Çocuklar Duymasın yeni Havuç belli oldu bir anda olay oldu. Kimileri benzetiyor kimileri alakası olmadığını düşünüyor. Çocuklar Duymasın'ın yeni Havuç'u açıklandığı günden bu yana sessizliğini koruyan Mehmet Baran Erdoğan, ilk kez konuştu. Bugüne kadar pek çok projede yer almışsınız, şimdi de “Çocuklar Duymasın”da izleyici karşısına çıkıyorsunuz. Neler söylemek istersiniz?- Öncelikle çok heyecanlı olduğumu söylemem gerek sanırım... Türkiye’nin en büyük televizyon projelerinden birinde yer almak elbette ki büyük bir gurur. Her zaman “Çocuklar Duymasın” gibi sıcak ve bizden bir aile dizisinde yer almak istemişimdir. Bu isteğim sonunda gerçekleştiği için çok mutluyum. İç mimarlık ve çevre tasarımı eğitimi almışsınız aslında... Ancak eğitimini aldığınız alana yönelmek yerine oyunculuk yapmayı tercih etmişsiniz. Nedir bu geçişin sebebi, kısaca bahseder misiniz? - Mimar çoğunluklu bir ailenin çocuğuyum. Babam ve abim mimar. Ama abim aynı zamanda sinemayla da çok ilgiliydi. Onun bana izlettiği filmler ve tiyatro oyunları, daha ufacık çocukken kafama kazınmıştı. Oyunculuk mesleğini o zamandan benimsemiş ve çok sevmiştim. Ne izlersem izleyeyim “şu rolü ben oynasaydım” diye hayaller kurardım ki oyuncu olma refleksi de böyle başlıyor sanırım. Neden oyunculuk okumadınız, konservatuvara girmediniz o halde? - Üniversite sınavları zamanında yaşım 17 olduğu için çok kararlı değildim. Sınav tercihlerinde babam bana yardımcı oldu sağ olsun. E tabii o da kendi mesleğine yakın bir tavsiyede bulundu. Neticesinde Bilkent Üniversitesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü’nü kazandım ve 4 senede bitirdim. İyi ki orayı kazanmışım. Neden? - Güzel Sanatlar Fakültesi’ne bağlı olduğu için iç mimarlık okurken sanata ilgim epey arttı. O yıllarda oyuncu olmak istediğime kesin olarak karar verdim. Okul bitti. Dünyaya oyuncu olmak için geldiğim gerçeği beni iyice ele geçirince vakit kaybetmeden oyunculuk eğitimi almaya karar verdim. Ailem de sonuna kadar destek oldu bana. Devamında Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nde oyunculuk eğitimi almaya başladım. Ve işte karşınızdayım. “Çocuklar Duymasın” hikayesi ile olduğu kadar karakterleri ile de Türk izleyicisinin gönlünde taht kurmuş bir dizi. Siz de herkesin çok iyi bildiği Havuç karakterini üstlenerek dahil oldunuz bu ekibe. Karaktere “evet” demeden önce çekinceleriniz oldu mu? - Öncelikle bir oyuncunun sıfırdan bir karaktere bürünmesi bile başlı başına bir cesaret işiyken, yıllardır ilgiyle takip edilen bir projede, böylesine benimsenen bir karakteri oynamaya soyunmak büyük risk. Bunun farkındayım. Bu riskleri ve olası çekinceleri menajerimle uzun uzun konuştuk. Sonunda ne düşündünüz de teklifi kabul ettiniz? - Ben kendi adıma bir oyuncunun her zaman kendini aşmak için cesaretli olması gerektiğini düşünürüm. Bu bazen yepyeni bir karakter olabilir, bazen de burada olduğu gibi oturmuş bir karakterin yeni yüzü olabilirsin. Biz de sonunda bu projenin benim için güzel bir sınav olacağını ve bana çok şey katacağını, daha da önemlisi benim de projeye renk katacağımı düşündük ve teklifi kabul ettik. Havuç rolüne nasıl hazırlandınız? - Her şeyden önce ben de yıllardır bir “Çocuklar Duymasın” izleyicisiyim. O yüzden bir anlamda kendime de seslenmiş gibi oluyorum. Havuç karakterini çok benimsemiş durumdayım. Çekim öncesinde ödevime çok çalıştım. Ekip arkadaşlarım da sağ olsunlar bana hiç yabancılık hissettirmediler ve bana ilk günden itibaren bir aile gibi davrandılar. Seyircimizin beklentisini karşılamak ve yeni aileme daha da renk katmak için elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışacağım. “Çocuklar Duymasın”in dışında devam eden projeleriniz var mı? - Şu anda Tiyatro Kedi bünyesinde, Haldun Dormen’le “Müfettiş” isimli oyunda aynı sahneyi paylaşıyoruz. Ayrıca yine Haldun abinin yönettiği “Sevgilime Göz Kulak Ol” isimli oyunda oynuyorum.