Çölyak hastalarına müjde
Abone olÇölyak ve fenilketonuri hastaları bu güne kadar maliyeti oldukça yüksek olan ithal ürünlerle besleniyorlardı. Hastaların beslenme sorununu çözecek karışım Türkiye'de
Ağustos ayında organik tarım projesi kapsamında organik ekmek
üretimine başlayan İstanbul Halk Ekmek, son olarak çölyak ve
fenilketonuri hastalarının beslenme sorununu büyük oranda çözecek
glutensiz karışım üretimine başlıyor. İstanbul Halk Ekmek’in bu
konudaki çalışmalarına 2000 yılında başladığını anlatan Büyükşehir
Belediye Başkanı Dr. Kadir Topbaş, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi ile
işbirliği yapılarak, sınırlı sayıda da olsa glutensiz ve düşük
fenilaninli ekmek üretimi gerçekleştirildiğini söyledi. Topbaş,
aynı işbirliği ile daha çok hastanın ihtiyacını karşılamak
amacıyla, şimdi de glutensiz karışım üretimine başlayacaklarını
açıkladı. Glutensiz karışım olarak adlandırılan yeni ürün ile
çölyak ve fenilketonuri hastaları; ürünle birlikte verilecek
tarifleri uygulayarak arzu ettikleri kek, kurabiye, puding gibi
çeşitleri kendi evlerinde yapma imkanına kavuşacaklar. Bu konuda
Türkiye’de ilk olan bu çalışma ile çölyak ve fenilketonuri
hastaları, yurt dışından oldukça pahalı fiyatlara ithal edilen
benzer ürünlere bağımlı olmaktan çıkacak, kendi lezzet kültürümüze
uygun ürünleri sağlıklı olarak elde etme imkanına kavuşacaklar.
Ülke ekonomisi ve bu hastaların sağlığı için hayati bir önem
taşıyan proje AB Fonları tarafından da destekleniyor. ÇÖLYAK
HASTALIĞI NEDİR? Günümüzdeki yorumuyla ilk kez 1888’de tanımlanan
Çölyak hastalığı (glutene duyarlı ince barsak hastalığı), genetik
ve çevresel faktörlerin etkileşimi sonucu ortaya çıkan, immunolojik
ve multifaktöriyel bir hastalıktır. Genetik olarak yatkın
bireylerin gluten içeren buğday, arpa, çavdar ve yulaflı gıdaları
almaları, yaşamın herhangi bir anında, önemli bir sağlık sorunu
oluşturmaktadır. Bu nedenle, çölyak bir çocukluk çağı hastalığı
değildir. Glutenli gıdanın ilk verildiği günlerde başlayabileceği
gibi 80 yaşında bile bilinmeyen nedenlerle aniden ortaya çıkabilir.
Çölyaklı bireyler çok silik klinik tablolardan ölüme kadar değişen
geniş bir yelpazede karşımıza çıkmaktadır. Tanı gecikmesi boy
kısalığı, bağırsak kanseri, kemik erimesi, diyabet gibi farklı
hastalıklara yol açabilmektedir. Bu hastalığın tek tedavi yöntemi
yaşam boyu glutensiz beslenmektir. İlaç tedavisi yoktur. Kuralına
uygun bir diyet normal sürede ve sağlıklı bir yaşam sağlamaktadır.
Çölyaklı bireyler için tanı konma aşamasında tıp camiası, tanıdan
sonra ise gıda sektörü çok önemli ve yaşamsal roller oynamaktadır.
Çölyak hastalığı günümüzde, dünyada en sık görülen kronik
hastalıklardan biri olarak kabul edilmektedir. Ülkemizde sıklığı
ile ilgili yeterli çalışma yoktur, ancak tıp çevrelerimizce
300-500’de bir olduğu tahmin edilmektedir. FENİLKETANURİ HASTALIĞI
NEDİR? Kalıtım yolu ile geçen ve ilerleyici zeka ve gelişim
geriliği yapan bir metabolizma hastalığıdır. Dünyada görülme
sıklığı 10.000’de birdir. Fenilketonurinin dünyada en çok görüldüğü
ülke Türkiye’dir. Hastalığın Türkiye’deki görülme sıklığı 4.000’de
birdir. Türkiye’de yılda yaklaşık 350-400 bebek fenilketonurli
olarak doğmaktadır. Yeni doğan bebeklerde topuktan alınan bir damla
kan ile bu hastalığa erken teşhis konulabilmektedir. Erken teşhis
konulan bebeklere fenilalanin amino asidi yönünden fakir diyet
verilirse zeka geriliği tamamen önlenebilmektedir. Bu hastalığın
yeni doğan döneminde taranması zorunludur ve tarama bütün
Türkiye’yi kapsayacak şekilde organize edilmiştir. Bu hastaların
tedavisindeki en önemli sorun fenilalanin yönünden fakir proteinli
gıdaların çok pahalı olmasıdır. kaynak: www.ntvmsnbc.com