Çölaşan Altaylıyı nasıl korkuttu?
Abone olEmin Çölaşan ile Gazete Habertürk'ün yolları ayrıldı. Olayın perde arkasından dedikodu çıktı. Meğer sebep bir özel sohbetteki sözlerin dışarı sızmasıymış.
Usta gazeteci Emin Çölaşan, Vatan gazetesinde yer alan, "Turgay Ciner'le nükleer santral ihalesi sekteye uğramasın diye yolları ayrıldı" iddialarına açıklık getirdi.
ALTAYLI ÇÖLAŞAN'DAN ÜRKMÜŞ |
Peki Çölaşan ile Gazete Habertürk'ün yolları neden ayrıldı? Fatih Altaylı, Çölaşan'ın bu röportajını görünce apar-topar bir yazı yazdı. Habertürk'de yayınlanan yazısında |
Gazete Habertürk'te yazmak üzere anlaşan ancak daha sonra yollarını ayıran Emin Çölaşan, yaşananları Turktime'dan Talat Atilla'ya anlattı.
Kısa süre sonra Ciner Grubu'nun çıkaracağı Habertürk ile anlaştığında kendisine araba hediye edilmediğini söyleyen Emin Çölaşan, "Bana 3 ay maaş ödenmişti. Onu da iade ettim. Bu transfer hükümetin baskısı yüzünden rafa kaldırıldı. AKP iktidarı önüme kesmek için elinden geleni yapıyor. Ciner Grubu'nun üzerinde de baskı var vardı. Bu açık açık ortadaydı" diye konuştu.
SIK SIK ARAYAN FATİH ALTAYLI TELEFONLARIMA ÇIKMADI
Anlaşmanın nasıl bozulduğunu anlatan Çölaşan, şu ifadeleri kullandı: "Bir takım gelişmeler oldu. Fatih Altaylı ile haftada bir telefonda konuşurduk. Ben ona 'Nasıl gidiyor işler, neler oluyor?' diye sorardım, merak ederdim. O sıralarda matbaa işleri, yeni transferler, kadro oluşturma işleri vardı. Fatih de bana uzun uzun anlatırdı bütün olup biteni. Fakat sonra Fatih, yaklaşık 2 hafta içinde, 3 kez telefonuma çıkmadı, geri de dönmedi. Benim numaramı cep telefonunda görmesine rağmen her telefona "Emin abi, merhaba' diye çıkan Fatih, telefonlarıma çıkmamaya başladı. Bir şeyler olduğunu hissetmiştim. Bir terslik vardı. Ama ne olduğunu bilmiyordum."
TRANSFER SÜRECİNİ ETKİLEYEN RÖPORTAJ
Gazeteci arkadaşlarından sık sık 'Ciner Grubu üzerinde hükümet baskısı var' diye iddialar geldiğini anlatan Emin Çölaşan, gelişmeleri de şu şekilde ifade etti:
Gazeteci arkadaşlarım bana 'Abi senin işin olmaz, AKP seni oraya sokmaz' diyorlardı. Ben bunları bilmiyordum. Sonrasında TürkTime internet sitesinde, Talat Atilla ile yaptığımız söyleşim çıktı. Bu olaylar henüz daha başlamamıştı. Ben bu söyleşimde, 'Turgay Ciner bana çok güzel bir laf etti' diyerek, Fatih'in de olduğu Ankara'da temmuz ayında yaptığımız bir konuşmadan bahsettim."
CİNER'İ YÜREKLİ BİR ADAM OLARAK GÖRMÜŞTÜM
Söyleşimde Ciner'e; 'Bekir Coşkun ve ben size geleceğim. Aynı doğrultuda yazılar yazacağız. Siz büyük bir iş adamısınız, hükümetle bir sürü işiniz var. Sizin başınıza bir sorun yaratmaz mı?' diye sorduğumu anlattım. Fatih Altaylı'nın da olduğu toplantıda, Turgay Ciner bana aynen şunu söylemişti; "Abi ben sadece Allah'tan korkarım. Bunlar benim malımı, Sabah Gazetesi ve ATV'yi gasp ettiler" dedi. Bu konuşmalar Fatih Altaylı'nın internet sitesinde de çıktı. Bu haberde Altaylı "Ben Emin Çölaşan ile çalışmayı gözden geçireceğim' dedi. Oysa ben bu lafı Turgay Ciner'i onore etmek için söylemiştim. Onu gerçekten de düzgün, yürekli bir adam olarak görmüştüm. Baskılar bana vız gelir, yeter ki bizimle çalışın gibi konuştu. Bekir ve benim için. "
PARAYI HARCAMAMIŞTIM, FAİZİYLE İADE ETTİM
"Bütün bu konuşmalardan sonra ne yapmam gerekirdi benim? Bir tantana yaratacak telaşede değildim. O zaman bana üç ay maaş verilmişti. Ayda 25 bin TL olarak. Bu parayı ben ayrı bir hesapta tutuyordum, ne olur ne olmaz diye. Dokunmamıştım. Parayı bana yollayan da Fatih Altaylı idi, kurum değildi. İsmen gönderiyordu. Bankadan hesap numarasını öğrendim ve sessiz sedasız bu parayı yaklaşık bin TL'lik yasal faiziyle aynen iade ettim. Bu ne anlama gelmektedir. Tamam kardeşim bu iş bitmiştir. Fatih bana zaten bu mesajı sözleriyle vermişti, ben de bunun üzerine karşılıkta bulundum ve dedim ki; "Sen gözden geçiredur. Olay tamamen budur."
HÜKÜMET YOLUMU KESMEK İÇİN ÇABA HARCIYOR
"Turgay Ciner olayında hükümet yoğun baskı yapmış. Zaten AKP iktidarı benim önümü kesmek için elinden gelen her çabayı gösterdi. Benim başka gazetelere gitmemi de önlediler. Patronlarına tehdit yapdırıp, şantaj yapıp, Başbakanlık mahallesinden gelen şeylerdi bunlar. Dolayısıyla iş benim için orada kaldı. Turgay Ciner'le olayımın durup dururken bitirilmesi akılda bazı kuşkular uyandırıyor."