaya çıkmazsa sıkıntı olacaktır. Yürütme ve yasamanın uyumlu çalışması, hükümetin kalkınmasına hizmet eder. İstikrar ve güven çok önemli. İstikrarlı yönetim varsa ülkede huzur ve refah olur. Geçmişteki koalisyon hükümetlerinde ne çileler çektik. Cumhur İttifakı'nın parlamentodaki güçlü duruşu hükümet olarak bizi de güçlü kılıyor.
"29 mayıs'a inşallah çok farklı uyanacağız"
Şu andaki yapı erken seçime gitmeyi vermiyor. Cumhur İttifakı 322 milletvekili ile parlamentoda olduğu sürece öyle olmaz. 29 Mayıs'a inşallah çok farklı uyanacağız. 'Birinci turdaki yol haritasını aynen uygulayacağız' diyemem benzeri bu hafta sonu deprem bölgesinde uygulayacağız. İstanbul, Ankara'da teşkilatımızın yoğunlukla şehri ziyaretlerle ülkemizin buralara yığınak yapmış olan şehirlerde dernekler var. Hemşehri dernekleri ile iç içe olacağız. Görüşmelerle esnaf odalarıyla yapacağımız buluşmalarla bu süreci farklı işleyeceğiz. Milletimizin yine sandıklara koşacağına inanıyorum. Mayıs ayındayız özellikle Karadeniz'de çaya fındığa gidenler olabilir. Ben diyorum ki bunları erteleyin. Oyunuzu kullanın öyle ziyaretlerinizi yapın. Cumhurbaşkanı veya başkan kuracağı kabinede birçok özellik arar. Bizim mevcut kabinemiz bu süreçte büyük sınav verdi. Yeni dönem farklı olacaktır. Üzerinde çalışmalarımız var. Güçlü bir kabineyle yeni dönemde mevcut eksikleri gidermek suretiyle, Türkiye Yüzyılı'nı güçlendirerek yola devam etmek istiyoruz. CHP gibi 'Rusya'ya meydan okuyayım' böyle bir şey yok. Rusya ile de Amerika, Çin ve Batı ile irtibat halinde olduk. Bundan sonra da aynı şekilde yapacağım. Siz bir ülkeyi kenara attığınızda kaybedersiniz. Seçim sonucuna göre, ittifak olarak 322 vekile ulaşmış olduk. Muhalefette böyle bir çoğunluk söz konusu değil. Partimde maalesef bir düşüş, vekillerde eksiklik söz konusu. Bunun üzerinde teşkilat başkanlığımız çalışıyorlar. Eksikleri gidermek suretiyle önümüzdeki döneme hazırlık yapmamız lazım. Gereken adımları atacağız.
"Deprem yerlerine turist gibi gittiler, destek yok döndüler"
6 Şubat'ta insanlık tarihinin en büyük afetlerinden birini yaşadık. 50 bin canımızı toprağa verdik. Afetin ardından devletimizin imkanlarını seferber ettiğini görüyoruz. Yerel yönetimler var. Büyükşehirlerden 10 tanesi bunlarda. İstanbul, Ankara, İzmir. 'Ücretsiz otobüs' dediler olmadı, 'traktör' dediler, verilmedi. 'Süt' dediler, verilmedi. Verdikleri sözleri tutmadılar. Biz hangi sözü verdiysek tuttuk. Yapamayacağımız sözü vermedik. Ben bunlara 'deprem turisti' diyorum. Deprem yerlerine turist gibi gittiler, destek yok döndüler. Ben de yangında Manavgat'a gittim, 'biri traktörüm yandı' dedi. Ben 'gelecek' dedim, kendisine gönderdim. Aynı şekilde konut, 'benim halim ne olacak?' dedi. CHP'liymiş. 'Biz konutları yapacağız' dedim. Teslim ettikten sonra gittim, yanıma sokuldu, 'Ben söylediğinize inanmıyordum' dedi. CHP'liydim dedi. 'Şimdi benim evime gel' dedi. Bize inandılar. 'Köy evlerini yapıp teslim edeceğiz' dedik. Yaptık, Devlet Bey ile teslim ettik. Devlet Bey nükte yaptı, 'Bunlar nasıl köy evi ki yanında ineği de var' diye.
"Yurtdışındaki vatandaşlarımızı hiçbir zaman yalnız bırakmadık"
Erdoğan değil de 'Yaparsa 'Reis' yapar' diyorlar. Mutlu oluyorum. Vatandaş teyit ettiğine göre görevimizi yapmışız. Bundan sonra da mahcup olmayacağız. '3 ayda hastane yapacağız' dedik. Bir tanesi 'Neye göre yapacaksın?' dedi, adam zavallı. Bunlar inşaat mühendisi, müteahhit değil ki. Anlamaz bu işten. Biz İstanbul'da Atatürk Havalimanı'nda Murat Dilmener hastanesini yaptık. Bin 6 odalı. 3 ayda bitirdik. Temeli aynı şekilde yapıldı. Radyan temel diyorlar. Çelik konstrüksiyon olursa durum çok farklı. Defne Hastanesi ortada gün gün çekimleri yapıldı. Pandemi döneminde çok büyük orada işler gördü. Aynısını Anadolu Yakası'nda Sancaktepe'de yaptık. Yurtdışında 1 milyon 800 bine yakın oy kullanıldı. Şahsıma 1 milyon üzerinde oy çıktı. Tüm vatandaşlarıma teşekkür ediyorum. Onların ne tür çileler çekerek oy kullanmaya gittiklerini biliyorum. Bunu çok kıymetli buluyorum. Gurbetçilerimiz 21 yıldaki değişimi çok iyi anlıyor, görüyor. Yurtdışındaki vatandaşlarımızı hiçbir zaman yalnız bırakmadık. Birçok adımı onlar için attık. Yurtdışı vatandaşlarımız da 28 Mayıs'ta büyük katılımla sandığa gideceklerdir. Ben rica ediyorum.
