Çölaşana var diğerlerine yok
Abone olÇölaşan yazınca birden Hürriyet'in ilkeleri hatırlandı. Peki ya diğerleri?
Hürriyet'in yeni yayın ilkeleri sadece Emin Çölaşan için
uygulandı. Peki ya diğer yazarlar?
Özkök, "Kişi hakları, hakaret, takıntı gibi konularda daha titiz
bir yayıncılık izleyeceklerini" söylüyordu.
Hepsi lafta kaldı. Çünkü bu ilkeleri en başta çiğneyen Ertuğrul
Özkök ve diğer yazarlar oldu.
Özkök ve ağzı bozuk taifesini kendi yazılarıyla vurdu. Kekeç, bu
durumu sözleriyle özetliyor.
Kekeç, önce Özkök'ün Geçmiş yazılarından örnekler verdi:
"kuş beyinli; palavra; geri zekálı; ahmak; züppe; snob; yok
öyle; kalın kafalı; herkese lo lo, bize de mi lo
lo?’
Atatürkçülükle ilgili ters çıkış yapan Prof. Atilla
Yayla’yı ‘Keşanlı Galileo’ diyerek aşağılıyordu.
Bununla kalsa iyi, Atilla Yayla’ya sahip çıkanları da,
‘ayağımıza dalaşanlar’ diyerek zımnen köpeğe
benzetiyordu. "
Yayın ilkelerini çiğneyen sadece Özkök değildi elbette. Bekir
Coşkun, Yılmaz Özdil ve Mehmet M. Yılmaz vardı sırada:
"Hakaretin, lakap takmanın, haksızlığın daniskası ‘Bekir
Coşkun yazıları’ için de bir iyilik düşünüyorlar mı?
Kendisini ‘entelektüel’ diye pazarlayan
şair-külhan arkadaşa ne diyecekler?
Yakın zamana kadar beraber çalıştıkları arkadaşını
‘Borat’a benzeten Mehmet Yakup
Yılmaz’a bir çift sözleri olacak mı?
Daha da önemlisi, ‘kıç’lı,
‘hortum’lu yazılarla Doğan Medya ortamına hızlı
bir dalış yapan ‘bidon kafa’yı ne yapacaklar?