Çölaşan Babıali puştluğu yaptı!
Abone olAydın Doğan açık konuştu. Günah çıkarırken yanlışlarını anlatan Doğan, Çölaşan konusuna da açıklık getirdi.
Aydın Doğan, yazılarından dolayı binlerce dolar tazminat
ödediği Emin Çölaşan'ın gazeteden kovuluş sürecini anlattı. Çok
hata yaptığını hükümet konusunda ise söyleyeceklerin diline
dolanacağını söyleyen Doğan, 30 yılın hesabını verdi.
Aydın Doğan, Bursa'da Gazeteciler Cemiyeti ile Nilüfer
Belediyesi'nin işbirliğiyle düzenlenen Aydınlarla Yüzyüze
Söyleşisi'ne konuk oldu. Söyleşide gazete sahibi olmaktan keyif
aldığını dile getiren Doğan, "Gazeteciliğin zor tarafı yansız,
bağımsız, tarafsız olmaktır. Şimdi moda yandaş ve karşıt medya. Biz
ikisi de değiliz. Biz tarafsız şekilde gazetecilik yapıyoruz.
Gazete patronu olmanın hazzını duyuyorum.
Gazeteciliği meslek haline getirdik. Yayıncılığı birinci iş olarak
kabul ediyoruz. Bu işten para kazanacağız diye yatırımlar
yapıyoruz. Diğer işler için kullanmıyoruz. Biz bu işten
para kazanıp, bu işte büyümek istiyoruz. Çocuklarıma da
söylediğim bu işin birinci meslek haline getirilmesidir.
İhale, siyasi baskı, okazyon için kullanmıyoruz. Eğer kullanırsanız
tirajınız kalmaz. Şimdi yazılı medyanın yerini internet
medyası almaya başladı. O konuda da Türkiye'nin önündeyiz.
Yazılı basından kaybettiğimizi internette almaya çalışıyoruz"
dedi.
"BABAM CHP İLÇE BAŞKANIYDI"
Aydın Doğan, hükümeti eleştirirken doğru olanları da
yazdıklarını ifade ederek, dış ilişkilerde komşularla olan
gelişmeleri, ilişkileri başarılı bulduğunu kaydetti. Doğan,
bir soru üzerine CHP'li bir aileden geldiğini, babasının CHP İlçe
Başkanlığı yaptığını hatırlatarak, "1954'ten sonra
kutuplaşma başladı. Ancak son zamanlarda arttı. O zamanlar bu
oranda değildi. Bunda medyanın de kabahati var. Birinin ak dediğine
diğeri kara diyor" şeklinde konuştu.
"EMİN ÇÖLAŞAN KENDİNİ TANRI GİBİ GÖRÜYORDU"
Aydın Doğan, "Emin Çölaşan ile neden yollarınızı
ayırdınız?" sorusuna ise şu cevabı verdi:
"Emin Çölaşan içimde bir yaradır. Ailem, çevremdekiler karşı çıktı.
Emin'in gazeteden uzaklaşmasının en önemli sebebi; 'ya ben
ya gazete yönetimi' dedi. Satılık basın, mütareke basını
diyordu. 'Emin çık söyle, bunu kime diyorsun. Bana diyorsan
cevap vereyim' diyordum. Hürriyet için söylemiyorum
diyordu. Tabiri caizse Babıali puştluğu yapıyordu.
30 yıl beraber çalıştık. Ama son zamanlarda gazeteyi tutsak almaya
başladı. Kendisini tanrı olarak görüyor, ben dokunulmazım diyordu.
Kesinlikle hükümet aleyhine yazı yazma demedim. 'İ. Melih
yazıyorsun, 110 bin dolar tazminat ödedim. Her gün tazminat mı
ödeyeceğim' dedim. 28 yıl aynı kaderi paylaştık, tasada
sevinçte birlikteydik."
Doğan, bir soru üzerine kendisinin de çok yanlışları olduğunu
kaydederek, "Çok yanlışlarımı biliyorum, keşke yapmasaydım dediğim
çok şey var" şeklinde konuştu.
"BEN TARAF DEĞİLİM"
Doğan, "Bu hükümete ne kadar dayanacaksınız?" sorusuna ise, "Ne
kadar dayanacağımı söylemek istesem içimdeki dilime dolaşır ızdırap
olur. Ben taraf değilim, kimsenin karşısında değilim. Yayıncılık
yapıyoruz. Tarafsız, adil, bağımsız olmaya gayret gösteriyorum"
karşılığını verdi.
Doğan, vergi cezalarının son durumunun sorulması üzerine de, "Bana
yazılan cezaların ahlaki, teknik ve hukuki tarafı yok. 4 dava
açıldı. Bir tanesini kazandı. Diğer 3 tanesinin ne zaman görüleceği
belli olacak. Dünya tarihinde bize yazılan ceza en büyük ceza.
Bugüne kadar hiçbir medya kuruluşuna dünya çapında 5 milyar dolar
vergi cezası kesilmedi" diye konuştu.
Doğan, son olarak 2009 yılını kriz sebebiyle zararda
kapattıklarını, 2010 yılının ilk üç ayının güzel geçtiğini, umutlu
olduğunu kaydederek, "Tekrar dünyaya gelsem gazete sahibi olmak
istemezdim. Genel yayın yönetmeni, yazar, başyazar olmak isterdim.
Hatta Enis ile yerlerimizi değiştirebiliriz" dedi.
Bursa Gazeteciler Cemiyeti Nuri Kolaylı'nın yönettiği söyleşinin
ardından Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Aydın Doğan'a
teşekkür belgesi verdi. Söyleşiyi 20 ilin Gazeteciler Cemiyeti
Başkanı'nın yan ısıra çok sayıda gazeteci ve siyasetçi de ilgiyle
izledi. Aydın Doğan, daha sonra BGC'nin ödül törenine
katıldı.