"Gençlerimizin önünü açmış bir siyasetçiyim"
İlk turda elde ettiğimiz başarıda gençlerin büyük payı var. Siyasi hayatının tamamında gençlerle yol yürümüş siyasetçiyim. Seçme ve seçilmeyi 18'e indirmede attığımız adımlarla gençlerimizin önünü açmış bir siyasetçiyim. Gençlik kollarından gelen bir siyasetçiyim. Benim gibi gençlik kollarında gelen siyasetçi yok. Gençlik Kolları Başkanını İzmir'de ilk sırada aday gösterdik. Emeği var, karşılığını bulması lazım. Listelerde gençlerimiz var. Biz önlerini açacağız ki, dinamik bir parlamento olsun. Tahsillere baktığımızda başarı görüyoruz. Kılıçdaroğlu böyle bir adım atmadı atamadı. Onlar gençlere umutsuzluk vaat ediyor. Biz umut vaat ediyoruz.
"BAL GİBİ ÖNDE OLDUĞUMUZU BİLİYORLARDI"
Bunlar klasik CHP ve Bay bay Kemal davranışı. Milleti aldatma çabalarına Seçim gecesi de ara vermediler. Yalan söylemeden duramıyorlar. Bizim önde olduğumuzu bal gibi bildikleri halde 'kazandık' açıklaması yaptılar. Gerek YSK gerek AA görevini başarıyla yerine getirmiştir. Kendi seçmenlerini aldatmaktan utanmıyorlar. Bunlar beceriksizliklerine kılıf bulma çabalarıdır. Milletimiz cevabı 28 Mayıs'ta tekrar verecektir. Biz kazanınca ülkede kimse kaybetmeyecek. Bu 2 kere 2, 4.
Yeni meclis başkanı kim olacak?
Aklımda hafıza kayıtlarımda olanlar bende kalsın ki, arada göreve geçici Meclis başkanı gelecek. Şu anda Devlet Bey ile bu süreci geçireceğiz. Bugün görüşme fırsatımız oldu. Hak onun. İnşallah bu adımı atmış oluruz. Devlet Bey'in adeta devlet anlayışı içindeki sükunetiyle bu süreci atlatır. Meclis Başkanlığı seçimlerini de rahatlıkla geçirmiş oluruz. Parlamento oluşmuş olacak, sonrasına da bakar yoluna koyarız.
"Onlar tamamen CHP'nin kendi meselesi"
Bunların hiçbirini siyasi ahlak açısında doğru bulmuyorum. Yol ayrımı olmuştur, bu iş bitmiştir. Derdimiz yok. Onlar tamamen CHP'nin kendi meselesi. İç meselesidir. Bizim buradaki siyasi ahlak noktasında ortaya koyulacak ferasettir. Aksi takdirde ülkeye faydalı olamayız. Cumhur İttifakı ortaklarımızla yol yürümeyi sürdürüyoruz. İttifakımız pazarlık esasına göre değil, ilke birliğine göre şekillenmiştir.
Kılıçdaroğlu'nun 'buradayım' videosu
İzledim. Ben CHP'li olmadığıma göre mesaj bana değil. CHP'lilere sormak lazım. Kaybetmenin sorumluluğunu hiçbir zaman üzerine almaz. Masa arkadaşlarına laf söylemek yerine hıncını masadan alıyor. Koltuğunu kaybetme korkusu olunca mutfaktan çıkmış odasına geçmiş. Parti içindeki muhaliflere göz dağı veriyor. Şu anda 28 Mayıs sonrası önemli. Kılıçdaroğlu'na kendi partisi de 28 Mayıs'tan sonra gereken cevabı verecektir. Kendisin de bir şey beklemeden kararını vermiş olabilir.
"CHP anket partisi, biz sandığın partisi olduk"
Sahte bir anket pazarı kuruldu. Görüldüğü gibi hepsi iflas etti. Esas anketi 14 Mayıs'ta milletim yaptı. 2.nihai anketi 28 Mayıs'ta milletim yapacak. Bu anketle üzerinde tartışma yapılmayacak bir netice çıkacaktır. 11 ildeki deprem aslında anketleri alt üst etmiştir. Anketçilerde pazardan nasibini almak için yalandan da olsa partileri koltuk altına aldı. Arkadaşlarıma söyledim, 'Ben meydanlara inanıyorum' dedim. En iyi anketi milletim sandıkta yapacak demiştim. Sandığın partisi olarak, CHP anket partisi, biz sandığın partisi olduk. Biz hakikatin, CHP yalanın tarafı olmuştur.