Çözüm sürecinin yol haritası askere verildi
Abone ol“Çözüm sürecinde yol haritası berraklaştı" diyen Başbakan Davutoğlu, ‘Süreci bilmiyoruz’ diyen Genelkurmay Başkanı için de “Şimdi aynı şeyi söyleyemez” dedi.
Ahmet Davutoğlu, önceki gün İstanbul
Dolmabahçe’deki Başbakanlık Ofisi’nde, başbakan olarak ilk kez bazı
gazetelerin genel yayın yönetmenleriyle bir araya geldi. Çözüm
süreci başta olmak üzere gündemdeki konularla ilgili çarpıcı
açıklamalar yaptı.
Sürecin yol haritasının artık daha şeffaf olduğunu belirten
Davutoğlu, Genelkurmay Başkanı Necdet Özel için de "Artık sürecin
yol haritasını bilmiyoruz diyemez" dedi. İşte Davutoğlu
röportajından önemli bölümler:
3. KÖPRÜ VE 3. HAVALİMANI İLE
BAŞLADI
Davutoğlu Dolmabahçe’ye Avrasya Tüneli, üçüncü Boğaz Köprüsü ve
üçüncü havalimanı şantiyelerine yaptığı ziyaretten gelmişti. Söze
buradan girdi: “15 yıl önce biri Türkiye dünyanın en derin
tünelini Boğaz’da yapacak, dünyanın en geniş köprüsünü Boğaz’a,
dünyanın en büyük havalimanını İstanbul’a inşaa edecek deseydi, bu
adam hayal görüyor derlerdi.”
SEÇİM HÜKÜMETİ DEĞİLİZ
Sonra ‘demokratikleşme’ye geçti. “Ak Parti iktidarının ilk 5-6 yılı
çok reformistti, sonra reformlar durdu. Yavaşladı” söyleminin doğru
olmadığını anlattı ve reformların devam edeceği mesajını verdi.
Sonra sıra hükümetine ve programına geldi. “8 aylık bir seçim
hükümeti değiliz” dedi: “12 yıl üzerine kurulduk, perspektifimiz de
8 aylık değil. 2023 diye ilan ettik, programın özü bu hükümet
2023’e kadar devam edecekmiş gibi planlandı. Ama iş kazalarında
gösterdiğimiz refleks gibi, ekonomide de bazı yeni orta vadeli
hedeflere yönelik adımlar olacak 8 ay içinde. Önümüzdeki bir ay
içinde, en geç kasım ayında açıklayacağız. Diğer alanlarda da somut
adımlarla devam edeceğiz. Hedef 2015 seçimlerine kadar yürüyen
bütün projeleri takip etmek.”
ÇÖZÜM SÜRECİNDE ÇERÇEVE DAHA
BELİRGİN
Davutoğlu, açıklamalarında ağırlığı ‘çözüm süreci’ne verdi. “Bir
ay, 15 gün öncesine oranla çok daha belirgin bir çerçeveye sahibiz”
dedi, devam etti:
“Aldığımız mesafe olağanüstü. Bölgede etnik ve mezhebi çatışma
tırmanırken, (2007’de bu çatışma yoktu, 2012’de bu düzeyde değildi)
Irak’ta Suriye’de çok derin bir etnik mezhebi çatışma yaşanırken
biz içeride çözüm sürecini yürütüyoruz. Şu an Ortadoğu’da tek
başarı hikayesi vardır o da Türkiye’nin sürdürdüğü çözüm sürecidir.
Tek bir siyasi iktidar var, kendi halkının her kesimiyle barışık,
yeni ülke kurmak iddiasında olan, o da bizim iktidarımızdır.
Eğer Mısır’da, Suriye’de, Irak’ta, Libya’da yönetimler bizim kadar,
bizim gibi demokratik ve içselleştirici bir politika takip
etselerdi bugün orada yaşananlar yaşanmazdı. Irak Kürtleri
dışlarken, Suriye’de Kürtlerin hiçbir hakkı yokken, Türkiye’de Kürt
siyasi hareketinin önemli bir ismi cumhurbaşkanı adayı oldu.
‘Kazanırsam tüm Türkiye’nin cumhurbaşkanı olacağım’ dedi. Bu çok
olumlu bir şeydir. Irak’taki bir Kürt bunu düşünemez, Suriye’deki
Kürt düşünemez.”
DEVLET GÖREVLİLERİ ARTIK
ÇEKİNMEZLER
“Son terör yasasıyla da çözüm süreci içindeki hiçbir devlet
görevlisi, atacağı adımlar dolayısıyla bir gün bir zorlukla
karşılaşırım diye adım atmaktan çekinmez. O zaman ne olacak? İşte
şimdi geldiğimiz nokta, artık adım atma vakti. Yani neyse bu çözüm
sürecinin nihai hedefleri, ki onun içinde silahsızlanma da var,
terör olayını bitirecek, toplumsal entegrasyonu nihai noktaya
getirecek, şiddeti yok edecek bir sürecin başlaması lazım. Geçmişte
olan çabalar bunun önünü açmak içindi.”
