Çölaşan'ın yeni TCK tepkisi
Abone olYeni TCK, basın dünyasında büyük bir kaosa neden olmuştu. Bunun üzerine ertelenen yeni TCK'da pek ilerleme olmadı. Emin Çölaşan, bu duruma tepkili...
Emin Çölaşan, özellikle basına getirdiği sansürlerle
şöhretlenen yeni TCK'yı kaleme aldı. Çölaşan ertelenen ve 1
Haziran'da yürürlüğe girecek olan yasalarda pek ilerleme olmadığını
yazdı. "‘Ceza’cılar uyarıyor kim takar!" diyen yazar, şu sitemde
bulundu...
Yazı : Emin Çölaşan
Kaynak : www.hurriyetim.com.tr
YENİ Türk Ceza Yasası ile Ceza Muhakemeleri Yasası önümüzdeki 1 Haziran günü yürürlüğe girecek.
Anımsayın, bu iki yasa TBMM tarafından öylesine bozuk, yanlış, anlamsız, eksik ve tutarsız maddelerle dolu çıkmıştı ki, hükümet bile yasanın yürürlüğe girmesini birkaç ay ertelemek zorunda kalmıştı.
Bunlar temel yasalardır. Devleti, toplumu, hukuk sistemini, yargıyı ve milyonlarca bireyi ilgilendirir.
Şimdi hükümet kesimi şöyle diyor: ‘Efendim biz bunu erteledik ve ilgili kuruluşlardan görüş istedik ki, 1 Haziran için görüşüp ona göre değişiklik yapalım. Fakat kimse görüş bildirmiyor.’
Hayır, durum öyle değil. Görüşler bildiriliyor, maddelerin sakatlığı ve yanlışlığı tek tek gözler önüne seriliyor ama hükümet umursamıyor.
***
Türk Ceza Hukuku Derneği, üniversite hocası profesör ceza hukukçuları ile aynı alanda uzmanlaşmış avukatlardan, Yargıtay’ın ceza daireleri başkan ve üyelerinden, bazı savcı ve ağır ceza mahkemesi başkanlarından oluşan ve 150 üyesi olan seçkin bir kuruluş.
Bu dernek 1 Haziran günü yürürlüğe girmesi beklenen iki yeni yasayla ilgili ayrıntılı çalışmalar yaptı. Sonuçları, yani iki yasada yapılması mutlaka gereken değişiklikleri hükümete yazılı olarak sundu. Hem de haftalar önce.
Şimdi size bu derneğin yönetim kurulu adına bana gönderilen mektubu özetle iletiyorum. Bu uyarıyı lütfen dikkatle okuyunuz:
‘Biz onar kişilik gruplara ayrılarak 1 Haziran günü yürürlüğe sokulmak istenilen bu iki yasanın hatalı, kavram karışıklığı olan, imla ve ifade eksikliği bulunan, Türk dilinin yanlış kullanımından kaynaklanan bölümlerini kelime kelime ortaya koyduk.
Bu metni Türk Ceza Hukuku Derneği olarak Mayıs 2005 başında TBMM Adalet Komisyonu Başkanlığı’na ve ayrıca Adalet Bakanlığı’na sunduk.
Kanaatimize göre, bu düzeltmeler yapılmadan 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe sokulmak istenen her iki yasa da, Türk Ceza Hukuku platformunda ileride giderilmesi mümkün olmayan tatbikat ve kavram kargaşası yaratacaktır.
Ne yazık ki, yürürlüğe girecek Ceza Yasası çok kısa zamanda dar bir grup tarafından apar topar kanunlaştırılmıştır. Talep edilen görüşler belirli bir zamana sıkıştırılmış, hiçbiri dikkate alınmamıştır.
Yasa üzerinde uzlaşma sağlanmamıştır. Dili yetersizdir, belirli bir felsefeye dayanmamaktadır. Çeşitli ülke kanunlarından alınan hükümler bir araya getirilmiştir. Pek çok madde kötü bir çeviriyi yansıtmakta ve anlaşılmaz bir yapı göstermektedir.
Türk hukukunda 80 yıllık zengin doktrin ve içtihat birikimi ortadan kaldırılmıştır.
Önemli teknik yanlışlıklar ve yetersizlikler vardır.
