CRR'de Itri Konseri
Abone olCRR'de Buhuri-Zade Mustafa Itri anısına unutulmaz bir gece yaşanacak. Canan Altınay'ın hazırladığı gecede İnci Çayırlı ve Zafer Tekelioğlu sahne alacaklar.
Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda Türk Müziği'nin Piri
Buhuri-Zade Mustafa Itri anısına unutulmaz bir gece yaşanacak.
Canan Altınay'ın hazırladığı gecede İnci Çayırlı ve Zafer
Tekelioğlu sahne alacaklar. 13 Mayıs 2005 Cuma (bugün) saat
19.30'da gerçekleştirilecek olan etkinliğin bilet fiyatları ise 8-9
YTL. BUHURÎ-ZÂDE MUSTAFA ITRÎ Itrî, Türk Mûsikîsi içinde yetişmiş
en kudretli bestekârların başında gelir. Klâsik mûsikîmiz onun
kişiliğinde doruk noktasına ulaşmıştır. Merâgalı Hoca Abdülkâdir'le
şekillenen formlar onun dâhiyane buluşları ile erişilmesi güç bîr
kalıba dökülmüş, yüzyıllar boyunca kendisinden sonra gelen büyük
bestekârların hemen hemen hepsini etkilemiştir. Makamlarımızın
seyir ve karakterine vukufu, eşsiz ritm anlayışı ve form bilgisi,
melodik cümle yapısı içinde uygulamış olduğu modülasyon tekniği
gibi özellikleriyle bulunduğu yüceliğe hakkiyle ulaşmıştır. Sanatı
değerlendirilirken, üslubunun niteliği ile yapıtlarındaki teknik
özellikler birbirine bağlı iki düzey olarak ortaya çıkar. Itrî'nin
müziği 17. yy'da henüz oluşum aşamaları içindeki bir müzik
üslubunda "klasik" diye nitelendirilebilecek özellikler taşır.
Kişisel duygu ve düşüncelerini dile getirmediği, bütünüyle kendine
özgü, kişilikli bir anlatım yaratabilmiştir. Müziğinin dengeli,
oturmuş bir yapısı vardır; yapıtlarının en dokunaklı bölümlerinde
bile, duygusallıktan, abartamadan, gereksiz süslemelerden
kaçınmıştır, cümleleri açık seçik ve berraktır. Hiçbir bestesinde
alışılmış ezgi örneklerine rastlanmaz. Belli bir makamdaki yapıtı,
başka bir bestecinin aynı makamdan bir yapıtıyla
karşılaştırıldığında, o makamı çok farklı buluşlar, taklit
edilmeyen, benzersiz deyişlerle işlediği görülür. Bir makama bağlı
müzik cümlelerini sadece komşu perdelerden yararlanarak geliştirme
kolaycılığından kaçınmış, en uzak perdelere dek uzanarak, zor olanı
gerçekleştirmeyi yeğlemiştir. Böylece ezgilerini dar bir ses alanı
içinde kalmaktan kurtarmıştır. Onun müziği bu bakımdan makam ve
geçki zenginliği taşır. Bu zenginlik, kullandığı usuller için de
geçerlidir. Notasıyla günümüze ulaşamamış parçalarının güfteleri
ile usullerini veren eski kaynaklarda, çok ender kullanılmış
usullerde bile yapıt bestelediği görülmüştür. Itrî, Şeyhülislam
Esad Efendi'nin belirttiğine göre, bini aşkın beste yapmış olan çok
verimli bir bestecidir. Bunların büyük bir çoğunluğu unutulmuş ya
da kaybolmuştur; bugün ancak kırk dolayında yapıtı bilinmektedir.
Günümüze kalan pek az yapıtıyla bile bugün de Klasik Türk müziğinin
en başta gelen birkaç ustasından biri kabul edilmesi, sanatında ki
olağanüstü özelliklerin bir sonucudur.