Çocuk yapmayı askıya almayın
Abone olÇocuk sahibi olmak, her evli çiftin hayali. Bazı çiftler çocuk yapmayı erteliyor. Fakat bu tutum yanlış. Uzmanlar, geç çocuk yapmanın sakıncalı olduğunu söylüyor...
Genç çiftlerin çocuk yapmayı ertelemesinin, Down Sendromu,
Trisomi 18'i ve Nöral Tüp Defekti gibi kromozomal anomalilerin risk
oranını arttırdığı belirtildi. Denizli Devlet Hastanesi Biyokimya
Uzmanı Dr. Hatice Erbeyin, anne adayları, hamileliklerinin 15 ile
20. haftaları arasında üçlü tarama testini ihmal etmemeleri
gerektiğini belirterek, "Üçlü tarama testini ihmal ettikleri
takdirde Down Sendromu, Trisomi 18 ve Nöral Tüp Defekti gibi
kromozomal anomalilere yakalanma riski artar" dedi. Denizli Devlet
Hastanesi'nde 3'lü tarama testi başladığından bu yana kadar,
hamileliğinin 15 ile 20. haftalarında 50 hastanın başvuruda
bulunduğunu ifade eden Dr. Erbeyin, 3'lü taramanın, yüksek risk
taşıyan gebeliklerde, hamile bir kadının taşıdığı bebeğin
kromozomal ve diğer bazı anomalileri taşıyıp taşımadığını
belirlemek için kullanılan önemli bir test olduğunu söyledi. Her
bin doğumdan 6'sının kromozomal anomaliyle doğduğunun tahmin
edildiğinin altını çizen Dr. Erbeyin, "Bu anomalilerden en sık
rastlanan Trisomi 21'dir. Down Sendromu, 700 canlı doğumdan 1'inde
rastlanır. Genç çiftlerin çocuk yapmayı ertelemesi nedeniyle bu
risk artar. Trisomi 18 (Edwards Sendromu) ve Trisomi 13 (Patau's
Sendromu) diğer sık rastlanılan anomaliler arasındadır. Her 3
kromozomal anomalinin sıklığı anne yaşıyla artar. Özellikle 35
yaşın üstündeki gebeler riskli kabul edilir" dedi. Uz. Dr. Erbeyin
"Down Sendromu, çocuklarda zeka ve gelişme geriliği, kalp
anomalileri, yemek borusu tıkanıklığı ve spesifik fiziksel
özelliklerle karekterizedir. Down Sendromu'nun doğum öncesi kesin
tanısı için amniosentez ve koryon villus biyopsisi gibi girişimsel
uygulamaların yapılması gereklidir. Bu girişimlere bağlı olarak
çocuğun kaybedilme riski amniosentez için yüzde yüzde 0.5-1.0
koryon villus biyopsisi için ise yüzde 1.5-2.5'tur. Bu nedenle bu
girişimler tüm gebelere değil, ancak tarama testi sonucu riskli
çıkan gruptaki gebelere önerilir. Günümüzde bu amaçla Down
Sendromu, Trisomi 18, Nöral Tüp Defekti gibi anomalilerin riskini
saptayan tarama testleri kullanılmaktadır. Down Sendromu Tarama
Testi 1980'lerin sonlarında üçlü tarama testi olarak
geliştirilmiştir" şeklinde konuştu. Günümüzde Avrupa'da da yaygın
olarak gebeliğin 15. ve 20. haftalarında yapılan üçlü tarama
testinin kullanıldığını işaret eden Uz. Dr. Erbeyin, "Test için
anneden gebeliğin 15 ile 20. haftalar arasında alınan kan örneğinde
AFP, Serbest Estriol ve hCG analiz edilir. Down Sendromu
taramasında gebenin ırk ve ağırlığı bu biyokimyasal testleri
etkileyen faktörlerdir. Annenin sigara kullanımı, gebelik sayısı,
tüp bebek, fetusun cinsi, anne Rh kan grubu, diyabet de testlerin
düzeylerini etkileyebilmektedir. Bu biyokimyasal test düzeyleri,
anne yaşı, gebelik haftası ve ultrasonografi bilgileri özel bir
programda değerlendirilerek Down Sendromu yaklaşık yüzde 60-70
hassasiyetle saptanabilmektedir. Unutmamalıdır ki bu testler sadece
bir tarama testi olarak kabul edilmelidir. Fetusun kromozomal
anomalili olduğunu hiç bir zaman göstermez. Sonuç hekim tarafından
değerlendirilir ve yüksek riskli gruba giren gebelere gerekli
görülür ise kesin tanı için amniosentez örneğinde veya koryon
villus biyopsisinde kromozom analizi önerilir" diye konuştu.