Cübbeli Ahmet Hoca 'rüyam gerçek çıktı" deyip muhalefeti destekleyenlere 'Ebu Cehil' benzetmesi yaptı
Abone olCübbeli Ahmet Hoca'dan Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci turunun sonuçlanmasının ardından sosyal medya hesabından açıklama yaptı. Rüyasında gördüğü gibi Erdoğan'ın "kazandırıldığını" savunan Cübbeli Ahmet Hoca, muhalefete oy veren özellikle muhafazakarları da şeytana kanan Ebu Cehil'e benzetip, siyonistlere kanan zavallılar ilan etti.
Cübbeli Ahmet Hoca olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, seçim
kampanyası sürecinde sürdürdüğü siyasi açıklamalarını seçimin
sonuçlanmasıyla birlikte de sürdürdü. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın
kazanmasında Adnan Menderes, Necmettin Erbakan, Ahmet ve TEnzile
Erdoğan'ın ruhaniyetlerinin de Erdoğan'ın kazanmasında etkili
olduğunu ifade etti. "Bu fakir kardeşinizin iki ay kadar
önce gördüğü ve onlarca kişiye anlatarak şâhit tuttuğu rüyâsında
buyrulan: 'Mutlaka kazandıracaklar' sözünün de sâdık olduğu böylece
anlaşılmış oldu" diyen Cübbeli Ahmet Hoca,
"Bedir'de mel’ûn iblîs’in vaadine aldanıp helâk olan Ebû
Cehiller gibi bu seçimlerde de sahtekâr Siyonistlerin vaadlerine
aldanan zavallı bîçârelere bu zafer ibret olsun" dedi.
İşte Cübbeli Ahmet Hoca'nın Twitter hesabından yaptığı açıklamanın
tamamı...
Büyüklerin dirilerinden sonra ölüleri...
Bir seçim başarısının tahlîli: Birinci turdan önce kıymetli büyüklerden diriler ziyâret edildi fakat maksat tam hâsıl olmadı, gerçi fayda yok denemez. Çünkü meclis çoğunluğu kazanıldı velâkin bu turdan önce geçmiş büyüklerden Ebâ Eyyûb el-Ensârî Radıyallâhu Te'âlâ 'Anh Hazretleri ziyâret edildi ki Bedir Ehlinden olan o yüce sahâbînin tasarrufu inkâr edilemez. Tabî ki burada Merhûm Şehît Adnan Menderes ve iki şehît arkadaşının, ayrıca büyük Mücahit Necmettin Erbakan hocamızın ve zikir ehli sâlih insanlar olduğunu bildiğimiz Tenzile ve Ahmet Erdoğan çiftinin ziyâretlerinin kazandırdığı himmet ve teveccühün de payı göz ardı edilemez.
İki ay önce gördüğüm rüyayı anlattım...
Bu sefer maksat tam hâsıl oldu. Bu da bize neyi gösteriyor? Tasavvuf kitaplarımızda çokça zikredilen ve Osmanlı'nın, birçok velînin türbesine yazdırmış olduğu: “İşlerde hayrete düştüğünüz zaman kabir ehlinden yardım isteyin.” (İbnü Kemâl, er-Risâle fî Şerhi’l-ehâdîsi’l erba‘în sh:62, ‘Alî el-Kārî, Şerhu Müsnedi Ebî Hanîfe, sh:227; el-Âlûsî, Rûhu’l-me‘ânî, 16/42) rivâyetinin tecrübeyle sabit bir hakîkat olduğunu ifade ediyor. Bu fakir kardeşinizin iki ay kadar önce gördüğü ve onlarca kişiye anlatarak şâhit tuttuğu rüyâsında buyrulan: “Mutlaka kazandıracaklar” sözünün de sâdık olduğu böylece anlaşılmış oldu. Fakat ilgi çeken husûs “mutlaka kazanacaklar” buyrulmayıp; “mutlaka kazandıracaklar” buyrulmuş olmasıydı ki bu kazandıracak güçler demek ki tasarruf sahibi geçmiş büyüklerimizin azîz rûhâniyetleri imiş.
Erdoğan'ın Suriyeli ulemalara tavrı da...
Tabî ki bu başarının elde edilmesindeki en büyük etkenlerden biri hatta en önde geleni, kıymetli Cumhurbaşkanımız Tayyip Bey’in aldığı duâlardır. Burada da en büyük pay hiç şüphesiz Sûriye başta olmak üzere diğer birçok İslâm ülkesinden muhâcir gelen ve zâlimlerin zulmünden kurtulan ulemânın ve evliyânın duâlarıdır.
Dün gece Efendimizin kabri başında...
Medreselerde seher vakitlerinde okunan binlerce Hatm-i Şerifler,
Salât-ı Tefrîciyye ve Salâten Tüncînâlardır. Bu gece taze okunmuş
yeni biten beş bin Hatemât-ı Şerîfe’nin duâsını da Sünnet-i
Nebeviyye kanalındaki canlı yayında; Yeşil Kubbe ve Ravza-i
Mutahhara’yı temâşâ ederek saat üçte, seher vaktinde Salâtü'l
Fâtihler ile beraber yapmak bu fakire nasib olmuştur. Bed'ü'l Emâlî
Kasîdesi’nde buyrulduğu üzere: “Dalâlet ashâbı nefyetse de Ehl-i
Sünnet’e göre duâların çok ziyâde tesîri vardır.” Allâh-u Teâlâ
bundan sonra da bu duâların devamıyla muvaffakiyetlerin
ziyâdeleşmesini ihsân eylesin. Âmîn!
Ebu Cehil'in şeytana kanması gibi...
Vatanımıza ve milletimize hayırlı ve uğurlu olsun, Ehl-i Sünnet’in ihyâsına ve Ehl-i Bid’at’ın imâtesine vesîle olsun. Bedir'de mel’ûn iblîs’in vaadine aldanıp helâk olan Ebû Cehiller gibi bu seçimlerde de sahtekâr Siyonistlerin vaadlerine aldanan zavallı bîçârelere bu zafer ibret olsun velâkin gözünü hırs bürümüş olanlar hiçbir ibretlik hâdiseden ders çıkartamazlar ve tekrar aynı rüsvaylığı yaşamaya şimdiden talip olurlar. Ama ne yapalım, İmâm-ı Rabbânî Hazretleri’nin buyurduğu gibi: “Zarara râzı olan nazara müstahak olmaz.”