Çocuklarınızı ısırarak sevmeyin!
Abone olMinik çocuklar sevimli hareketleriyle çoğu zaman yetişkinlerin kanını kaynatır. Ama çocukları ısırarak sevmek sakıncalı...
Minik çocuklar sevimli hareketleriyle çoğu zaman yetişkinlerin
kanını kaynatır. Birçok insan ise sevgisini ifade etmek için
genelde ya bebekleri ısırarak ya da sıkarak severler.
Çocuklar sevilirken genelde öpülür, sıkılır ya da ısırılır. Halbuki
ısırarak sevmek, çocuğun dişlerini çıkardığı bir dönemde çocuğun da
çevresindekileri ısırmasına dönüşebilir.
Bu yaklaşım çocuğun dünyasında ise zamanla kendini ifade etmek için
kullandığı bir davranışa dönüşmektedir. Örnek olarak; oral dönem
dediğimiz özellikle diş çıkarmaya başladığı zamandan itibaren çocuk
nesneleri ağzıyla ısırarak tanımaya başlar. İlk etapta size sevimli
ve komik gelen bu davranışlar, uygun bir yaklaşım sergilenmezse,
ilerleyen dönemlerde çocuğun her fırsatta annesini, bakıcısını, eve
gelen misafirleri, kreşe gidiyorsa kreşteki arkadaşlarını ısırması
ile sevimsizleşir. Özellikle kreşe giden çocuklarda velilerin
şikayete gelmesi, ısıran çocuğun gruptan uzaklaştırılması gibi
sonuçlarla karşılaşılmaktadır.
Nasıl davranmalıyız?
Çocuk, gücünü ortaya koyan şeyleri yapıp denemek ister ve çocukta
dişlerin çıkmaya başlamasıyla ısırma genellikle görülen bir
durumdur. Önemli olan çocuğun bu tepkileri karşısında yetişkinlerin
tutumudur. Eğer çocuklar ısırarak, çevrelerinden almayı
bekledikleri cevabı alıyorlarsa (ilgi gibi), çocuğun yanlış
davranışları ebeveynleri ya da çevrelerindeki yetişkinler
tarafından pekiştirilmiş olur. Burada yapılması gereken, çocuklar
doğru ve istenen davranışları uyguladıklarında, bunun farkında
olmak ve pozitif pekiştireçler kullanarak (sevgi sözleri, sarılıp
öpme, alkışlama gibi) çocukların ilgi ihtiyaçlarını meşru yollardan
doyurmaktır. Böylece çocuk ilgi görmek için ısırmaya ihtiyaç
duymayacaktır. Örnek olarak çocuğu arkadaşlarıyla ısırmadan ve
kavga etmeden geçirdiği oyunları için memnuniyetimizi belirten
ifadelerle sarılıp okşamak işimizi kolaylaştırır. Çocuğunuzla
yaşayacağınız her türlü problemin çözümü için püf noktası; çocuğun
ilgi ve ihtiyacını karşılamak, davranışlarımızda kararlı ve tutarlı
olmaktır.
Kimi yetişkinler sevginin dozunu kaçırarak bebeklerin yanaklarını,
kolunu ve bacağını ısırarak sevmektedirler. Bu durum çocuğun hem
ısırma isteğini tetiklemektedir hem de bebeklerin mikrop kapma
riskini artırmaktadır. Yetişkinler çocuklara sevgilerini
gösterirken peygamberî bir edeple onları örselemeden sevgilerini
göstermelidir.
Çocukların ısırmaları bize komik gelebiliyor. Kimi zaman biz de
onları ısırıyor ve gülüyoruz. Çocuğunuz ısırdığı zaman gülmeyin ve
karşılık vermeyin. Çünkü belli bir davranış ödüllendirildiğinde,
bireyin o davranışı gelecekte tekrarlama ihtimali artacaktır.
Çocuğun ısırdığı durumlarda kalıp bir cümleyi tekrar ederek bu
davranışını benimsemediğinizi jest ve mimiklerinizle de
destekleyerek "Isırma!", "Isırmak yok", "Isırmanı istemiyorum" gibi
cümlelerle kararlı bir şekilde söyleyin. Burada dikkat edilmesi
gereken nokta; çocuğa doğru davranışın ne olduğunu anlatmak ve bir
şey istediğinde arkadaşına vurmak, ısırmak yerine size veya
bakıcısına gelip söylemesini tembih etmektir. Bunu uygulamalı
olarak çocuğunuzla oyun şeklinde yapabilirsiniz. Eğer çocuğunuz
bunu anlayacak seviyede değilse (örnek olarak 11 aylık bebek ise)
ısırdığı durumlarda eline oyuncak vererek dikkatini başka bir yöne
çekebilirsiniz.
Kaynak: Zaman