Çukurova ile imzalar atılıyor
Abone olTasarruf Mevduatı Sigorta Fonu Başkanı Ahmet Ertürk, Çukurova Grubu ile protokolü bu hafta imza altına alacaklarını umut ettiklerini söyledi. İşte Ertürk'ün açıklamaları:
CNN Türk'te ''Ekonomi Özel'' programına katılan Ertürk, TMSF'ye
devredilen bankaların faizli değerlerle 38 milyar dolar civarında
maliyetinin söz konusu olduğunu belirtti. Gelecekte yapacakları
tahsilatların bugünkü değerinin 6.2 milyar dolar olduğunu ve bunun
daha yüksek gerçekleşmesinin beklenebileceğini ifade eden Ertürk,
6.2 milyar doların 5.5 milyar dolarlık kısmını kredi
tahsilatlarından, yaklaşık 500 milyon dolarını iştiraklerden, 200
milyon dolarını stoklarındaki gayrimenkul satışlarından
beklediklerini kaydetti. Ertürk, 15 yılda tahsil edecekleri parayı
1-2 yıl içinde tahsil etmenin yararlı olacağını vurgulayarak, ''15
yıl TMSF'nin yaşaması, topluma bir yük. O sebeple, 15 yıllık, 10
yıllık protokolleri nasıl bugün 1-2 sene içinde tahsil edip,
TMSF'nin tahsilat politikalarını sona erdiririz onun hesaplarını
yapıyoruz'' diye konuştu. Tahsilat potansiyellerini yükseltmek için
bireysel ve kurumsal kredilerde peşin ödemelere indirim
uyguladıkları kampanyanın sona erdiğini anımsatan Ertürk, Fon
bankalarına borcu olan hakim ortak dışındaki firmalara peşin ödeme
durumunda yüzde 50 indirim getirdiklerini söyledi. ''Yaşlı
alacaklar'' olarak nitelediği kurumsal alacakların ne kadarını
tahsil edebilirlerse kendilerini başarılı olmuş sayacaklarını dile
getiren Ertürk, ''1.2 milyar dolar civarında bir başvuru yapıldı.
400-450 milyon dolar civarında bir tahsilat bekliyoruz ki, bu
bugüne kadar 900 milyon dolar tahsilat yapmışız, bugüne kadar 3
yılda yapılan tahsilatın yüzde 50'isini biz 3 ay içinde yapmış
olacağız'' dedi. Kampanya çerçevesinde bireyselde 9 bin 500 kişinin
başvuru yaptığını, 8 trilyon liralık bir tahsilat
gerçekleştirdiklerini bildiren Ahmet Ertürk, bireyselde yüzde 70
tahsilat oranına ulaştıklarını söyledi. Alacak Satış Projesi
ihalesini tekrarlayacaklarını, Ağustos ayı ortasında teklifleri
alacaklarını duyuran Ertürk, buradaki portföy büyüklüğünün 220
milyon dolar civarında olduğunu bildirdi. Ertürk, ''Kampanyadan
beklediğimiz tahsilatları toplarsak, yüzde 33-35 civarında bir
tahsilat oranına ulaşmış olacağız. Kampanya sonucunda, Varlık
Yönetim Şirketlerinin de hayata geçmesini bekliyoruz'' dedi.
ÇUKUROVA GRUBU İLE PROTOKOL Ertürk, ''Bankalara el konmasaydı, bir
kısmına sermaye enjeksiyonu yapılsaydı daha iyi olur muydu?''
sorusuna karşılık, şöyle dedi: ''Devredildiği tarihlerde bu
bankaların tüm yükümlülüklerini kapatsaydık, o tarihlerde 32 milyar
dolar, demek ki, 32 milyar dolarla realize olacaktı. Ama mevduat
dışı yükümlülüklerin bir kısmını da çıkarırsanız şu anda bizim
aktardığımız kaynak 27.8 milyar dolar. Bu rakamlar civarında bir
maliyetle biz bu işin altından çıkabilirdik diye düşünüyorum.
Artık, bankaların geçmişteki politikalarla fona devir dönemlerini
kapatmamız lazım. Eğer bir bankanın mali yapısı hayatını
sürdüremeyecek ölçüde zayıflamışsa, o bankanın bankacılık yapma
yetkisinin elinden alınması, faaliyetlerinin durdurulması,
tasfiyesinin Fon bünyesinde gerçekleştirilmesi, doğrusu bu.''
Çukurova Grubu ile yapılan protokolden bahsederken Ertürk, burada
taraf olan BDDK'nın, Yapı ve Kredi Bankası açısından bir gözetim ve
denetim müessesesi alarak devrede olduğunu söyledi. Ertürk, 2.1
milyar doların ortalama 13 ayda tahsil edileceğini ifade ederek,
''Toplamda, 4.1 milyar dolar bir kaynak girişi olacak, ortalama 20
aylık süre içinde'' dedi. ''PARA KONUSUNDA BİR TEREDDÜDÜM YOK''
Çukurova Grubu ile yaptıkları protokolün kaynak girişine ilişkin
olduğuna dikkat çeken Ertürk, ''Ama elbette her protokol gibi bunun
da gerçekleşememe ihtimali olabilir. Eski protokol, yürürlükte
kalmaya devam edecek. Yeni anlaşmayı ek protokolle hayata
geçireceğiz. Eğer herhangi bir şekilde bu ek protokol işlemezse
eski protokol yürürlüğe devam edecek'' diye konuştu. TMSF Başkanı
Ertürk, Çukurova Grubu ile bu hafta protokolü imza altına
alacaklarını umut ettiklerini ifade etti. Ertürk, ödenecek paranın
kaynağına ilişkin bir soru üzerine şunları söyledi: ''Paranın
kaynağı tabii ki önemli. Özellikle uluslararası regülasyonlar, kara
para konusundaki plan... O konularda da tabii herhangi bir tereddüt
söz konusu olmayacak. Çünkü, uluslararası bankacılık sistemi
üzerinden gelecek olan bir para söz konusu. Dolayısıyla, orada bir
tereddüt yok o anlamda.'' Paranın geleceği varsayımıyla
protokolleri yaptıklarını belirten Ertürk, ''Paranın gelip
gelmemesi bizim açımızdan çok hayati bir önem değil. Biz, paranın
geleceği varsayımıyla bu protokolleri yapıyoruz. Ama, paranın
gelmemesi ya da bir şekilde protokolün herhangi bir şekilde akamete
uğraması halinde zaten bizim bir protokolümüz var. Ama benim o
konuda, paranın kaynağı ve gelip gelmeyeceği konusunda bir
tereddüdüm yok'' dedi.