İLK KARNE YÜZDE 51.7
ÇIKTI
Davutoğlu, ANAR’ın Ak Parti icin yaptığı son seçim anketinin
sonuçlarını da paylaştı. Davutoğlu’nun ‘ilk karnesi’ olarak
değerlendirilebilecek anket 2-8 Eylül arası yapılmış. Ak Parti
yüzde 51.7, CHP yüzde 24.7, MHP yüzde 12.1 ve BDP yüzde 8.3...
Yalçın Akdoğan bu sonuçları ‘Meclis’ten sonra halktan da alınmış
güvenoyu’ olarak yorumladı.
ÇOCUK KAÇIRAN PKK'YA
TEPKİ
Davutoğlu iki gün önce, çocukları PKK tarafından kaçırılmış
aileleri kabul etmişti. Sözü o görüşmeye getirdi: “Kamu düzeni ile
çözüm süreci birbirine alternatif değildir. Yani çözüm süreci
yürüyor diye kamu düzenini bozacak davranışlara müsamaha
göstermeyiz. Çözüm süreci olacak, sen hala bu ülkenin çocuklarını
bilinmez bir geleceğe doğru kaçıracaksın. Bu çözüm sürecinin
mantığıyla örtüşmüyor.”
ORGENERAL NECDET ÖZEL ARTIK
BİLİYOR
“Yol haritası zihnimizde berraklaştı, adım adım gidecek. Son iki
haftada şekillenen hususlar çoğu. Bu anlamda da asker sivil
arasında bilgi farkı yok. G.Kurmay Başkanı ile üç kez görüştüm son
bir hafta, 10 gün içinde. (G.Kurmay Başkanı Çankaya’daki 30 Ağustos
resepsiyonunda ‘süreci bilmiyoruz’ demişti) Şimdi aynı şeyi
söylemez. Geçmişte de MGK’da tartıştık, konuştuk. O yüzden ilgili
her aktör sürecin içinde olsun, bilgi sahibi olsun, kamuoyuna
verdiğimiz mesajlar tek olsun diye bu mekanizmaları kuruyoruz. İki
üç mesaj olursa kafa karışıklığı doğar.” Ve çözüm süreciyle ilgili
son söz: “Kolay olmadı buraya gelmek, kolayca bu süreci terk etmez,
provokasyona kurban etmeyiz.”
DAVUTOĞLU NASIL ANILMAK
İSTİYOR?
Davutoğlu, vesayet sistemini anlatırken ‘girmelerine izin
verilmeyen alanlar yüzünden’ Menderes’in yollar, Demirel’in
barajlar, Özal’ın liberalleşmeyle anıldığını hatırlatmıştı. Kendisi
ileride nasıl anılmak istiyor? “Sayın Cumhurbaşkanımız, bir şeyle
anılacaksa milli iradeyi egemen kılan başbakan olarak anılacak.
Bizim 2023 vizyonumuz evrensel ölçekte demokrasi ve dış politika
anlamında dünyada küresel güç. Hedefimiz bu. Bunun da altında
paylaşım ve üretim anlamında sağlam ekonomik altyapının olması.
Yeni Türkiye’nin de parametreleri bu.”
YENİ ANAYASA ÇAĞRISI
Davutoğlu, yeni Anayasa konusunda 2015 seçimleri sonrasını işaret
ediyor. Ama Meclis’teki dört partinin üzerinde anlattığı maddelerin
Meclis’ten geçirilmesi konusunda açık kapı bırakıyor: “Dense ki
beklemeyelim, anlaşılan maddeleri geçirelim, hayır demeyiz. En
azından toplumda Anayasa’nın değişebileceği beklentisini oluşturmak
adına destek veririz. Yarın gelsinler 60 küsur maddeyi geçirelim. 1
Ekim’de Meclis’i açarız, 14 Ekim’de Kurban Bayramı sonrası
geçirelim denirse bunu yaparız.”
Nasıl bir Anayasa olmalı? Yeni vatandaşlık tanımı, Başkanlık, yanı
başkanlık sistemi tartışmaları ne olacak? Davutoğlu “Öyle bir
formül bulalım ki, herkes elini taşın altına koysun, kimse
dışlanmış hissetmesin. Herkes hangi kökene sahip olursa olsun bu
ülke kendini daha fazla ait hissetsin. Özgürlükler, çözüm süreci
toplumun geldiği aşama çoktan Anayasa’yı aştı. Devlet insana memur
olacak. Başkanlık tartışması bu yönüyle ele alınmalı” dedi.
PARALELLE MÜCADELE
“Demokratikleşme hesap sorulanla yetki
sahibinin aynı olması. Paralelle mücadelenin esası da bu. Herhangi
bir gruba devlet hasım nazarıyla bakmaz. Biri derse ki oy al,
Anadolu’yu dolaş, ter dök, gel Ankara’ya. Ben emniyette, yargıda
şurada burada örgütleneyim ve sen benim dediğimi yap. Bu başka bir
vesayet.”