Corona, Strep A derken şimdi de deve gribi hortladı! Bilim Kurulu Üyesi uyardı
Abone olSağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, deve gribinin yeni pandemiye dönüşebileceği iddialarına ilişkin, “Deve gribi için endişe etmeye gerek yok” dedi.
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı ve Sağlık Bakanlığı
Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, İhlas
haber Ajansı (İHA) muhabirine korona virüs salgını sürecinde son
durumu, inflüenza (grip) vakalarındaki artışı, immün sistemini
kuvvetlendirmeye yönelik yapılması gerekenleri ve Dünya Sağlık
Örgütü (DSÖ) uzmanlarının deve gribinin yeni bir pandemiye
dönüşebileceği yönündeki uyarılarını değerlendirdi.
İlhan, bu yılın başında ortaya çıkan ‘omicron varyantı’ ile bulaş hızının daha fazla ama öldürücülüğünün daha az bir alt varyant oluştuğunu hatırlatarak, “İnsanlar ilk başlarda çok fazla miktarda enfekte oldular. Hatırlarsak rakamlar yine sene başından beri çok ciddi arttı. Burada yine bağışıklık sistemi daha düşük düzeyde olan, daha riskli olan 65 yaş üstü vatandaşlar ve kronik rahatsızlığı olan vatandaşlar bütün dünyada daha çok etkilendiler. Ama şu an geldiğimiz noktada artık yeni varyantın daha az sayıda bulaştırıcılıkla birlikte aynı zamanda öldürücülük gücünün de daha az olduğuna şahit oluyoruz. Halihazırda korona virüs hastaları içerisinde de özellikle alt solunum yolu enfeksiyonu, yani ‘akciğer tutulumu’ gibi durumların daha az olduğuna şahit olmaktayız” ifadelerini kullandı.
Bu yakınmalar daha çok hafif ateş, halsizlik, burun akıntısı, öksürük ve balgam şeklinde geliyor. Bunun ayırdına bakmak da hangisi olduğuna dair çok güç ama Allah’tan çok alt solunum yolu enfeksiyonu tutulumu yapmıyor.
Halsizlik, burun akıntısı, öksürük ve balgam şeklinde geliyor
Solunum yoluyla bulaşan virüslerin fazla miktarda olabileceği bir dönem içerisinde olunduğunun altını çizen İlhan, “Belki korona virüs döneminde çok yaşamadık ama maske takmak, dolayısıyla inflüenza (grip), Respiratuar Sinsisyal Virüs (RSV) ve aynı zamanda korona virüs de halihazırda görülüyor. Son dönem hakikaten sağlık kuruluşlarına, gerek aile hekimliklerine, gerek özel hekimlere, gerek hastanelere ciddi miktarda solunum yolu enfeksiyonu nedeniyle başvurular artmış durumda. Yakınmalar da çok benzer. Bu yakınmalar daha çok hafif ateş, halsizlik, burun akıntısı, öksürük ve balgam şeklinde geliyor. Bunun ayırdına bakmak da hangisi olduğuna dair çok güç ama Allah’tan çok alt solunum yolu enfeksiyonu tutulumu yapmıyor. Bu bizim için çok önemli bir şey aslında, yani ağır seyretmiyor" açıklamalarında bulundu.
65 yaş üstü ve kronik rahatsızlığı olan vatandaşların riskli
olduğunu ifade eden İlhan, solunum yolu enfeksiyonlarından korunmak
için hasta olanların kendilerini izole etmesi gerektiğini, bulaşma
yolunun engellemesi ve her sene grip aşısı olunması gerektiğini
ifade etti. Ayrıca İlhan, tüm bu önlemlere ek olarak vatandaşların
bulundukları ortamı temiz hava ile havalandırması gerektiğinin
altını çizdi.
Herhangi bir gıda ve ilaç takviyesi kullanmak doğru bir şey değil
Takviye gıdaların immün sistemini (bağışıklık sistemi)
kuvvetlendirdiğine yönelik bilgi kirliliği olduğuna dikkati çeken
İlhan, “Biz iyi bir bağışıklık sistemi, iyi bir immün sistemine
sahip olmak istiyorsak, yapmamız gereken doğru ve sağlıklı
beslenmek. Bunun en başında tabii ki tütün ve alkolden uzak durmak
gerekiyor. Bol sıvı tüketmek gerekiyor ve dengeli ve yeterli
beslenmek gerekiyor. Yani protein, karbonhidrat ve yağdan dengeli
bir içerikle beslenmek gerekiyor. Şöyle spesifik gıda yok. Bunlar
çok gündeme getiriliyor, zaman zaman ekranda ve sosyal medyada
görüyoruz ama ‘şunu yiyin, bunu yiyin, bu sayede immün sisteminiz
artar' diye bir şeye gereksinim yok. Eğer bir hekim kişilere
tavsiye etmişse, ‘sizin bağışıklık sisteminiz düşük, şu vitamini
kullanın’ demişse o zaman kullanmak gerekir. Onun dışında herhangi
bir gıda ve ilaç takviyesi kullanmak doğru bir şey değil” diye
konuştu.
Endişe etmeye gerek yok
Deve gribinin yeni bir pandemiye dönüşebileceğine ilişkin panik
yapılmaması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan,
sözlerine şöyle devam etti: “Türkiye’den sınırlı sayıda insan dünya
kupasına gidiyor. Türkiye belki çok kişinin gelip gittiği bir yer
ama Orta Doğu Solunum Sendromu (MERS) yenilen ve içilenden öte daha
çok solunum yoluyla bulaşan bir virüs aslında. MERS olarak bunu
tanımlamak gerekiyor. O yüzden bunun için çok bir endişe etmeye
gerek yok. Riskli durumlardan kaçınmak tabii her şeyin başı
olacaktır.”
Tek tanı kiti ile 4 virüsün tespit edileceği ortak tanı kiti
üretiminin çok önemli bir gelişme olduğunu kaydeden İlhan, “Bizim
de benzer çalışmalarımız var ve pek çok bilim insanı da benzer
çalışmalar yapıyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın açıklamalarını
da ben çok kıymetli buluyorum. Zira böyle bir tanı kitinin
geliştirilmesi elimizi çok kolaylaştıracaktır. Aynı anda birden
fazla testin kullanılması yerine tek bir testin kullanılması hem
ekonomik hem kolay hem de tek bir örnekte işimizi çok daha
kolaylaştıracaktır düşüncesindeyim. Kısa zamanda devreye gireceği
konusunda bizim de bilgimiz var. İnşallah bundan sonra hiç lazım
olmaz ama eğer gereksinim olursa da kolaylıkla tanı koyabileceğimiz
için çok önemli bir gelişme olduğunu düşünüyorum”
değerlendirmesinde bulundu.