Pek çok hatalı düzenleme mevcuttur. Bu özellikleri ile ceza hukuku sisteminde ciddi sıkıntılar yaratacaktır.
Ceza Yasası gibi temel bir yasanın hatalı olarak AB süreci ile ilişkilendirilmek suretiyle acele olarak çıkartılması, giderilmesi güç zararlara yol açacaktır.
Önce uygulamanın görülmesi, sonra ise sıkıntıların giderilmesi yaklaşımı bilimsellikten uzaktır...’
***
İşin uzmanları somut öneriler ve yapılması gereken değişiklikleri hem TBMM Adalet Komisyonu, hem de Adalet Bakanlığı’na vermişler.
Türkiye’nin uzman ceza hukukçuları tarafından verilen mesaj çok açık:
‘Bu yasalar hem ülkemizde, hem hukuk sistemimizde kargaşa yaratacak. Sizi uyarıyoruz. Acele değişiklik yapılması gereken maddeler dışında da, sıkıntı yaratacak pek çok hüküm var.’
Evet, bu öneriler yazılı olarak verilmiş. Sonrasını dün sordum:
‘Peki size o makamlardan bir yanıt geldi mi? Görüşmeye çağrıldınız mı? Soru soruldu mu?’
Verilen yanıt ilginçti:
‘Çağrılmadık, görüşme yapamadık, herhangi bir şey sorulmadı.’
İşin ilginç yanı nedir biliyor musunuz?
Bu yasalar Meclis’te AKP-CHP işbirliği ile geçirildi! CHP’nin sadece birkaç maddeye itirazı vardı, hepsi o kadar. Böyle bir konuda bile AKP’ye stepne oldu.
Sizlere Türkiye’nin nasıl yönetildiğine ilişkin somut bir örnek daha vermiş oldum.
1 Haziran’a üç beş gün kaldı. Yeni yasalar yürürlüğe girecek. Hükümet kendi adamlarından oluşan birkaç kişiye bu yasaları hazırlattı. Uzmanların görüşlerini, eleştiri ve yol göstermesini dikkate bile almadı.
Eksik, yanlış, anlamsız, tutarsız yasalarla yargıda korkunç bir kargaşa dönemi başlayacak.
1 Haziran geliyor. AKP-CHP eserinin ucu hepimize dokunacak. Hak, hukuk, adalet, hákim, savcı, polis, vatandaş, herkes kan ağlayacak. Hazır olun!
Yazı : Emin Çölaşan
Kaynak : www.hurriyetim.com.tr
YENİ Türk Ceza Yasası ile Ceza Muhakemeleri Yasası önümüzdeki 1 Haziran günü yürürlüğe girecek.
Anımsayın, bu iki yasa TBMM tarafından öylesine bozuk, yanlış, anlamsız, eksik ve tutarsız maddelerle dolu çıkmıştı ki, hükümet bile yasanın yürürlüğe girmesini birkaç ay ertelemek zorunda kalmıştı.
Bunlar temel yasalardır. Devleti, toplumu, hukuk sistemini, yargıyı ve milyonlarca bireyi ilgilendirir.
Şimdi hükümet kesimi şöyle diyor: ‘Efendim biz bunu erteledik ve ilgili kuruluşlardan görüş istedik ki, 1 Haziran için görüşüp ona göre değişiklik yapalım. Fakat kimse görüş bildirmiyor.’
Hayır, durum öyle değil. Görüşler bildiriliyor, maddelerin sakatlığı ve yanlışlığı tek tek gözler önüne seriliyor ama hükümet umursamıyor.
***
Türk Ceza Hukuku Derneği, üniversite hocası profesör ceza hukukçuları ile aynı alanda uzmanlaşmış avukatlardan, Yargıtay’ın ceza daireleri başkan ve üyelerinden, bazı savcı ve ağır ceza mahkemesi başkanlarından oluşan ve 150 üyesi olan seçkin bir kuruluş.
Bu dernek 1 Haziran günü yürürlüğe girmesi beklenen iki yeni yasayla ilgili ayrıntılı çalışmalar yaptı. Sonuçları, yani iki yasada yapılması mutlaka gereken değişiklikleri hükümete yazılı olarak sundu. Hem de haftalar önce.
