Çocuk gelin dosyasını kapatan savcı Hüseyin Erkan Özkurt meğer... Barış Pehlivan yazdı
Abone ol6 yaşında evlendirilen kızın dosyasını 2013’te kapatan İstanbul Anadolu Adliyesi’nde görevli savcı Hüseyin Erkan Özkurt'un geçtiğimiz aylarda tartışmalı bir intihar-cinayet dosyasını doğru araştırmadan kapattığı ortaya çıktı. Yazar Barış Pehlivan ayrıntıları yazdı.
Hiranur Vakfı Başkanı Yusuf Ziya Gümüşel'in 6 yaşındaki kızı H.G.K’yı Kadir İstekli ile evlendirmesiyle ilgili dosyası 2013'te kapatan savcı Hüseyin Erkan Özkurt tartışmaların odağında. Gözlerin çevrildiği Savcı Özkurt hakkında "Skandalı kapatan savcının sicili" başlıklı yazı Cumhuriyet yazarı Barış Pehlivan'dan geldi.
Pehlivan, tanımadığı bir isimden gelen "İstismara uğrayan kız çocuğunun durumu hakkında takipsizlik kararı veren savcının adı Hüseyin Erkan Özkurt mudur? Kardeşimi cinayet sonucu kaybettik. Otopsi, parmak izi, atış artığı tespitleri cinayet olduğunu belgelediği halde, o savcı dosyayı kapadı. Eğer aynı savcı ise bilmemiz çok önem arz ediyor...” mesajını yazısında aktardı.
Pehlivan, 22 Mayıs'ta 51 yaşındaki Terzili ile eşi S.D.T. boşanma aşamasında olan ve silahla intihar ettiği iddia edilen Melih Yahya Terzili kişinin dosyasını, Özkurt'un kapattığını yazdı.
Savcı hakkındaki şikâyet dilekçesinin kısa süre önce Hâkimler ve Savcılar Kurulu’na (HSK) iletildiğini 11 sayfalık dilekçede “etkili soruşturma yapmamak”, “soruşturmayı akamete uğratmak”, “bilerek eksik inceleme” ve “görevi ihmal” suçlamaları olduğuna değinen yazar, Adalet Bakanlığı’na da CİMER’e de iletilen o dilekçeyi sayfasına taşıdı:
1- Savcı olay yeri incelemesi ve delil toplanması işlemlerini olması gerektiği gibi icra etmedi, yüzeysel yaptı. Cenaze sıradan bir intihar vakası olarak morga kaldırıldı.
2- Olay yerinde bulunan tüm şahısların el swap örnekleri ve tırnak altı sürüntüsü alınmadı. Olayın yaşandığı çevrede kamera kayıtları olup olmadığı araştırılmadı. Apartmana olay öncesi giren kişilerin bulunup bulunmadığı tespit edilmedi.
3- Otopsi raporunda ortaya çıkan, maktulün vücudundaki yaraların neden ileri geldiği, neden olduğu, nasıl meydana geldiği gibi hususları savcı hiç araştırmadı.
4- Bir raporda eş S.D.T’nin sağ elinde bulunan atış artığının, maktulün sağ elinde bulunan atış artığından daha fazla olduğu açıklandı. Keza sağ elini kullandığı bilinen maktulün neden dolayı sol eline göre sağ elinde daha az atış artığı olduğu da araştırılmalıydı. S.D.T’de bulunan atış artığı yeterli şüphe oluşturuyordu ve ifadesi şüpheli olarak alınmalıydı. Ancak “Bu durum hayatın olağan akışına uygundur” denilerek doğru olmayan bir yaklaşımla dosya kapatıldı.
O telefonu kim neden kullandı?
5- Yine maktulün vefatından sonra maktulün kullandığı adli emanetteki cep telefonu ile uzun süreler ile görüşüldüğü, SMS mesajları gönderildiği ve başarılı olduğu HTS kayıtlarında mevcuttu. Bu telefon savcılık tarafından el konulmuş ve adli emanette iken nasıl ve kim ya da kimler tarafından maktulün hattı kullanıldı? Konuşma içeriği neydi? Talebimize rağmen savcı araştırmadı.
6- Eğer maktul Melih Yahya Terzili içinden tabancayı almak üzere ayakkabı kutusunu elleriyle tuttu ise, kutunun içindeki poşeti açtı ise, mermi kutusunu eline alıp mermileri şarjöre tek tek doldurdu ise, tabancayı eline alıp tabancayı kurup/namluya mermi sürdü ise, tabancayı ateşleyerek kendini vurdu ise incelemesi yapılan tüm bu materyallerde mutlaka ve mutlaka maktulün parmak izlerinin tespit edilmesi gerekirdi. Tüm bu materyallerde maktulün parmak izinin çıkmamış olması, maktulün bu materyallere hiç dokunmadığını, onlara elini dahi sürmediğini (dolayısıyla intihar etmediğini) apaçık ispatlamaktaydı. Ayrıca herhangi bir iz tespit edilememesi de olay yerinde adli birimlerce/kollukça inceleme yapılmadan delillerin yok edilmesi amacıyla bir temizlik yapıldığının şüphesini ve hatta ve hatta ispatını da ortaya koymaktaydı.