Şimdi size bu derneğin yönetim kurulu adına bana gönderilen mektubu özetle iletiyorum. Bu uyarıyı lütfen dikkatle okuyunuz:
‘Biz onar kişilik gruplara ayrılarak 1 Haziran günü yürürlüğe sokulmak istenilen bu iki yasanın hatalı, kavram karışıklığı olan, imla ve ifade eksikliği bulunan, Türk dilinin yanlış kullanımından kaynaklanan bölümlerini kelime kelime ortaya koyduk.
Bu metni Türk Ceza Hukuku Derneği olarak Mayıs 2005 başında TBMM Adalet Komisyonu Başkanlığı’na ve ayrıca Adalet Bakanlığı’na sunduk.
Kanaatimize göre, bu düzeltmeler yapılmadan 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe sokulmak istenen her iki yasa da, Türk Ceza Hukuku platformunda ileride giderilmesi mümkün olmayan tatbikat ve kavram kargaşası yaratacaktır.
Ne yazık ki, yürürlüğe girecek Ceza Yasası çok kısa zamanda dar bir grup tarafından apar topar kanunlaştırılmıştır. Talep edilen görüşler belirli bir zamana sıkıştırılmış, hiçbiri dikkate alınmamıştır.
Yasa üzerinde uzlaşma sağlanmamıştır. Dili yetersizdir, belirli bir felsefeye dayanmamaktadır. Çeşitli ülke kanunlarından alınan hükümler bir araya getirilmiştir. Pek çok madde kötü bir çeviriyi yansıtmakta ve anlaşılmaz bir yapı göstermektedir.
Türk hukukunda 80 yıllık zengin doktrin ve içtihat birikimi ortadan kaldırılmıştır.
Önemli teknik yanlışlıklar ve yetersizlikler vardır.
Pek çok hatalı düzenleme mevcuttur. Bu özellikleri ile ceza hukuku sisteminde ciddi sıkıntılar yaratacaktır.
Ceza Yasası gibi temel bir yasanın hatalı olarak AB süreci ile ilişkilendirilmek suretiyle acele olarak çıkartılması, giderilmesi güç zararlara yol açacaktır.
Önce uygulamanın görülmesi, sonra ise sıkıntıların giderilmesi yaklaşımı bilimsellikten uzaktır...’
***
İşin uzmanları somut öneriler ve yapılması gereken değişiklikleri hem TBMM Adalet Komisyonu, hem de Adalet Bakanlığı’na vermişler.
Türkiye’nin uzman ceza hukukçuları tarafından verilen mesaj çok açık:
‘Bu yasalar hem ülkemizde, hem hukuk sistemimizde kargaşa yaratacak. Sizi uyarıyoruz. Acele değişiklik yapılması gereken maddeler dışında da, sıkıntı yaratacak pek çok hüküm var.’
Evet, bu öneriler yazılı olarak verilmiş. Sonrasını dün sordum:
‘Peki size o makamlardan bir yanıt geldi mi? Görüşmeye çağrıldınız mı? Soru soruldu mu?’
Verilen yanıt ilginçti:
‘Çağrılmadık, görüşme yapamadık, herhangi bir şey sorulmadı.’
İşin ilginç yanı nedir biliyor musunuz?
Bu yasalar Meclis’te AKP-CHP işbirliği ile geçirildi! CHP’nin sadece birkaç maddeye itirazı vardı, hepsi o kadar. Böyle bir konuda bile AKP’ye stepne oldu.
Sizlere Türkiye’nin nasıl yönetildiğine ilişkin somut bir örnek daha vermiş oldum.
1 Haziran’a üç beş gün kaldı. Yeni yasalar yürürlüğe girecek. Hükümet kendi adamlarından oluşan birkaç kişiye bu yasaları hazırlattı. Uzmanların görüşlerini, eleştiri ve yol göstermesini dikkate bile almadı.
Eksik, yanlış, anlamsız, tutarsız yasalarla yargıda korkunç bir kargaşa dönemi başlayacak.
1 Haziran geliyor. AKP-CHP eserinin ucu hepimize dokunacak. Hak, hukuk, adalet, hákim, savcı, polis, vatandaş, herkes kan ağlayacak. Hazır olun!